Millet İttifakı’nın Ankara Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mansur Yavaş, yaklaşan 31 Mart Yerel Seçimleri kapsamında çalışmalarına devam ediyor. Şereflikoçhisarlılar Derneği’nin düzenlediği geceye katılan Yavaş büyük bir coşku ile karşılandı. Dernek üyelerinin sorunlarını dinleyen Yavaş, burada bir konuşma yaptı.

 

 
Yavaş, yaklaşan belediye seçimlerini hatırlatarak, ”31 Mart’ta, sizi kışın çamursuz yazın tozsuz sokaklarda kim gezdirecek? Ulaşımınızı kim daha konforlu hale getirip rahatlatacak? Musluktan içilebilen suyu kim akıtacak? Bulunduğunuz bölgede ekonomik kalkınmayı kim sağlayacak? Bunlara göre oyunuzu kullanacaksınız“ dedi.

 

 

“DEVLETİN BEKASINI BİZDEN DAHA İYİ KİM KORUYACAK?”

 
Her seçim öncesi bazı çevrelerin bir algı yaratmaya çalıştığını söyleyen Yavaş, sözlerine şöyle devam etti:

 
“2014 yılında da devletimiz istikbali söz konusuydu. Bu seçim çok önemli aman başka bir yere oy vermeyin dediler. Bu seçimde de devletin bekası söz konusu diyorlar. Oysa 1 Nisan’da hizmet oylaması olacak. Beni tanıyorsunuz. Bir hemşehriniz olarak soruyorum, devletin bekası söz konusu olsa devletin bekasını bizden daha iyi koruyacak olan olur mu?“

 

 

“DEMOKRASİ KAZANACAK”

 
Yavaş, seçimi kazandığı takdir de zafer kazanmış olmayacaklarını belirterek, “Biz seçimi kazandığımız akşam zafer kazanmış olmayacağız. Çünkü bizim karşımızda düşman yok. Demokrasi kazanacak. Bu işin kaybedeni olmayacak” dedi. Yavaş, Ankara’da 6 milyon vatandaş olduğunu hatırlatarak, sözlerine şöyle devam etti:

 
“Allah nasip edecek ben belediye başkanı olduğum zaman 6 milyon insandan hizmet için para alacağız. 6 milyondan para alıyorsak, kimi neden ayıracağız? Herkese hizmet edeceğiz. Bu başkasının felsefesi biliyorsunuz. Az oy verene az hizmet çok oy verene çok hizmet. Allah korkusu olan biri bunu yapmaz. Kul hakkı yemez, yetim hakkı yemez. Bize bir görev veriyorsunuz, 5 yıl boyunca sizin paralarınızı kendi paralarımızın üstünde tutacağız. İnşallah biz sizin paralarınızı çar çur etmeyecek, böyle ölü yatırımlara, adı da çılgın proje olan kapılara bacalara bilmem nelere yatırmayacağız.“