Şunu hiçbir zaman unutmamak gerekir ki Tayyip Erdoğan’ın en azılı ve kanlı düşmanları FETÖ terör örgütü ve onun en pısırığından en çakal karakterli olanına kadar haşhaşi militanlarıdır.

 

 

Dr. İbrahim ÖZDOĞAN H&H YORUM
Ve bu militanlar Tayyip Erdoğan’ı mahvetmek için her türlü çabayı sarf ediyorlar.
Yurt dışına kaçan FETÖ teröristleri ile yurt içinde kalıp yer altına inen bu vatan ve millet haini şerefsizler aynı çabanın içindedirler.
Yaklaşık olarak yüz yıllık Cumhuriyetimizi yıkmak için çeşitli kalkışmalar ve isyanlar olmasına rağmen, FETÖ terör örgütü kadar tehlikelisi ve onun terörist mensupları kadar alçak belalısı çıkmamıştır.
Çünkü FETÖ terör örgütü her bir teröristini tarihin kaydettiği en sinsi yaratıklardan olan teröristbaşı Fetullah Gülen meşrebinde yetiştirmişlerdir.
Kısaca FETÖ terör örgütünün her bir teröristi melek görünümlü şeytanlardır.
Bu FETÖ teröristleri gerçek karakterlerini davranışsal maskeleriyle saklarlar.
Yalancıdırlar, sinsidirler, kalleştirler, insanları sırtlarından hançerlerler, kallavi derecede kurnazdırlar, merhametsizdirler, iftiracıdırlar, işledikleri hiçbir suçu kabul ettiremezsiniz onlara vs, vs, vs…
Fetullah Gülen denilen FETÖ terör örgütünün elebaşısı yaklaşık 50 küsur yıl önce İzmir’de başladığı Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni yıkma etkinliklerine bu uzun süre içinde devletin bütün birimlerine, özellikle emniyet, askeriye, adliyeye doldurduğu teröristleri ile 15 Temmuz 2015’te darbe teşebbüsünde bulunmuş ama halkın desteği ile bu facia şehitlerimiz ve gazilerimiz sayesinde önlenmiştir.
FETÖ terör örgütünün hakim ve savcıları uyduruk suçlarla Türk ordusunun subay ve generallerini, kuvvet komutanlarını, genel kurmay başkanını, aydınlarını, gazetecilerini Silivri zindanlarına tıktırarak uzun yıllar yaşamlarını çürütmüşlerdir.
Hatta bu nedenle kodeste ölenler ve intihar eden onurlu yurtsever insanların olduğunu hiçbir zaman unutmadık.
Azgın FETÖ terör örgütü vatanseverlere tuzaklar kuruyor, ahlaksız iftiralar atıyor, toprak altına kendilerinin gömdükleri silah ve cephaneleri kahraman subaylarımızın üstüne atıp onları tutukluyorlardı.
FETÖ terör örgütünün bu şerefsiz sözde hakimleri yargıya o kadar egemen olmuşlardı ki, duruşmalarda sanık diye sorguladıkları vatansever aydınlar ve subaylarla adeta eğleniyorlardı.
Şimdi esas sorulması gereken, FETÖ terör örgütü devletin tüm birimlerine nasıl da bu derece yüksek oranda egemen olmuşlardı?
Bunun tek bir yanıtı vardır, o da ‘’sızma’’ yoluyla!
Zaten bu FETÖ terör örgütünün onlarca TV kanalı , gazete ve dergileri, haber ajansının arasında ‘’SIZINTI’’ adlı bir dergileri vardı ve şeytan ruhlu, melek yüzlü yüzlerini kullanarak abone yoluyla insanlara satarlardı.
Evet, herkesin ve bilhassa hükümetin dikkatini çekiyorum, FETÖ terör örgütünün taktiklerinin en önemlisi ve etkilisi ‘’sızma’’ hareketidir.
Tehlike anında ise en önemli taktikleri ‘’yeraltı’’na inme hareketidir.
Bugün devlet birimlerinden FETÖ teröristlerinin yeteri derecede temizlendiklerine inanmak ancak saflıkla açıklanabilir.
Geldiğimiz nokta itibariyle FETÖ teröristlerini iki kategoriye ayırabiliriz.
Yurt dışına kaçan FETÖ teröristleri ve yurt içinde ‘’yeraltı’’na inip saklanan FETÖ teröristleri.
Yurt dışına kaçmış olan FETÖ teröristlerinin beyin takımı ABD’de teröristbaşı Fetullah Gülen çevresinde toplanmışlar, bunların altındaki teröristleri de Avrupa ülkeleri, bilhassa Almanya ve İngiltere’de kümelenmişlerdir.
İngiltere Londra’da iş hayatına atılanları FETÖ terör örgütü finanse ve organize etmektedir.
Almanya’ya sığınmış olanlara Alman hükümeti tarafından kamplarda barınma ve bildiğim kadarıyla 750 Avro maaş verilmektedir.
Türkiye’de ‘’yeraltı’’na inen FETÖ teröristleri ise büyük arzuları olan Tayyip Erdoğan sonrası için sinsice çalışıp, devletin birimlerine ‘’sızma’’ etkinliği içerisindedirler.
Yurt dışı FETÖ teröristleri ile yurt içindeki FETÖ teröristleri çeşitli haberleşme yöntemleri ile sürekli olarak iletişim halindedirler ki bu haberleşme yönteminin en altı ‘’WhatsApp’’dır.
‘WhatsAPP’’ın dinlenemediğini düşünüyorlar.
Yani yurt dışı ve yurt içi FETÖ teröristleri normal telefon yoluyla görüşmezler.
İnternet üzerinden de görüştüklerini yazmaya gerek bile görmüyorum.
Tayyip Erdoğan’ın FETÖ ile yoğun bir savaşım(mücadele) içinde olduğuna tanıklık ediyoruz ama bazı eksiklikleri olduğunu hatırlatmadan geçemeyeceğim ve bu makalenin asıl amacı da budur.
Bir anekdot anlatmak istiyorum.
Rahmetli Yaşar Nuri Öztürk’ü vefat etmeden birkaç ay önce canlı yayın bir televizyon izlencesinde(program) izlemiştim, şöyle diyordu: ‘’Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin azılı düşmanı FETÖ terör örgütünü ancak Recep Tayyip Erdoğan bitirir, ondan başka kimse de yok edemez’’ dedi ve ben de öteden beri aynı görüşteyim.
Öncelikle şunu ortaya koyalım.
FETÖ terör örgütüne isterse bir serçe parmağı mesabesinde destek veren bir suçlu bile olsa asla onları da affetmemek gerekir.
Bu bağlamda masum gibi görünen FETÖ terör örgütü teröristlerin ve kadın aktivistlerinin cezaevlerine konulmasının eleştirilmesi hiçbir haklı gerekçe taşımaz.
İsterse küçük çocukları nedeniyle olsun bu böyledir, zira önemli olan Türkiye Cumhuriyeti’nin bekasıdır.
Tayyip Erdoğan’ın yıllar önce ‘’…bunların inlerine gireceği!’’ demesi son derece haklıydı.
Çünkü ‘’sinsilik’’, ‘’sızma’’, ‘’yeraltına inme’’ konusunda FETÖ terör örgütünün en gevşeğinden, en canavar teröristine kadar üstlerine yoktur.
Belki önemli ölçüde ordu, emniyet ve yargıdan önemli ölçüde FETÖ teröristleri temizlendi ama tam olarak bittiğini ben öngöremiyorum.
Bu nedenle yukarıda bahsettiğim birimlerde daha yoğun çalışma yapılması ve sivil bürokrasinin diğer birimlerinde de yoğun olarak FETÖ taraması yapılması gerekmektedir.
Başta Milli Eğitim Bakanlığı ile Sağlık Bakanlığı olmak üzere diğer bakanlıkların merkezi ve taşra birimleri en etkili ve istihbari yöntemlerle taranmalıdır ve de uzun soluklu olmalıdır bu çalışmalar.
FETÖ terör örgütünün bitirilmesi konusunda yapılması gerekenlerden biri de yurt dışına kaçan teröristlerin tüm mallarına mülklerine, evlerine, banka hesaplarına el konularak hazineye aktarılmalı ve ülkeye geri dönmeleri için kendilerine çok uzun olmayan makul bir süre tanınmalı, dönmedikleri taktirde vatandaşlıktan çıkarılmalıdır.

 

Ayrıca FETÖ örgütü mensuplarından emekli maaşı alanların maaşları kesilmelidir.
Yukarıda önerdiklerim Tayyip Erdoğan için yaşamsal derecede önemlidir.
Çünkü ABD ve çeşitli Avrupa ülkelerinde belli merkezlerde kümelenen kaçak FETÖ terör örgütü teröristleri ile Türkiye’de ‘’yeraltı’’na inen FETÖ teröristleri iletişim halinde olarak çok sinsi şekilde Tayyip Erdoğan’ı bitirmek için yoğun bir öç duygusu içinde ant içmişlerdir.
FETÖ yeniden terör etkinliğine başlamak üzere herkesle ve muhalefetin HDP dahil her partisi ile bile işbirliği yapmaya hazırdır.
Ne yazık ki, FETÖ’nün yeryüzünün en sinsi terör örgütü olduğunu muhalefet partilerinden henüz kavrayan yoktur.
Bu nedenle Yaşar Nuri Öztürk’ün ‘’FETÖ terör örgütünü ancak Recep Tayyip Erdoğan bitirir…’’ tezi çok doğrudur.
FETÖ terör örgütünün bitirilmesi konusunda tüm duyarlı yurttaşlar gibi destek vermemiz bir vatanseverliktir.

 

 

Dr. İbrahim ÖZDOĞAN Twitter

 

 

 

 

---

Yazarın Son Yazıları:
Türk ordusunu taammüden mahvetti
Tayyip Erdoğan’a karşı tüm muhalefet partileri ortak demokratik milli mücadele başlatmalıdır
Fetö teröristlerine af isteyen ya gafil ya hain ya da kaset korkusu olan şerefsizlerdir!