O soruyu geçiştirdi
4 Şubat 2016 17:30

Kılıçdaroğlu’na dün akşam CNN-Türk’de Hande Fırat sordu…

Safile USUL H&H YORUM

“Aylin Nazlıaka’nın duvardan Aattürk resmini indiren milletvekilinin ismini size söylediği yansıdı basına, sizi isim verildi mi?”

Kılıçdaroğlu bu soruyu geçiştirdi ve cevap vermedi.

Şunu söyledi sadece…

“Önemli olan bana söylemesi değil, komisyona söylemesi.”

Olacak iş mi bu?

Aylin Nazlıaka resmi inidrenin ismini Kılıçdaroğlu’na söylemişse, siyasal sorumluluk komisyonda değil, Kılıçdaroğlu’ndadır artık ve gereğini yapması gereken Kılıçdaroğludur.

Kılıçdaroğlu anlaşılan resmi duvardan indiren milletvekilinin kimliğinin bilinmesini istemiyor kamuoyu tarafından.

Ve, Kılıçdaroğlu aslında bu olayın duyulmasını ve büyümesini de hiç istemezdi.

Muhtemelen de Atatürk resminin duvardan indirilmesi onun için önemli bir mesele de değildi.

Kılıçdaroğlu ve CHP yönetimi Atatürk’ün resminin duvardan indirilmesi hususunda aslında adım da atmazdı.

Bunu çok geç ve yoğun bir kamuoyu baskısından sonra tepki vermelerinden anladığımız gibi, olay hakkında yaptıkları inceleme sonucunda, “Atatürk resmini duvardan kim indirdi?” sorusuna cevap vermemelerinden ve asıl enerjilerini bu hususu muallak bırakmak için sarf etmelerinden anlıyoruz.

Şimdi, pazar günü Aylin Nazlıaka’nın Yüksek Disiplin Kurulu’na kesin ihraç talebi ile sevki karara bağlanacak.

Arada açıklama yapılmadı, yani Aylin Nazlıaka Atatürk resmini duvardan indirmekten mi sevk ediliyor disipline yoksa bu olayı kamuoyunun duymasına sebep olarak Atatürk resmini indiren kişiyi ve CHP yönetimini zor durumda bırakmaktan mı?

Kılıçdaroğlu dün gece CNN-Türk’de bu soruya cevap vermedi.

“Benim bu konuda birşey söylemem disiplin kurulunun yetkisine müdahale olur” dedi.

Ve, bu sözü hiç inandırıcı değildi.

Kılıçdaroğlu eğer kamuoyundan gelen baskılar üzerinde bu işe mecburen el atmasayıdı disiplin kurulu bu konuyu gündemine bile almazdı/alamazdı.

Kılıçdaroğlu’nun dün geceki sözlerini bu nedenle (de) hiç samimi bulmadım.

Fakat basında yazankardan, Aylin Nazlıaka pazar günü disipline parti içi meseleleri dışarıya yansıtmaktan sevk edileceği anlaşılıyor.

KIlıçdaroğlu’nun Aylin Nazlıaka’ya bu olayı Muharrem İnce ve bir diğer milletvekiline anlatmasından ve bu yolla olayın kamuoyuna yansımasına sebep olmasından dolayı çok kızgın olduğunu anlamamak mümkün değil.

Bu olayı hele de muhalif ve Atatürk konusunda hassas olduğunu düşündüğü Muharrem İnce’ye anlatmasından, “Benim muhaliflerimle iş tutuyor” anlamı çıkardığı da belli.

Aylin Nazlıaka’ya, muhaliflere, “CHP yönetimi Atatürk konusunda hassas değil” anlamı çıkarılabilecek şekilde bu olayı anlatmasına da çok kızgın.

Aylin Nazlıaka bu yüzden ve doğrudan Kılıçdaroğlu’nun isteğiyle disipline sevk edildi, bundan hemen hemen eminim.

Fakat kamuoyunun şunu sormaya hakkı var…

Aylin Nazlıaka’nın disipline sevkinin nedeni Atatürk resmini duvarından indiren bir CHP milletvekilini Muharrem İnce ve diğer 1-2 milletvekiline anlatarak, olayın kamuoyuna sızmasına neden olmaksa, Atatürk resmini indirme olayının faili kim?

Resmi indiren Aylin Nazlıaka ise, bunun üstü neden kapatılmaya çalışılıyor?

Zeynep Altıok ise resmi indiren, bu konuya neden hiç girilmiyor?

Ne yani, olayın asıl yönü ile, yani resmi indirenin kim olduğu konusunun üstü kapatılacak mı?

Aylin Nazlıaka sızdırmaktan suçluysa, sızdırılan olayın kendisi ne, yapan kim?

Bu konuda açıklama yapılmayacak mı CHP tabanına ve de kamuoyuna?

Bu ne biçim iş?

Hadi bakalım, pazarı ve sonrasını bekleyelim, de işin rengi iyice çıksın ortaya.

Safile USUL Twitter