Valla, Türk Ordusu’nun eski disiplin ve nezaketi kalkıyor mu ortadan diye düşündüm bugün.

 

 

 

 

Safile USUL H&H YORUM

 

 
Buna evet demesek de, son senelerde çağdaş ve medeni bir ülke ordusuna yakışmayacak sahnelere epeyce şahit olduk.

 

 
Mesela ceset sergilenmesi veya dini kalıplı söylemlerle gösteri yapılması.

 

 
Eskiden yapmazdı TSK böyle şeyler.

 

 
Şimdi de Suriye üzerinde bombalama yapan bir Türk uçağının pilotu bomba atarken Nusret’in tuzlama hareketini taklit etmiş.

 

 
Hani, şu bizim dünyaca meşhur ve çok iyi et pişiren Nusret’imiz.

 

 
Saltbeforeanythingelse, yani her şeyden önce tuzlama etiketli hareketin mucidi.

 

 
Nusret’in bu özgün hareketi elbette çok sempatik.

 

 
Bunun etrafında çok tatlı espriler de dönüyor bizde ve de tüm dünyada.

 

 
Ama bombalama esnasında, bu hareketi yapmak bir ordunun disiplinine uyar mı, bilemedim.

 

 
Ama şurası açık, medeni ve gelişmiş ordular savaş anında tahrik edici, duygu yükleyici, karikatürize edici vb. hareketlerden kaçınırlar.

 

 

 
TAAA 2004’DE YAPILMIŞTI BUNUN TOPLANTISI

 

 
Başbakan Yıldırım bugün Çevre Proheleri açılış töreninde şöyle dedi…

 

 
“İstanbul’da 7 milyon binayı yenilemek gerekiyor. 100 milyar liralardar bahsediyoruz. 15 yılda memleketin bir ucundan diğer ucuna uzanan yeni bir Türkiye inşa ettik. Ülkemizi, şehirlerimizi ihya etmek için yeni bir hamle başlattık. 15 yılda Türkiye’nin çehresini değiştirdik. Türkiye çapında olaya baktığımız zaman 7 milyon binayı yenilemek gerekiyor. 100 milyar liralardan bahsediyoruz. Peki bunları daha baştan düzgün yapsaydık, önce kanalizasyonu, altyapıyı, sokakları, yeşil alanı yapıp sonra binalara geçseydik iki kere masraf olmayacaktı. Düzeltmek için harcadığımız para, yapmak için hazırladığımız paradan daha fazla”

 

 
Oysa kazın ayağı şöyle…

 

 
2004’de ABD’de öğretim üyesi olarak çalışan Türk deprem uzmanı Prof. Mete Sözen beraberinde bir heyetle O zaman Başbakan olan Erdoğan ile bir görüşme yaptı.

 

 
Mete Sözen İstanbul’daki deprem tehlikesini çok detaylı bir harita ile anlattı.

 

 
İstanbul’da bina yenilemenin maliyetini de çıkarmıştı.

 

 
25 Milyar Dolardı maliyet.

 

 
Toplantı esnasında Erdoğan o zamanın müsteşarı Ömer Dinçer’i çağırdı ve ondan hemen bilim adamı heyetinin söyledikleri doğrultusunda çalışmalara başlanması emrini verdi.

 

 
Bunları şurdan biliyorum ki, ben o zamanlar Vatan gazetesinde deprem konusunda yazıyordum ve Kadir Topbaş’la da aralıklarla görüşüyordum.

 

 
Mete Sözen beni aradı gazeteden ve bu konuya destek vermemi istedi.

 

 
Bunu biz gazetede yayınladık.

 

 
Ancak sonradan hiçbirşey olmadı.

 

 
Başbakan Yıldırım bugün diyor ki, önce yolları, altyapıyı yaptık, sıra depreme yeni geldi.

 

 
Halbuki deprem dönüşümü bütün bir pakettir ve altyapıyı da deprem dönüşümü esnasında yapılır.

 

 
O zamanlar İspanya’da çok başarılı bir dönüşüm yapan İmar Bakanı ile de konuşmuştum, onlar da söylemişti aynı şeyi.

 

 
Ne yani, önce diyelim Avcılar’a yol, altyapı yapıp, sonra binalar yıkılıp, yeniden mi altyapı yapılır.

 

 
Tabii ki böyle olmaz ama Yıldırım bugün mazaret arıyor neden 13 yıldır oturduklarına ve bu şehri depremin kucağında bıraktıklarına.

 

 

 

 

Safile USUL Twitter

 

 

 

 

 

---

Yazarın Son Yazıları:
Özel-İmamoğlu-Yavaş ekseni
Rüzgar yeniden kırmızı ve toprak esiyor
Köfteden de gitti birkaç puan