Eski tüfek ”dönek solcular”ı bilirsiniz de eski ”dönek ülkücüler”i duyunca şaşırmadınız inşallah,sevgili okuyucularım.

 

İbrahim ÖZDOĞAN H&H YORUM

 

 

Bakın, bunu açıklamak zorundayım; bilhassa Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesi.

 

Öncelikle bir hususiyeti belirtmeliyim ki, ”döneklik” tarihin bütün derinliklerinde insan karakter ve ruhsal yapısına bağlı olarak hep olagelmiştir ve yaşadıkları topluma çok büyük zararlar vermiştir.

 

Tüm dönekler için şu soruyu sorup ardından yanıtını vermek istiyorum?

 

Dönekler yaşadıkları topluma neden çok büyük zararlar vermişlerdir?

 

El-cevap: Yaşadıkları toplumun insanlarının çoğunun cahillikleri nedeni ile onları ilk idealleri ve halleri ile bilmelerinden dolayı.

 

Halbuki dönekler çıkarları uğruna çoktan ideallerini çöp sepetine atmışlardır ama ilk halleri ile kahraman ve öncül insan olarak tanındıkları için bu şöhretlerini kolay kolay çıkarıp atmazlar, sonuna kadar kullanırlar.

 

Tüm dönekler için istisnasız bu böyledir.

 

Hatta zaman zaman düşünürüm, çeşitli siyasal yapılardaki dönekler aslında o düşüncede değillerdi ama güçlü bir grubun içinde bulunup artistlik yaparak kendilerini korumaya mı alıyorlardı?

 

Bu artistlikleri de onlara bulundukları siyasal klikte önderlik havası mı veriyordu?

 

Öncelikle ”Ülkü Ocakları”n dan manevi süt emmiş biri olarak, geçmişten bugüne kadar vatan ve millet için canlarını feda etmiş tüm ülkücü vatan evlatlarını, kahraman Mehmetçiği rahmetle anıyor, manevi huzurlarında saygıyla eğiliyorum.

 

Yukarıdaki genel açıklamayı yaptıktan sonra ”dönek ülkücüler” nasıl oluştu sorusunun yanıtını vermeye çalışacağım.

 

Herkesin iyi bildiği gibi 12 Eylül 1980 Askeri darbesinden sonra ”sol” ve ”ülkücü” gruplardan gençler hapishanelere tıkıldı.

 

Bunların bir kısmı idam edildi.

 

Bir kısmı ise uzun yıllar hapishanelerde yattılar.

 

Başı belaya girmeyen ülkücülerin çoğu Anavatan Partisi’nin dört eğilim sloganı ile ortaya çıkardığı merkezi ve yerel iktidarlarda milletvekili, bakan ve belediye başkanı oldular.

 

Anavatan Partisi’nin merkezi ve yerel iktidarından sonra cezası dolan ülkücülerin çoğu olmak üzere ve bir kısmı da daha sonraları dışarı çıktılar.

 

İşte hapisten çıkan bu ülkücülerin bir kısmı Anavatan Partisi’nde bir yere gelmiş eski ülküdaşlarından yasal ama kayırılarak iş ve ihale aldılar.

 

Hemen burada bir ayrıntıyı belirteyim ki,rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu ve onun gibi yüksek karakter sahibi hapis yatmış nice ülkücüleri tenzih ediyorum.

 

Ve devam ediyorum; iş ve ihale alan çıkarcı tayfası ülkücüler zaman içinde çok kalın zengin oldular.

 

Paranın tadını alan bu çıkarcı ülkücüler servetlerine servet katmak için Anavatan Partisi’nden sonra gelen tüm iktidarlarla sarmaş dolaş oldular.

 

Bu çıkarcı güruhu hapis yatmış önder ”ülkücü” ünvanlarını kullanarak milliyetçi oyları sarmaşdolaş olduğu,yemlendiği iktidara yönlendirdiler.

 

İşte ”dönek ülkücüler” böyle oluştu.

 

Bu durumu en iyi kullanan da BOP Eşbaşkanı Recep Erdoğan olmuştur ve bugün itibariyle de Cumhurbaşkanı seçilmek için çok çirkin bir şekilde buna devam etmektedir.

 

AKP’nin,tüm vilayetlerde veya ilçelerde hangi teşkilatlarına giderseniz gidin zamanında nam yapmış,güya ülkücülük davası uğruna hapis yatmış ”dönek ülkücüler”in oğulları, kızları yönetim kurulu üyeleridir.

 

Al gülüm, ver gülüm yapıyorlar.

 

”Dönek ülkücü” yemleniyor AKP iktidarından,Recep Erdoğan ise bu dönekler üzerinden milliyetçi oyları kendine kanalize ediyor.

 

Ne kadar çirkin ve iğrenç bir ilişki değil mi?

 

Bu anlattıklarım masal değil.

 

Masal olmadığını nasıl ispat edebilirim?

 

Recep Erdoğan’ın, rahmetli Alparslan Türkeş’in en küçük oğlu Ahmet Kutalmış Türkeş’i milletvekili yaparak bırakın taşra teşkilatlarını, şark kurnazlığının dikalasını TBMM’de yapmamış mı?

 

12 Eylül 2010’da yapılan Anayasa ile ilgili halkoylamasında Recep Erdoğan yine bu çıkarcı ”dönek ülkücüler”i kullanarak devleti mefluç eden anayasa maddelerine ”evet” çıkararak ülkeyi bölünme noktasına getirmiştir.

 

Hatta 1980 cuntası tarafından idam edilen bir ülkücü genç için grup toplantısında BOP Eşbaşkanı Recep’in 12 Eylül 2010 halkoylamasına milliyetçi oyları yönlendirmek maksadıyla nasıl artistçe ağladığını herkes hatırlar.

 

Ülkücü için ağlayan adam vatan bölücüsü azılı katil Öcalan ile hiç anlaşma yapar mı?

 

Şimdi de, Recep kendisi ile Ekmel arasındaki farkı kapatıp Cumhurbaşkanı seçilebilmek için yine çıkarcı ‘’dönek ülkücüler’’in yönlendireceği milliyetçi oylara oynuyor.

 

Hatta milliyetçi kitleleri kandırabilmek için miting alanlarını bayraklarla donatıyor.

 

Halbuki bunların hepsi numara.

 

Güneydoğu’da ki PKK’nın sallandırdıkları taharet bezlerine ses çıkarmayışından, teröristbaşı Öcalan ve örgütü ile anlaşmaya varmasından bunu anlamamak en hafif tabiriyle gaflettir, dalalettir.

 

Her gün güya varmış gibi 36 etnik grubu ağzından bal şerbeti akarcasına sayan BOP Eşbaşkanı Recep’in ta kendisidir.

 

Ülkücülerin ve yurtsever tüm insanımızın kutsal saydığı Türk milliyetçiliğini ayakları altına alan Recep’tir.

 

Şimdi Ülkücü gençliğe ve MHP’li yetkililere sesleniyorum: Bu çıkarcı ‘’dönek ülkücüler’’i tabanınıza çok iyi anlatın ki küresel güçlerin işbirlikçisi ve taşeronu Recep’e yem olmasınlar.

 

AKP’den yemlenen çıkarcı ‘’dönek ülkücüler’’i herkes deşifre etmelidir.

 

Cumhurbaşkanlığı seçimi Türkiye’nin bölünüp bölünmeme oylamasıdır.

 

Recep Erdoğan,Türkiye’nin güvenlik ve beka sorunudur.

 

Ben ‘’Türk oğlu Türküm’’ diyen Profesör Dr. Ekmeleddin İhsanoğlu mutlaka cumhurbaşkanı olmalıdır.

 

Bu arada,daha önce bir yazımda Ekmel Bey’i uyarmıştım ki yavaş yavaş uç vermeye başladı.

 

Ekmel’e iftira kampanyası.

 

Yönlendirilen serseriler sokağa salıp yüzüne karşı iftira atıyorlar.

 

Güya Ekmel Bey cumhurbaşkanı olduğunda Kuran’ı yasak edecekmiş.

 

Ekmel Bey zat-ı alinize sesleniyorum: Bunlar öyle iflah olmaz bir güruh ki,örneğin sizin için ‘’Duydunuz mu, Ekmeleddin İhsanoğlu namazda Fatiha suresini okuyormuş,peşine de zammı sure koşuyormuş!’’ iftirasını bile yaparlar.

 

Lütfen beni dinleyin Ekmel Bey;Recep’in çirkin işleri ile ilgili malzeme bol,bunları kavganın dozajını biraz daha yükselterek kullanın.

 

Yine aynı iddiadayım, bunlar seçime bir hafta veya on gün kala zaten sana belden aşağı çok çirkin tarzda bindirecekler ve bu defa altından kalkamayacaksın.

 

Avantaj sende Ekmel Bey; değerlendiremezsen biz ne yapabiliriz ki.

 

Ekmel Bey, Cumhurbaşkanı olmaya bir at boynu kadar yakınsın; biraz cesaret.

 

[email protected]

 

İbrahim ÖZDOĞAN twitter

 

 

 

 

 

 

---

Yazarın Son Yazıları:
Türk ordusunu taammüden mahvetti
Tayyip Erdoğan’a karşı tüm muhalefet partileri ortak demokratik milli mücadele başlatmalıdır
Fetö teröristlerine af isteyen ya gafil ya hain ya da kaset korkusu olan şerefsizlerdir!