THY artık Cumhuriyet gazetesini yolcularına vermiyor!

THY artık Cumhuriyet gazetesini yolcularına vermiyor!
13 Eylül 2018 12:24

Cumhuriyet gazetesi vakıf yönetiminin el değiştirmesiyle başlayan tartışma ve gazetedeki değişiklikler sürüyor.

 

 

Gazetede ilk önce “Cumhuriyet” logosu eski yerine getirilmişti. Bugün de gazetenin dışarıdan yazılar kabul ettiği “Olaylar ve görüşler” sayfasının yeniden yayımlanacağı duyuruldu.

Vakıf yönetiminin ardından, bazı isimler yeni yönetimin “Saray darbesiyle” geldiğini ileri sürüp, Erdoğan’ın isteği yönünde yayın yapacaklarını iddia etmişti.

Bu iddiaların aksine Cumhuriyet bugün “Varlık hanedanı” manşetiyle çıktı. Haberde Erdoğan’ın Varlık Fonu’nun başına geçmesi vekilliğine de damadı Berat Albayrak’ı ataması eleştirildi.

98961

Cumhuriyet bugün Türk Hava Yolları’nın, yolcularına dağıtmak için aldığı gazeteyi almayı bıraktığını da duyurdu. THY artık Cumhuriyet gazetesini yolcularına vermiyor.

 

İŞE GERİ DÖNEN İSİMLER

Gazetenin Yayın Kurulu Üyesi Orhan Bursalı köşesinde gazeteye yeniden dönen isimler olduğunu yazdı. Bursalı şu ifadeleri kullandı:

“Geçen gün yazıişlerine, sonra da sayfa yapım merkezine çıktım, arkadaşlar ekranda hazırlanmış birinci sayfa üzerinde son düzeltmeleri yapıyordu. Önceki yöneticiler döneminde yazıişlerinden ayrılmak zorunda bırakılan Murat Ataş, yeniden gazeteye dönmüştü; yazıişleri müdürleri Olcay Büyüktaş Akça ve Serkan Ozan ile birlikte birinci sayfayı gözden geçiriyor ve sayfa sekreteri – sorumlusu İlknur Filiz de düzeltmeleri yapıyordu.

Murat işine meraklı, çalışkan bir arkadaştı. Sevmediler, çünkü kul gibi çalışmaz ve fikrini söylerdi. Tokalaştık, ne güzel burada olman, hayırlı olsun dedim… Gece sorumlusu Ayça Bilgin Demir de oradaydı… Yılların düzeltmeni emektar Mustafa Çolak ile de ayakta sohbet ediyorduk bir yandan da…”

“HEPSİ YILLARIN CUMHURİYET ÇALIŞANI”

Bursalı köşesinde, eski yönetimin uygulamalarını da eleştirdi. Orhan Bursalı şunları kaydetti:

“Eski yönetim, yazıişlerinin ve gazetenin yapım süreçlerinin başına, karar verici olarak, içeriden değil, her zaman dışarıdan adamlarını getirdi.

Can Dündar mesela, çoğu eski Milliyet kadrosundan elemanlarını getirdi. Milliyet gibi gazete yapmayı onlar biliyordu! Gazetede sevilmediler, bizimkiler öyle yukarıdan hotzota alışık değildi, gazeteye yabancı kaldılar, çalışanlarla anlaşmazlığa düşmüşlerdi.

Sonra gazete yönetimi ile de getirdikleri bu yeni yazıişleri elemanları arasında gürültü koptu, onları gönderdiler.

Fakat yerlerine gazete içinden kimseyi yükseltmediler tabii ki. Dışarıdan iki başka yazıişleri müdürü daha aldılar. Oysa yazıişleri görevini mükemmel yapacak arkadaşlarımız hep vardı!

Olcay, ekonomi şefiydi, şimdi kadın yazıişleri müdürümüz oldu, Serkan ile birlikte. Murat da deneyimiyle onlara yardım ediyor.

Şüphesiz ki, hiç sevmedikleri ama atamadıkları da, istihbarat şefliğinde, haber merkezinde, haber koordinasyonunda çok deneyimli arkadaşımız Aykut, Genel Yayın Müdürü olarak başlarındaydı.

Dışarıdan, yabancı kimse yok. Hepsi yılların Cumhuriyet çalışanı.”

“UTKU’NUN İŞİNİ YAPMASINA HİÇ FIRSAT VERMEDİLER”

Orhan Bursalı, köşesinde gazetenin bir dönem Genel Yayın Yönetmenliğini de yapan CHP Milletvekili Utku Çakırözer dönemine de değindi:

“Can Dündar da Cumhuriyet bünyesine tamamen yabancıydı.

Gazetede köşe verildikten sonra, genel yayın müdürlüğüne geleceği konuşulur olmuştu. Fakat ilk aşamada Vakıf Heyeti aralarında tam anlaşamadı, Dündar’ın doğrudan getirilmesinin büyük tepki çekeceğini düşündüler ve bir ara çözüm olarak, hiç istemedikleri halde, Utku Çakırözer’i Genel Yayın Müdürü yaptılar.

Utku içimizden biri, Ankara temsilciliği yapmıştı, gazetenin kodlarını bilen saygılı ve başarılı bir arkadaştı. Utku’ya hepimiz çok destek verdik. Fakat Utku’nun işini yapmasına hiç fırsat vermediler. Engel en-gel engel… Harcama yok, değişiklik yok..

Çünkü istedikleri kişi değildi, Dündar’ı ne pahasına olursa olsun getireceklerdi.. Üç ay kadar sürdü Utku macerası ve Can gazetenin başına geldi. Tabii kadrosuyla birlikte. Yazarlarıyla… T-24’ün bir kısım yazarı buraya taşındı. Nuray Mert davet edildi vb.

Ayrıntılara girmeyeceğim…”

“8 MİLYON TL’YE KADAR BORÇ BİRİKTİ”

Gazetenin borçlanması ve vakfın mallarının satılmasına da değinen Orhan Bursalı şunları kaydetti:

“Demek istediğim, gazetenin tüm üst yönetimi işgal edilmişti. Utku’dan esirgenen Can’ın emrine verildi, kesenin ağzı açıldı da açıldı. Bol sayfalı Cumhuriyet, bol sayfalı ve sanırım her sayfası renkli Sokak isimli dergi. Hedefleri, renkli ve daha hafif bir gazete ile Milliyet okurlarını çekmek (Cumhuriyet okurlarının gitmesi umurlarında değildi) ve 70-80 bin satışlara ulaşmaktı. Bunun için tüm harcamaları yaptılar, gazete ve dergilerin basıldığı Doğan Medya’ya 8 milyon TL’ye kadar borç birikti, faizleriyle artan borç.

Bunları ödemek için sonra Berin Nadi’nin bağışladığı Vakfın Harbiye’deki katını ve Gazetenin Ankara’daki 4-5 katlı binasını sattılar.

Bir vakfı yoksullaştırmalı mı, yoksa başına gelenler onu daha da zenginleştirmeli mi.. Nedir Vakıf özüne göre etik olan, doğru olan?!”