Seni başkan yaptıracağız
21 Nisan 2016 12:59

Sosyal demokratlar bugünlerde CHP’yi değil, MHP’yi konuşuyorlar ve Türk Milliyetçilerini Kürt Milliyetçilerinin gerisine düşüren ve her dara düştüğünde iktidara şefkatli omzunu esirgemeyen Sayın Bahçeli’nin, başkanlık sistemine gidilen yola döşediği taşların bir lider değişimiyle sökülmesini umuyorlar.

Çağların IŞIK H&H YORUM

Tuhaf bir biçimde, dışarıda yüzyılın dramatik yalnızlığına hapsolmuş bir iktidarın içerideki sarsılmaz gücüne şahit oluyoruz.

Cumhuriyet Türkiye’sinin barışçıl, güvenilir ve istikrarlıTürk dış politikası daha proaktif bir strateji yürütmek adınadarmadağın edildi ve 90 yıl boyunca ilmek ilmek örülenTürkiye-Rusya ilişkileri bile 17 saniyede lime lime doğrandı.

Bugün geldiğimiz noktada ise, bozduğumuz her ilişkiyi, büyük bedeller ödeyerek eski haline getirecek yollar bulmaya çalışırken, maalesef diplomasiyi yeni yeni öğrenen bir ülke manzarası veriyoruz

İçerdeyse, Güneydoğu şehirlerimiz, terörist mevzisi durumundaki hendek ve barikatların arasından fışkıran, kan ve gözyaşıyla yıkanıyor.

Metropollerimiz,cihadçı ve ayrılıkçı teröristlerin bombalı saldırılarıyla sarsılmış, güvensiz ve ruhsuz insan yığınlarıyla dolu.

Topraklarımıza her gün sınır ötesinden roket mermileri atılmakta,

Basın özgürlüğünde dünyadaki 180 ülke arasında 151’nci sıraya gerilemişiz.

Gelir dağılımındaki adaletsizlik inanılmaz bir hızla artarken, eğitim sistemi cüretkar bir şekilde mollalaşıyor.

Ülkenin en az yarısı için bir korku imparatorluğu hüküm sürüyor.

İşte tamda bu ortamda, asıl görevlerinden biri, hükümet faaliyetlerinin Anayasaya uygunluğunu sorgulamak olan muhalefet lideri, önce, AKP tarafından Meclise sunulan dokunulmazlık yasa teklifine, Anayasaya aykırı olmasına rağmen “evet” diyeceklerini söylüyor ve sonrasında ise “CHP’liler de hapse girmeye hazır olmalıdırlar” diye açıklama yapıyor.

Hep söylüyorum CHP lideri, çok dürüst ve demokrat ancak vizyonu ve ideolojisi olmayan bir kişidir ve bu kumaştan asla bir lider çıkarılamaz.
Türkiye’nin önünü asıl tıkayan, bu haldeki bir CHP’dir ve CHP şu anda yörüngesiz, dağınık ve acınası bir durumdadır.

Sayın Kılıçdaroğlu’ndahalka umut olabilecek, liderlik edebilecek emareler görünmediğinden, topluma bıkkınlık, yılgınlık ve teslimiyet duygusu hakim olmaya başlamıştır.

Çok değil 6 ay öncesine kadar başkanlık sistemine %35 lerde olan desteğin %55 lere çıkmış olması bu teslimiyet duygusundandır.

15 yıllık iktidarın, yukarıda yazılı tüm enkaz görüntülerine rağmen oylarını artırabilmesi ve iktidarını kalıcı hale getirmek üzere tahkim edebilmesi de bu sebepledir.

Aklı başında hiç kimse Sayın Kılıçdaroğlu’nu anlayamadığı gibi artık onun ne dediğini, ne düşündüğünü ve ne yapmaya çalıştığını da -Erdoğan karşıtı her odakla müttefik olmaya hazır cemaatçiler dışında- kimse merak etmiyor ve önemsemiyor.

Ana muhalefet partisi ve onun lideri bir nevi yok hükmünde.

Halka anlatabileceği hiçbir hikayesi olmayan Kılıçdaroğlu’nun, 90 Yıllık Türkiye Cumhuriyeti’nin karşılaştığı en büyük tehdit olan ve bugün çil yavrusu gibi kaçışmak zorunda bırakılan Fethullahçılarıneden mazlum olarak değerlendirdiğini de anlayamıyor kimse.

Cemaatçiler de zaten sevdiklerinden, inandıklarından, güvendiklerinden değil, Erdoğan karşıtlarının gücünü (!) nasıl kullanabiliriz hesabıyla davranıyorlar.

CHP’nin Sayın Erdoğan’a karşı 15 yılda kazanabildiği bir mevzi olmadığı gibi, koruyabildiği bir tek mevzi de kalmadı artık.

Şimdi sıra son ve en büyük mevzi olan Devlet sistemine gelmiştir.

Hatırlayın…

Tanıdıkça seveceksiniz demişti, tanıdık, sevemedik.

Cumhurbaşkanı olamaz demişti, seyrettik, oldu.

Bir daha iktidar olamaz demişti, eze eze yeniden iktidar oldu.

Yapamazsam bırakır giderim demişti, koltuğuna zamk gibi yapıştı.

Partiyi gençleştireceğim demişti, sağına ve soluna birer figüran almakla yetindi.

Başkan olamayacaksın diyordu ya hani…

Buradan görünen manzara artık şudur; diyor ki; SENİ BAŞKAN YAPTIRACAĞIZ

Bunun önünde hiç mi engel yok? diye sorarsanız, CHP’yi boşverin, tek engel, eğer kurultay yapmayı başarabilirse MHP olacaktır.

Sosyal demokratlar bugünlerde CHP’yi değil, MHP’yi konuşuyorlar ve Türk Milliyetçilerini Kürt Milliyetçilerinin gerisine düşüren ve her dara düştüğünde iktidara şefkatli omzunu esirgemeyen Sayın Bahçeli’nin, başkanlık sistemine gidilen yola döşediği taşların bir lider değişimiyle sökülmesini umuyorlar.

Sayın Kılıçdaroğlu kendilerini kurtaramadı, MHP kurtarsın diye bekliyorlar.

Ne de olsa, 1 Haziran seçimlerinde Türk siyasetine damga vuran “seni başkan yaptırmayacağız” sloganını, 1 Haziran sonrası Kandil’e teslim olarak terkeden ve umutsuzca, barış sürecine dönülmesi karşılığında hükümeti destekleyeceğini ilan eden demokrat (!) HDP’nin, dramatik çöküşü ve yok oluşunada tanıklık etmekteyiz.

Muhalefet hep bir ağızdan SENİ BAŞKAN YAPTIRACAĞIZ diyor.

Bugünkü manzara umumi işte budur.

Çağların IŞIK Twitter