Özel hastane doktorlarına ‘Şirket kur’ baskısı!

Özel hastane doktorlarına ‘Şirket kur’ baskısı!
30 Eylül 2020 10:08

Şirket kurdurularak, özel hastaneler doktorlara kıdem tazminatı, Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK), izin ve diğer özlük haklarından doğan tüm hakları ellerinden alıyor. Ayrıca doktorlar fatura karşılığı çalıştıkları için hastaneler, fatura karşılığı ödedikleri paranın hepsini gider gösterip vergiden kurtuluyor.

 

 

Sözcü’den Saygı Öztürk’ün haberine göre Covid-19 süreci döneminde özellikle “Pandemi hastanesi” olarak açıklanan hastanelerde sağlık personelinin iş yükü artarken, sağlıkçılara dönük saldırılar da cezaların yetersizliği nedeniyle yoğunlaştı. Özel hastanelerin bazı uygulamaları da doktorları isyan noktasına getirirken, önemli ölçüde vergi kayıplarına da yol açıldığı ortaya çıktı.

Bazı özel hastanelerde son dönemlerde hastane sahiplerinin baskısı sonucu yaygınlaşmaya başlayan “şirketleşme” ve diğer olumsuzlukları bir grup doktor “Önlem alınması” için şöyle anlattı:

 

 

VERGİ DE KAÇIRILIYOR

 
“Özel hastanelerin önemli bir bölümünde çalışan hekimlere, zorla şirket kurmaları için baskı yapılıyor. Her doktorun kendine ait bir şirketi var. Bu şirket kurulumu ile özel hastaneler doktorların kıdem tazminatı, Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK), izin ve diğer özlük haklarından doğan tüm haklarını ellerinden alınmış oluyor. Ayrıca doktorlar fatura karşılığı çalıştıkları için hastaneler, fatura karşılığı ödedikleri paranın hepsini gider gösterip vergiden kurtuluyor.

Kısa Çalışma Ödeneği’nden (KÇÖ) dolayı hem çalışanlar, hem de devlet ciddi kayıplara uğradı. KÇÖ’den yararlanan hastanelerde, hastaneler tam kapasite çalıştı. Bu dönemde KÇÖ’den yararlandırılan personel, çalışması gerekenden daha fazla çalıştırılarak hastanenin ödemesi gereken ücret çalışanlara verilmedi. Yasal olmamasına rağmen doktorları da kısa çalışma sistemine dahil ettiler.

 

 

YOL PARALARI KESİLDİ

 
KÇÖ yetmiyormuş gibi, Ankara’da bazı özel hastaneler, sağlık çalışanlarına Covid-19 kısıtlamalarında, toplu taşıma ücretsiz olduğu için de asgari ücretle çalışanların yol paralarını kestiler. Bazı personele istirahat raporu aldırttılar ve rapor paralarını SGK’dan almaları istediler. Raporlu personeli de çalıştırmaya devam ettiler. Bu konuda Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi’ne (CİMER) dahil birçok yere şikayette bulunmalarına rağmen sonuç alamadılar.

Çalışan personelde Covid-19 testleri pozitif olanların, baktıkları hastalara bilgi verilmediği gibi Sağlık Bakanlığı’na da bilgi verilmedi. Covid-19 pozitif olan personelin temas ettiği kişiler bilgilendirilmedi. Covid-19 şüphesi olanlar, test sonuçlanana kadar da çalışmaya devam ettirildi. Bu süreçte pozitif ise çalışan doktor, hemşire, personel, hastalara ve arkadaşlarına hastalığı bulaştırmaya devam etti.

 

 

TEDBİRLER UYGULANMADI

 
Ameliyathane ve yoğun bakımda Covid-19 pozitif olan çalışanların yerine başka personel görevlendirildi. Ameliyatlar devam etti ve birçok hasta enfekte oldu. Karantina tedbirleri uygulanmadı.

Özel hastanelerde yapılan Covid-19 testlerinin kalite kontrolleri yapılmadı. Yanlış test sonuçları en son Antalyaspor skandalı ile ortaya çıktı. Zincir hastanelerin diğer hastanelerdeki test sonuçları incelenmesine bile gerek duyulmadı. Özel hastaneler, bu denetimlerden, önceden haberdar edilerek yapıldığı için de, denetim günü her şey göstermelik olarak tertiplenip denetime hazır hale getiriliyor.

 

 

SGK’LI GÖSTERİLİYOR

 
Bazı özel hastaneler, emekli veya istifa etmiş SGK çalışanlarını, kurumlarında yönetici olarak çalıştırıp, onların ilişkilerinden yararlanarak birçok olumsuzluğu kolaylıkla örtbas ediyor. Çalışma ruhsatı ve izni olmayan doktorların SGK’lı gibi gösterilip, hasta muayene etmesi sağlandı, reçete yazdırıldı. Doktorlar bunu fark ettiklerinde, mahkemeye başvurdular. Hastanenin kapatılmasını gerektirecek suç olmasına rağmen, bu hastanelerin çalışma ruhsatları ile ilgili hiç bir inceleme yapılmadı.

Pandemi döneminde özel hastane personeline fazla mesai yaptırıldığı halde fazla mesai ücretleri ödenmedi.”