Ne darbesi ya? Senaryonun ta kendisi!

Ne darbesi ya? Senaryonun ta kendisi!
18 Temmuz 2016 09:13

12 Eylül’ü birebir yaşamış, 27 Mayıs ve 12 Mart darbelerini araştırmış bir kişi olarak söylüyorum 15 Temmuz olayları bir darbe hareketi değildir.

 

 

 

 

 

Yunus BÜLBÜL H&H YORUM

 

Sözüm ona “darbecik” yapmaya çalışan kimseler; öldürme, yok etme, tahrip etme kısaca eğitimi alan askerlik mesleğine mensup olan ve mesleğin kurmay eğitimini alarak askerliğin zirvesine çıkmış insanlardır. Bunlara darbe nasıl yapılır diye yol göstermek kimsenin haddine değildir. Hele ki Türkiye’de işin piridir bunlar.

 

Sözde darbecik yapanlar bilmezler mi ki yaz sıcağında herkesin dışarıda olduğu bir akşam üstü darbe yapılmaz.

 

Darbeler tüm ülke en derin uykuda olduğu vakit şafak vakti yapılır ki mıntıka temiz olsun köşe başları rahat tutulup kontrol altına alınsın.

 

Ha tabi ki, sizin yapmaya çalıştığınız sözde darbecik olduğu için herkesin ayakta olduğu akşam üstü yapılır.

 

Sözde darbecik yapanlar bilmez mi ki toplumun haberleşmesinin kesilmesi darbenin ilk kurallarından biridir. Haberleşemeyen toplum ortak eylem koyamaz. O halde neden günümüzün en etkili iletişim araçları olan telefon, internet haberleşmesi başta olmak üzere tüm haberleşme birimleri ilk planda devreden çıkarılmadı?

 

1961 yılının 27 Mayıs’ında yapılan tek Radyo yayıncılığı TRT idi. O vaktin darbecileri ve daha sonraki 12 Mart ve 12 Eylül darbecileri TRT’ye el koyarak iletişimi kendi lehlerine çevirdi. Sözde darbecik yapma oyunu oynayan omzu kalabalık apoletliler ne yaptı? Sanki Türkiye’deki tek TV yayını TRT imiş gibi 2 onbaşı 3 erle TRT’ye gitti. Peki bunlar bilmezler mi ki Türksat yer istasyonunda istenirse tek tuşla tüm televizyon ve radyo kanalları susturulur. Efendim istasyonu ele geçirememişler. Darbecik oyunu oynanırsa ele geçiremezsin tabi ki. Ulan Türksat istasyonunu ele geçiremeyen salak darbeci koca ülkeyi nasıl ele geçirecektin?

 

 

Sözde darbenin komuta heyeti bağlı oldukları, Genel kurmay başkanını, 2.başkanını, kara deniz hava jandarma kuvvet komutanlarını ele geçiriyor. Ne hikmetse, 3-5 tıfıl polis koruması olan hükümet üyesi bakanlardan tekini dahi ele geçirmiyor.

 

Yav sen darbeyi hükümete karşı yapıyorsun ama hükümetten tek kişiyi dahi yakalamışsın, kim inanır senin sözde darbeciğinin mevcut iktidara karşı olduğuna?

 

Hangi darbe tüm iletişim kanallarını darbe yapmak istediği iktidara açık bırakıp onların sürekli konuşarak kanal/kanal gezmeleri göz yumar.

 

Sözde darbecilerin savaş uçağı, saldırı helikopterleri ve tankları var. Kimse bunu tınmıyor. Bu uçakların atacağı bir füze saldırısından çekinmeden sözde darbecik yapanların açık bıraktığı TV kanalları cumhurbaşkanının uçağının yer ve zaman vererek havada olduğu açıklıyor.

 

Sözde darbecik yapanlar sanki darbe yapmak istedikleri hükümetin merkeziymiş gibi Meclisi bombalama salaklığı yapıyor. Hangi darbede meclis bombalandı da sizde benzerini yaptınız? Yoksa bunu yaparak kendinize tepkinin artmasını mı istediniz?

 

Gelelim iktidar cephesine, Gezi olayları sırasında elinde ne güç varsa kullanan Erdoğan ordu komutanları tek tek açıklama yaparak darbecik yapmak isteyenlerle beraber değiliz demesine rağmen özellikle Ankara ve İstanbul’da ateş ve insan gücü fazla olan askerleri kullanmadı da polislerle bu işi halletme yolunu seçti.

 

Gezi olaylarında sinirden suratı alı al, moru mor olan Erdoğan sözde darbecik karşısında gayet rahat ışıl ışıl ışıldayan gülümseyen damadı ile havaalanında demeç vererek sonuçtan nasıl emin olduğunu göstererek taraftarlarını sokağa çağırdı.

 

Tüm Türkiye’deki camilerde kurtuluş savaşında dahi yaşanmayanlar yaşandı. Selalar verilerek halk eyleme katılmaya çağırıldı.Dini duygularla motive edilen iktidar yanlısı halk kitlelerinin ülke genelinde sokağa dökülmesinin ilk provası yapıldı.

 

MİT ve Genel Kurmay elinde olan hükümet nasıl olur da, sözüm ona aylardır hazırlık yapan sözde darbecilerin hiçbir faaliyetinden haberdar olmaz.Sözde darbeciğin ertesi sabahı 3000 kişiyi tutukluyorsunuz ama, bir önce 3000 darbecinin varlığından haberiniz yok öylemi.Demek üstünüzden yorganınızı alsalar haberiniz olmayacak.Kim yer bu hikayeyi.

 

Darbecik, 12 aylık askerliğini bitirme derdinde olan zavallı erlerin IŞİD tipli cüppeli sarıklı yobazlarca kafalarının kesilme görüntüleri ile bastırıldı.

 

Hemen sabahında Gülen cemaatinin yargı içindeki 2745 hakim ve savcısı açığa alınıp gözaltı kararı çıkarıldı. 2745 cemaatçi hakim ve savcıyı açığa almak için darbecik gibi bir bahane mi bekleniyor olmalıydı. Çünkü sözde darbeciğin ertesi sabahı 09.30 da bu karar alındı.Bu ne hız, bu ne tespit plan tıkır işlemeye başladı.

 

Sözde darbecik gösterdi ki, cemaat yanlıları araya sos yapılarak,esas hedefteki Atatürkçü laikler ve diğer muhalif kesimler sindirilip yok edilmek istenecek.

 

Sözde darbecik kanıtladı ki, camiler AKP tarafından birer eylem odağı olarak kullanılmış ve kullanılmaya devam edilecek.AKP ve Erdoğan her sıkıştığında artık cami minarelerinden selaler ezanlar eşliğinde insanlar eyleme çağırılacak.

 

Sözde darbecik gösterdi ki AKP’nin yerel ve genel iktidarının besleyip desteklediği kalabalıklar polis kontrolünde cinayet işleme serbestliği kazandı.

 

Sözde darbecikle yenilen geri püskürtülen yıllardır TSK’da irticai faaliyetleri nedeniyle orduda korunan kollanan Atatürkçü subaylara tuzak kurarak onları yerlerinden ederek rütbe ve makam yükselten cemaatçi askerler değil. AKP’nin hiç sevmediği kanının uyuşmadığı Atatürkçü gelenekten gelen laik subaylar olacaktır.Esas olarak orduda yapılmak istenen temizlik budur.

 

İlk satırlara “nasıl yani meclis bombalandı, emniyet müdürlüğü bombalandı, protesto edenlere ateş açıldı 200 civarında ölü var. Nesi senaryo?” diyerek karşı çıkanlara, ölümler ve birkaç yeri bombalamanın büyük projeler için çekirdek leblebi olduğunu söylemek yeterli. Düzmece darbe oyunundaki can kaybı ve yıkım sadece Cizre’dekinin onda biri değildir. Onun için ora bombalandı bura bombalandı şu kadar insan öldü hikayelerini geçin. İktidar için her yol mübah diyen anlayış her şeyi yapar. Kutlu dava adını verdikleri laik demokrat Türkiye Cumhuriyeti yıkma yolunda sözde darbecik senaryosunu iyi yazdılar iyi yönettiler.
Son söz, polis bir cinayetin failini ararken, cinayetten en çok kimin fayda gördüğü üzerinde durur. Bu sözde darbeden en çok kim fayda görüyorsa sözde darbeciğin arkasındaki de odur.

 

 

Yunus BÜLBÜL Twitter

 

 

 

 

 

 


Yazarın Son Yazıları:
Partilerde ideoloji çöktü
Milli Eğitim Bakanı’nın sivil toplum kuruluşları olarak gösterdiği tarikat ve cemaatler
Salim Çoruk Mamak Belediye Başkan aday adayı oldu