Oxford Üniversitesi aşıyı bu kadar çabuk nasıl geliştirilebildi?

Oxford Üniversitesi aşıyı bu kadar çabuk nasıl geliştirilebildi?
24 Kasım 2020 10:30

Normalde 10 yıl alan aşı geliştirme işi 10 ayda yapıldı. Ancak yine de tasarımda, denemelerde ve üretimde kestirme yöntemlere başvurulmadı.

 

 

James Gallagher / BBC Türkçe

Fotoğraf: JOHN CAIRNS/UNIVERSITY OF OXFORD

 

 

Bu iki ifade, başta kulağa çelişkili gibi gelse de ve bazılarının Oxford aşısının güvenliğini sorgulamaya sevk etse de, alınan ilk sonuçlar, bu kadar hızla geliştirilmesine karşın, Covid-19’u durdurmakta çok etkili olduğunu gösteriyor.

Oxford aşısının nasıl bu kadar çabuk geliştirilebildiği hem şansa hem de bilimsel dehaya bağlı. Kökenleri ise Ebola salgınına ve bir şempanzenin akan burnuna, araştırmacıların bir dönem hiç paraları yokken, ertesi gün özel uçaklar kiralayabilmelerine dayanıyor.

Çalışma iki yıl önce başladı

 

En büyük yanlış algı, aşı üzerindeki çalışmanın salgınla birlikte başladığının zannedilmesi.

2014-2016 arasındaki dünyanın en büyük Ebola salgını bir faciaydı. Yavaş tepki verildi ve 11 bin kişi öldü.

Oxford aşısının mimarı Prof. Sarah Gilbert, “Dünya daha iyi iş çıkartmalıydı” dedi.

Daha sonra yapılan tartışmalarla, bir sonraki büyük salgınla nasıl başa çıkılabileceğine dair bir plan ortaya çıkartıldı.

Bilinen tehditlerin en sonunda “X Hastalığı” vardı. Dünyayı gafil avlayacak, yeni, bilinmeyen enfeksiyonun uğursuz adı.

Oxford Üniversitesi’ndeki, 1786’da ilk aşıyı vuran bilim insanının adını taşıyan ve şu anda dünyanın önde gelen uzmanlarının çalıştığı Jenner Enstitüsü’nde, bilinmeyen bir düşmanı yenmek için bir strateji tasarlandı.

Prof. Gilbert, “Mümkün olan en kısa sürede aşı geliştirmeyi planlıyorduk. Planı tamamen bitirememiştik ama iyi bir aşamaya gelmiştik” diyor.