Meclis’in en etkisiz siyasi partisi
19 Ocak 2017 17:30
TBMM’de temsil edilen siyasi partiler içinde en etkisiz olan parti CHP.
Safile USUL H&H YORUM
HDP’yi saymıyorum zira onlar tüm Türkiye’yi temsil eden bir parti olmamalarının yanı sıra çoğu hapiste, yani onları etkinlik sırasına koymak adil olmaz.
Ama TBMM’de temsil edilen ve hatta bazen TBMM dışı partiler açısından bile bakıldığında en etkisiz parti CHP.
Günlerdir TBMM’de yapılanlar da etki yaratmıyor.
Tam tersine ham olduğu için birçok şey milletvekilleri üzerinde saygınlık ve ağırlık yaratmıyor.
Bir ısırık lafıdır gidiyor.
İftira bile olsa bu tür iftiraların menziline girmeyecek ağırlık neden yok?
Şimdi gelelim ama en önemli hususlardan birine…
CHP inandırıcı değil.
Grupbaşkanvekili Levent Gök’ü Bekir Bozdağ ile el ele gördünüz.
Kılıçdaroğlu bu el ele olma hali hakkında açıklama yaptı ve o anlık bir fotoğraftı dedi.
Anlıkmış ve Kılıçdaroğlu memnunmuş grubundan.
E, tabii birlikte CHP’nin başında mutlu olma açısından bir başarı.
Levent Gök, Kılıçdaroğlu, diğerleri birlikte mutlular ve ortak bir saadet yaşıyorlar.
Harika.
Da, ben konuya Türkiye üzerinde CHP etkisi açısından bakıyorum.
Anlık lafı da çok komik zira öpüşmeler de anlıktır ama ardında anlık olmayan duygular vardır.
Yani, artık sanırım zekamızla alay ediliyor.
Binali Yıldırım’a kim hangi hızla çay getirecek koşturması da anlıktı zaten.
Şimdi bir başka husus…
MHP’li Bahçeli’nin Erdoğan’a yaklaşmasının bir sebebi de, buna inanın, CHP yönetimini Türkiye’nin birliği konusunda yeterince hassas olarak görmemesi ve CHP’nin yönetiminin bazı nedenlerle muhafazakar seçmenden kabul görmeyeceği idi.
Erdoğan da PKK konusunda belli bir hizaya geldikten sonra Erdoğan’ı CHP’ye tercih etti.
Bahçeli son senelerde defalarca, “Atatürk’ün ve Cumhuriyet’in kurucu partisi ne halde” gibi şeyler söyledi.
Bahçeli’nin kendisi ne halde olursa olsun onun bu sözlerini ciddiye almamak gerçeğe gözlerini kapatmaktır.
CHP yönetimi eğer kamuoyuna ve herkese merkez Türkiye endeksli olduğu ve köken meselelerinin CHP genel politikasına yansımayacağı kanısını verebilseydi bugün farklı bir siyasi tablo olabilirdi.
Tarihi çağrıları bir yana bırakalım da, Bekir Bozdağ ile el ele tarihi çağrı yapma lafları çok garabet zira, ama tarihi sorumluluk CHP yönetimi açısından şunu gerektiriyor ki, CHP’nin Türkiye merkez endeksli bir politika izleyeceğinden şüphe duyulmayan ve ağırlık oluşturabilen, saygınlığı zedelemeyen bir yönetime bırakılması gerçekten de taş gibi bir tarihi sorumluluk.
SEÇMENE ETKİ EDER DİYE HEMEN GÖRÜŞTÜ
Saadet Partisi, eğer referanduma giderse başkanlık pakedine hayır diyeceğini açıkladı.
Ardından bugün Erdoğan Saadet Partisi Yüksek İstişare Konseyi üyesi Şevket Kazan’ı ziyaret ederek görüştü.
Konu Saadet Partisi’nin dün yaptığı, “referandum olursa hayır deriz” açıklaması.
Erdoğan Saadet Partisi’nin muhafazakar tabanı etkilemesinden korkuyor.
Ve, zaten Binali Yıldırım’ın parti içinde vekillere yaptığı, “Referandum sonucu bakımından yüksek rakam telaffuz etmeyin” uyarısından da belli oluyor ki, ERdoğan ve AKP kurmayları referandum sonucundan çok çekiniyor, ki, sandık her zaman yuvarlaktır, en son 7 Haziran 2015’de yuvarlamıştı hatırlarsanız.
Erdoğan bu nedenle hızla, açıklamanın yapıldığının hemen ertesi günü Saadet Partisi ile üst düzey bir görüşme yaptı.
Meclis dışındaki Saadet Partisi bile Erdoğan üzerinde ağırlık oluşturabilirken, Kılıçdaroğlu Bahçeli üzerinde hiçbir etkiye sahip değil ki, dün Bahçeli tarafından değersizlik muamelesine tabii kılındı.
43 dakikada Beşiktaş oldu.
Yazarın Son Yazıları:
İstanbul’a alındı gözüyle bakabiliriz
Gökhan Zan ve ses kaydı
Didik didik bir şey aramışlar
