Sen yoluna devam et Cumhuriyet, biz nöbetindeyiz

Sen yoluna devam et Cumhuriyet, biz nöbetindeyiz
29 Ekim 2014 10:24

Cumhuriyeti kuranlar onu korumaya da muktedir olmalıdır

   Mustafa Kemal ATATÜRK

 

Emperyalizm karşısında elde ettiği tarihsel zaferle, esaret altındaki mazlum milletlerin özgürlük ışığı olan Cumhuriyete saldırılar hiç bitmedi.

 

Çağların IŞIK H&H YORUM

 

Yıllarca hem İslamcıların ve hem de liberallerin hedefi oldu.

Baskıcı ve tepeden inmeci olarak tanımlandı bu çevrelerce.

Beyaz Türklerin elitist ve burjuva rejimi olarak adlandırıldı.

Sünni-Türk anlayışına dayalı ulus devlet yapısının diğer inanç ve kimlikleri yok ederek ötekileştirdiği söylendi.

Onlara göre Alevilerin ve Kürtlerin varlığını inkar eden, Dersim Katliamını yapan ve hatta Ermeni tehcirinin sorumlusu da Kemalist devletti.

Antidemokratik bütün yasa, uygulama ve anlayışların anası olarak Kemalizm suçlandı her seferinde.

Liberaller artık yerine 2. Cumhuriyetin kurulması gerektiğini savundular yıllarca.

Ancak bu kişilerin hiç biri “barajlar kralı Çoban Sülo’nun” nasıl olup ta ayrıcalıklı Beyaz Türklerin arasından sıyrılıp Başbakanlık ve Cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturabildiğini anlayamadı,

Toprak kullananın, su işleyenin diyen emekçi sınıfın simgesi Karaoğlan’ın partili seçkinlerin arasından sıyrılıp Mustafa Kemal’in koltuğuna uzunca bir süre oturabilmesini de anlayamadı.

Katı laik anlayışın hüküm sürdüğü söylenen ülkede Erbakan Hoca’nın ölene kadar dindar ve İslamcı kesimin sembol ismi olarak siyaset yaptığını ve Başbakanlık koltuğuna oturduğunu anlayabildiklerini de sanmıyoruz.

Ya da Sayın Bülent Arınç’ın deyimiyle en tepedeki 3 koltuğa 3 dindarın; Abdullah Gü’lün Cumhurbaşkanı, Bülent Arınç’ın Meclis Başkanı ve nihayetinde Tayyip Erdoğan’ın Başbakan ve şimdide Cumhurbaşkanı koltuğuna oturabilmesini nasıl açıklayabilirler ki.

Bugün Dersim’li Kemal’in Atatürk’ün koltuğunda oturduğunu da görebiliyoruz.

O halde 90 yıldır bütün yokluklarına ve fakirliğine rağmen her yurttaşına fırsat eşitliği sunmuş olan cumhuriyet başka bir cumhuriyet midir?

Medeni hukukunu ithal ettiği İsviçre’den bile 40 yıl önce kadınlara seçme ve seçilme hakkını veren cumhuriyet başka bir cumhuriyet midir?

O fakir haliyle en uzak köydeki çocuğu bile kasabalarda kurduğu yatılı okullarda giydiren, doyuran ve okutan cumhuriyet kimindi?

Atatürk’ten sonra bu cumhuriyeti yönetmeye talip olanlar kuruluştaki felsefesine ve amacına bağlı kalarak daha demokratik bir devlet yapısına geçmeyi istedi de Atatürk’ün ruhumu izin vermedi?

Yoksa daha ileri bir demokrasi getirilmek istendi de cumhuriyetin ruhumu engel oldu?

Her yandan saldıran liberaller ve İslamcılar gönüllerinde ayrı bir yer verdikleri rahmetli Menderes’in, büyük toprak sahibi olan tek elitist başbakan olduğunu neden görmezden geliyorlar.

Demirel’in ünlü dün dündür bugün bugündür sözünün politik anlamını neden tartışmıyorlar?

Ya da rahmetli Özal’ın “Anayasayı bir defa çiğnemekle bir şey olmaz” anlayışının siyasal anlamını neden sorgulamıyorlar?

Bu ülkede 80 yıldır Kemalist Türkiye’yi sağ iktidarlar yönetiyor, Atatürk’ün partisi bırakın tek başına iktidara gelmeyi, koalisyonlarla bile iktidara –küçük istisnalar dışında- gelemedi bu ülkede.

Bunu hak edip etmediği ayrı bir konu.

Fakat nasıl oluyor da her eksikliğin müsebbibi olarak -cumhuriyet nazarında- Kemalist ve jakoben Türkiye görülüyor.

1938 yılında öldü Atatürk.

Şayet onun ruhunu yansıtıyor diyorsanız Cumhuriyet!

Evet, genç devletin aydınlanma yaratma çabasındaki halk evlerindeydi ruhu,

Gaz lambasının ışığında okumaya ve büyük adam olmaya çalışan köydeki yoksul çocuğun samandan yapılı defterinin arasındaydı,

Anadolu köylüsünün 7 den 70 e nasırlı ellerinden fışkıran buğday tarlalarındaki başaklardaydı ruhu.

Köy enstitülerinden dört bir yana dağılan çiftçi dostu tarım savaşçılarının heyecanlı yüreklerinde.

Memleketin karlı dağlarını aşmaya çalışan demiryollarındaydı ruhu,

Çırpısını sırtında taşıyan ihtiyar ninenin omzunda,

Koyunlarını dağlarda otlatan çobanın kavalındaki nağmelerindeydi.

Daha iyiye ve ileriye, muasır medeniyet seviyesine ulaşma yolundaydı.

Biz Atatürk’ten sonra o yıla çıkan kimseyi görmedik ki demokrasimizin kusurları giderilsin.

O yolda gerilemeksizin ilerleyen kimse görmedik ki her alanda kusursuz eşitlik olsun.

Biz o yolda insan için, demokrasi için savaşan görmedik ki yönetenlerin her yanlışında Cumhuriyeti suçlayalım.

Tam aksine Cumhuriyet bize özgür bireyler olma fırsatı sunan en değerli miras olarak kaldı.

Ve bu mirası koruyacak ve yükseltecek savaşımızı vermeye devam ederek kutlayacağız 91. yaşını.

Bu ateş çemberindeki coğrafyada; İyi ki varsın diyeceğiz.

Sen yoluna devam et Cumhuriyet, biz nöbetindeyiz.

 

Çağların IŞIK

Twitter @caglarinisik

 

 

 


Yazarın Son Yazıları:
Seni başkan yaptıracağız
Yarının gülüşleri bugünün gözyaşlarında boğuldu
Dağlıca saldırısının Cizre’yle ilgisi var mı?