Tarih bizi temize çıkaracaktır: Silivri 5 Ağustos 2013

Tarih bizi temize çıkaracaktır: Silivri 5 Ağustos 2013
30 Temmuz 2013 11:17

Fidel Castro, 16 Ekim 1953 günü mahkemede yaptığı konuşmasını ‘‘Tarih beni temize çıkaracaktır’ diye bitirmiştir ve altmış yıl sonra O’nun ne kadar haklı olduğunu Küba Devrimini ve tarihini bilenler bilir.


Mustafa MERSİNOĞLU H&H YORUM

Fidel Castro ve yoldaşları, kendilerinden önce gelen ulusalcı, devrimci geleneğini benimseyerek ve Küba ulusal bayrağını, gönderlere asarak tam bağımsız olarak emperyalizmin, yarım yüzyılı aşkın her türlü saldırısına karşı direnmişlerdir.

Direnişlerinde, gerçekçi örgütlü bir liderlik kadrosu ile tüm halkı ulusal bağımsızlık düşüncesinde birleştirmişlerdir.

Fidel Castro da, Granma adlı küçük bir tekne ile Meksika’dan yola çıkıp 2 Aralık 1956’da Küba’ya varıp direnişi başlatmış ve 1 Ocak 1959’de başarıya ulaşmış ve Küba’da Devrim hükümeti kurulmuştur.

Fidel mahkemedeki konuşmasına şöyle başlamıştır “Hiç bir avukat, mesleğini hiç bir zaman bu kadar zor şartlar altında yapmamıştır ve bu kadar çok usulsüz işlem de suçlanan bir insana karşı yapılmamıştır.”

Yaptıklarından kim sorumlu? diye sorulunca  “Düşünce olarak sorumlusu ulusal bağımsızlık önderimiz Jose Marti’dir.” demiştir.

Silivri’de hapis yatanları tarih temize çıkaracaktır ve orada yapılan usulsüzlükler saymakla bitmez.

Burada yapılan konuşmalar da tarihe geçti, bir çok kitap yazıldı.

19 Mayıs 1919’da Bandırma adlı küçük bir gemi ile Samsun’a varıp Kurtuluş Savaşı’nı başlatan, 29 Ekim 1923’te Cumhuriyet’i ilan eden, ülkemizi ulusal bağımsızlığa kavuşturup devrim kanunlarını çıkaran, Mustafa Kemal de Silivri’de yatanların düşünce olarak sorumlusudur.
 
19 Mayıs 2012’de, gençliğin başlattığı yürüyüşü 29 Ekim 2012’de yine gençliğin öncülüğünde, halkımızın Ankara’da barikatları yıkıp Ata’sına kavuştuğu yürüyüş takip etti.

Bunu da, 8 Nisan 2013’de Silivri’de barikatların yıkılması ve 19 Mayıs 2013 Ankara yürüyüşü devam ettirirdi.

Bunları, hızını alamayan halkımızın Haziran Direnişi taçlandırdı.

Gezi Parkı direnişi de denilen bu direniş, Cumhuriyet’in dünya faşist bir savaş içindeyken askeri kışla yıktırarak yaptığı park için oldu.

Buraya o zaman dikilen ağaçlar, vatan sevgisidir ve  insanlarımız canlarını, gözlerini vererek ellerinde Türk Bayrakları ile korunmuştur ama ülkemizin bağımsız olması için halkımızın, Silivri’ye akın etmesi, milli bir hükümet oluşması için örgütlenmesi ve mücadele etmesi gerekmektedir.

Ancak böyle tüm parklarımız korunur, insanlarımız özgür ve bağımsız bir ülkede yaşayabilirler.

Ne zaman bunu başarırsak “Tarih bizi de temize çıkarır”.

Mustafa Mersinoğlu 30 Temmuz 2013 Brighton, İngiltere
        


Yazarın Son Yazıları:
İngiltere’deki yeni korona variyantının yayılmasına neoliberalizm dogmasının etkisi oldu mu?
Başımız sağ olsun! Halkın Habercisi’nin vicdanlı, vatansever yazarını kaybettik
Yabancı basında Karadeniz gazı