Sayın İmamoğlu’na açık mektup
31 Mayıs 2019 16:35

Değerli Başkanım; Bundan altı ay öncesine kadar varlığınızdan haberim yoktu. İstanbul için adaylığınız açıklandığında birçokları gibi ben de şaşırmıştım. İçimden “yahu bu Kılıçdaroğlu yine kaybetmeye oynayacak galiba” diye geçmedi de değil…

Dr. Semih DİKKATLİ H&H YORUM

Fenerbahçe’ye şike kumpası kurulduğunda yaptığınız bazı açıklamalar, FETÖnün televizyonuna bazen konuk olarak katılmanız ayrıca midemi bulandırdı itiraf etmeliyim. O nedenle ilk günden itibaren size karşı çok uzak mesafede duruyordum. Üstelik benim yeniden CHP için oy kullanmam imkânsız gibi bir şeydi. Ben Ankara’da yaşadığım için içimden “Mansur Yavaş aday gösterilsin” diye geçiyordu ve onun dışında bir adaya da oy verme niyetim yoktu. O aday gösterilince de kazanacağını biliyordum ve çok şükür ki kazandı. Ancak sizden hiç umudum yoktu. Açık ara kaybedeceğinizden neredeyse emindim.

Adaylığınız açıklandı ve ben sizin bir konuşmanızı dinledim. İşte o zaman içimden “bu adamda iş var” düşüncesi geçti. Zaman geçtikçe gördüm ki, İstanbul için bir ihtimal var.

Akıcı ve kararlı konuşan, samimi, zeki, sınırlarını bilen, insanları kavrayabilen, FETÖ ile hiçbir bağı olmadığı belli, Atatürkçü bir lider adayı giderek büyüdü günler içinde… İşte dedim, işte sadece İstanbul’u değil ülkeyi yönetebilecek biri…

İçimde bir umut, seçimi bekledim. Ankara zaten olacaktı, İstanbul’a odaklandım ve haklı galibiyetinizi keyifle izledim. Uzun süre hak ettiğiniz mazbata verilmedi ve ben bu süreci çok iyi yöneten sizin varlığınızdan iyice keyiflendim.

Sonra YSK aracılığıyla AKP bir hata yaptı ve İstanbul seçimlerini iptal etti. İşte o gün yanımdakilere “bu AKP için bitişin başlangıcıdır” dedim. Artık yenilenen seçimi kazansalar bile kazanmış olmayacaklarını hepimiz biliyoruz.

Kaybederlerse durum daha da vahim olacak çünkü siz Cumhurbaşkanına karşı kazanmış olacaksınız. Her iki durumda da kazanmış olduğunuzu biliyorsunuzdur zaten… Şimdilerde karalama kampanyaları ve iftiralarla size saldırmaları bu açmazdandır elbet.

Önümüzde 23 gün kaldı. Hiçbir şey yapmadan otursanız kazanacaksınız, biliyorum. Bu nedenle size naçizane bazı önerilerim olacak:

-Bugünlerde insanların içinde fazla temastan kaçının,
-Size laf atan insanlarla haklı da olsanız polemiğe girmeyin,
-Konuk olduğunuz TV programlarında İstanbul dışında sorulan sorulara “bu şimdilik konumuz değil, ben İstanbul’a başkan olacağım, bunun üzerine konuşalım” diyerek cevaplamamayı seçin. İBB’ye Başkan olduğunuzda yapacaklarınızı anlatın,
-AKP ve adayına sataşmayın,
-Onların belirlediği gündeme düşmeden, kendi gündeminizde ısrar edin,
-Halk Arenası gibi sadece sizi överek öne çıkaran ve hatta sizin aracılığınızla AKP seçmenini rahatsız eden programlara katılmayın,
-Birleştirici, yapıcı ve güler yüzlü tutumunuzdan hiçbir zaman ödün vermeyin.

Bir psikiyatr olarak (biraz da kitle psikolojisi üzerine okuyan, yazan biri olarak) size haddim olmadan söyleyeceklerim bunlardır.

Şimdi çıkın ve seçimi kazanın…

Biz siz kazandıktan sonra ortaya çıkacak erken genel seçimde gece gündüz çalışmaya hazırız.

Dr. Semih DİKKATLİ Twitter