Sınırımızdaki İSİS bugün neden ateşkes ilan etti?
20 Eylül 2013 17:30

Bugün öğlen saatlerinde The Guardian’da sınırımızda birbirleri ile savaşan Özgür Suriye Ordusu ile El Kaide’ye bağlı Irak ve Suriye İslam Devleti örgütünün (İSİS) ateşkes ilan ettiğini haber verdi.

Safile USUL H&H YORUM

Guardian, siyasi analist Pieter Van Ostaeyen’in, saat 10.40’da attığı bir tweet’de İSİS İLE ÖSO arasında imzalanan anlaşmanın orijinalini Arapça olarak verdiğini de yazdı ve söz konusu tweet’i yayınladı.

Bilindiği gibi sınırımızda ve sınırımıza çok yakın Suriye bölgelerinde (Kilis-Öncüpınar sınırı ve Azez’de) İSİS ile ÖSO arasında toprak hakimiyeti çatışmaları başlamış ve önceki günlerde de El Kaide bağlantılı İSİS Azez ve Kilis-Öncüpınar sınırında hakimiyeti ele geçirmişti.

Özgür Suriye Ordusu da bunun üzerine, “Suriye’de radikal İslamcılar bizi yok ediyor” şeklinde yakınmalara başlamıştı.

Şimdi benim merak ettiğim şu…

İSİS gibi radikal, savaşçı bir örgüt nasıl oldu da, esasen silahlı güç olarak ÖSO’dan daha vurucu ve güçlü olmasına rağmen ateşkes ilan etmeyi kabul etti?

Bu arada ne oldu da bu, İSİS ÖSO ile tutsakların ve ele geçirilen malzemelerin (ilaç, silah vs.) karşılıklı olarak iadesine ve ateşkese razı oldu?

Bu kendiliğinden olmuş olamaz…

Çünkü İSİS tipik bir El Kaide örgütü ve çok acımasız bir savaşkanlığa sahip ve son derece fanatik bir yapısı var.

Bu sorunun cevabına dair ise, şunları kaydetmek isterim…

İSİS ile ÖSO savaşmaya başladıktan sonra batıda daha ılımlı sayılan ÖSO’nun kontrolü kaybettiği ve gücün tamamen El Kaide’nin eline geçtiği konuşulmaya ve yazılmaya başlandı.

Bu ise, Esad açısından olumlu bir gelişme idi çünkü radikal ve fanatik örgütlerin gücü eline geçirmeye başlaması batının ona karşı daha da yumuşamaya başlamasına sebep oldu.

O kadar ki, Esad’ın kimyasal silahların 1 seneden önce yok edilemeyeceği açıklaması dahi batıdan öyle büyük bir tepki almadı.

Batı artık, “Suriye’de mevcutlar arasında en iyisi yine de Esad” diye düşünmeye başladı, ki buna sadece AB değil, ABD devletinin önemli bir kesimi de dahil.

Bu durumdan en çok rahatsız olan ise, bizdeki Hükümet oldu.

Radikal ve brutal örgütlerin hakimiyeti kendi Esad politikasını daha da zayıflatmaya başlamıştı çünkü.

Ve, belli ki…

Şu ana kadar sınırımızdan silahlı birçok radikal militanın geçmesine, silah ve malzeme vs. taşımasına imkan veren Hükümetin bu örgütlerle iletişim kurabilecek kanalları yeterince var.

Şunu kuvvetle tahmin etmek ise mümkün ki, bizdeki Hükümet İSİS ile temas kurarak, ÖSO’yu yok etmelerinin Esad’a karşı mücadeleyi çok zorlaştıracağını, batının tüm desteğinin kesileceğini ve bu durumda Esad’ın hakimiyetini pekiştireceği konusunda uyararak, onları ÖSO ile ateşkese razı etti.

Bu çabaya ABD de katılmış olabilir, ki, katılmıştır ve hatta bu konu Türkiye-ABD arasında koordine edilmiştir.

Hükümet, muhtemelen, bu konuda ABD’ye, “Ben bu işi hallederim” teklifinde bulunmuştur.

Da…

Türkiye Cumhuriyeti’ne bağlı olarak çalışması gereken bir hükümetin, toprak ve siyasi hakimiyet savaşı içinde olan radikal, fanatik ve tehlikeli örgütlerle bu tür ilişkileri nasıl olur da olabilir?

Temel mesele bu Türkiye açısından.