Raf terörü iş başında maliye seyir halinde
13 Ağustos 2014 14:56

Değerli okuyucularımı! Sohbetimizin konusu, raf terörü iş başında, maliye seyir halinde, hakkında olacaktır.

Numan ALADAĞ H&H YORUM

Ey Büyük Türk Milleti!

Defalarca burada sizlerin bilgisine sunup paylaştığımız İktisadi demokrasi nedir! Bir ülkede gerçek demokrasinin mevcudiyetinden bahsedebilmemiz için, siyasi partilerin varlığı yeterli değildir. İktisadi demokrasi kurulmamış bir ülke yönetimine dikta rejimi demek daha akıllı olur. Ekonomik kararların alınmasında, ilgili sosyal dilim kuruluşlarının ve meslek gruplarının görüş ve düşüncelerine baş vurulup, müzakere edildikten sonra o kuruluşların, kararların alınmasında oy kullanma hakkı olmalıdır ki, gerçek demokrasinin varlığını kanıtlayabilelim.

Üzülerek ifade edeyim ki, Türk halkı olarak, Türk diline sürekli montajlar yaparak ihanet ediyoruz. Böyle Türk milliyetçiliği olamaz. Örneğin: Bakkalı nerede ise silme noktasına getiren büyük alışveriş merkezlerine market, kardeş yerine birader, baba yerine peder ve daha bir çok kelime kullanılarak Türk dilinin güzelliğini bozuyoruz. Bu duygu ve düşüncelere haiz olanların, Türk Milliyetçisi oldukları kabul edilebilir mi?

Raf terörü nedir?

Bakkal esnafını yok eden ve Türk halkını sürekli tüketime teşvik eden raf terörü büyük alışveriş Merkezleri’nin, Üretici Türk sanayicisinden ürününü satarım ama, yılda şu kadar raf bedeli alırım talebinde bulunuyor. Raf bedeli olarak aldığı ücreti raf bedeli geliri olarak aynen muhasebeleştiriyor mu? Raf geliri adı altında ne yazık ki muhasebe kayıtlarında işlem görmez. Peki bu geliri nasıl işleyecek? Bir işi yapmak isteyen bir çare bulacak, hiç bir iş yapmak istemeyen bir bahane bulacak, ahlakı ile işlem yapıp, kayıtlara geçilecektir. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, ”yolsuzluk yapanın ALLAH belasını versin” sözüne itirazı olan var mı?

Maliye Bakanı olarak, raf terörü faaliyetlerini sürdüren alışveriş merkezlerinin bu haksız kazanç ve rekabetinden Maliye olarak bilgileri mi yok, yoksa bilgileri var üzerine mi gidilmiyor? Maliye Bakanına başka bir soru? Tatil mevsimi münasebetiyle Türk halkı sahillere akın etmektedir; Maliye Bakanlığı olarak sahiller de ki para harekatlılığının bilincinde olduklarının kanaatindeyim. Ne kadar kasa fişi kesiliyor ve ayrıca alışveriş yapan bir vatandaş, evine 3-4 poşet ile giderken, Maliye kontrolörleri tarafından, hanım efendi, beyefendi affedersiniz alışveriş fişinizi görebilir miyim denetimi yapılıyor mu? Açık ve net olarak belirteyim ki, bir ülkede haksız ve kayıt dışı kazanç elde etmenin ve karapara’nın kaynağı sorulmuyorsa, o ülke ekonomik darboğaza sürükleniyor demektir. Allah indinde yeri olmayan haram işlerin ve Türkiye Cumhuriyeti kanunlarının yasakladığı faaliyetlerin hareketliliği varsa, o ülkede ne huzur ne bereket ve ne de demokrasinin mevcudiyetinden bahsedilebilir. Çünkü menfaatler müşterektir kültürüne göz yumulup, haksız kazanç ve kara paranın cirit atılmasını teyit ediyor demektir. Bu iddialara İtirazı olan varsa hodri meydan!

Hakları olmadığı halde, jet hızı zengin olma, belirli makamlara atananların ve seçilenlerin geceleri daima uyku uyuyamadıklarını biliyor muydunuz? Ne rahat uyuyabilirler ne de huzurlu hayat sürdürebilirler. Cenab-ı Allah, şeytana tapan insanları böyle cezalandırıyor. Ey Müslümanım diyenler! Allah’ın haram kıldığı faaliyetlere bilerek bulaşıp ve yapanlara göz yuman bir insanda Allah korkusu, namusu ve şeref olduğundan bahsedebilir misiniz?

Türkiye’nin sanayi toplumu olmasını isteyen her Türk vatandaşı’nın, alışveriş yaptığı büyük mağaza zincirlerinin faaliyetleri nedir diye araştırıp sonra alışverişini yapmalıdır. Ayrıca aç karnına ve çocuklarla bu mağazalara gidilmemeli; çünkü fanatikçe harcama yapmanıza ve hem de çocuklar bilmeyerek DOMUZ ürünleri ile helal ürünlerin bir arada satılmasından dolayı DOMUZ ürünlerini acaba nasıl bir şeydir diye eline alıp merak edebilirler. Madem ki Müslüman isek; DOMUZ ürünleri ile helal ürünleri aynı vitrinde satan büyük alışveriş merkezlerini boykot edip alışveriş yapmamalıyız. Bunlar, Yahudi ve Rum ticari ahlakına göre haksız rekabet ederek faaliyet göstermektedirler.

Türk Halkı’nın haberi var mı? Muğla-Fethiye ilçesinde de faaliyet gösteren, başta Fethiye satış mağazası olmak üzere, Türkiye’nin en büyük alışveriş mağazaları zincirine sahip, diğer mağazalarda da DOMUZ ürünleri ile helal ürünleri aynı vitrinde satan bu mağazalar sayesinde Türkiye Avrupa Birliğine ilk adımı atmıştır. DOMUZ ürünleri ile helal ürünlerin aynı vitrinde satılmasına, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’nin Tarım ve sağlık Bakanlıklarının olurları ile bu faaliyetlerini sürdürdüklerini açıklıyorlar.

Raf terörü iş başında Maliye seyir halinde başlıklı yazıya, AKP-CHP-MHP yetkililerinin cevabı ne olacak diye merak edilmektedir. TBMM de ki, siyasi partiler gerçek demokrasinin savunucusu iseler, ilk önce iktisadi demokrasinin mevcudiyetini kontrol etsinler. Ayrıca Türkiye’nin en strateji tarım bölgesi olan başta 23-63 ekseni olmak üzere, şimdiye kadar neden üretim sektörü gelişmedi diye muhasebesini yapmalıdırlar?

Allah aşkına, Milletvekilleri, Hükümet yetkilileri, Belediye Başkanları ve atanmış bürokratlar: Allahtan korkmalı ve haksız kazanç elde eden ihanet şebekelerine karşı sigara ve trafik yasaları gibi caydırıcı yasalar ve yönetmelikler çıkarın.

Ey büyük alışveriş merkezleri! Hodri meydan: Cevap verin? Menfaatler müşterektir kültürüne göre hareket eden ihanet şebekelerinin, Türk halkına zülüm etmeye ve Türk esnafını haksız rekabet ederek yok etmeye kimsenin haddine değil. Herkes namusu, şerefi ve Türk ticari ahlakına göre ticaretini yapmalı.

Vatan bütünlüğü uğruna şehit olanları, T.C.’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ü ve değerli okuyucularımızın atalarını Rahmetle, Gazileri minnetle anar. Hastalara şifa-i şerifler dileriz.

Allah’ın şifası, Bereketi ve Selamı üzerinize olsun.