Simbiyotik siyaset

Simbiyotik siyaset
6 Şubat 2018 18:01

CHP delegeleri, Heraklitos’u yalancı çıkarmak için ellerinden geleni yapmaya devam ediyorlar.

 

 

 

2500 yıllık “Aynı derede iki kere yıkanılmaz” cümlesini boşa düşürmek için, sürekli aynı suda yıkanıyorlar.

 

“Başarısız olursam hemen bırakırım” diye gönülsüzce genel başkanlığa geldiği izlenimi veren Kılıçdaroğlu, işi “Başarılı olursam giderim”e getirmiş olmalı ki gitme niyetinde değil.

 

Aslında Türkiye’de siyasi parti genel genel başkanlığı genelde böyle bir durum.

 

Bir partide genel başkanın değişmesi için ya “Hakk’a yürümesi” gerekiyor ya da “şeytana uyarken yakalanması”.

 

Bir partinin genel başkanının kim olacağı elbette bizim işimiz, meselemiz değil, ama başarısız bir muhalefet, ülkenin meselesi haline geliyor ister istemez.

 

Ertuğrul Özkök’ün sık sık ileri sürdüğü, “CHP Avrupalı sosyal demokrat partiler kadar oy alıyor” tezi ise CHP için çok doğru değil.

 

CHP, bölünmemiş, kamplaşmamış bir Türkiye’de şu an aldığı oyun yarısını bile zor alır.

 

Eğer partileri yaşayan organizmalar olarak görürseniz, biyolojik açıdan CHP ile AK Parti arasındaki ilişki tam bir “simbiyotik” ilişki türü.

 

Karşısındaki parti CHP olmasa AK Parti yüzde 50’ye yakın oyları zor alır.

 

Karşısındaki parti AK Parti olmasa, CHP yüzde 25’in yarısını alamaz, hatta muhtemelen barajı bile geçemez.

 

Bu ilişkiden ikisi de çok memnun olmalı.

 

 

Kaynak: Fatih Altaylı/Habertürk

 

Simbiyotik Siyaset