Kendimiz ve sevdiklerimizin sağlığını korumak için kullandığımız tek kullanımlık maske ve eldivenlerin çevreye gelişigüzel atılması, çevre sağlığının yanı sıra oluşturdukları hastalık riski nedeniyle toplum sağlığına da tehdit oluşturuyor.

 

 

Tüm dünyada devam etmekte olan Yeni Koronavirüs Hastalığı (Covid-19) salgını sosyal hayatımızı etkilediği kadar tüketim ve atık alışkanlıklarımızı da değiştiriyor. Kendimizi ve çevremizdekileri korumak amacıyla kullandığımız tek kullanımlık maske ve eldivenler yeni bir atık ve toplum sağlığı sorunu oluşturmak üzere. Salgının hızının kontrol altına alınması kadar ortaya çıkan bu yeni atıkların doğru şekilde bertaraf edilmesi de büyük önem taşıyor. Çalışmak ve temel ihtiyaçlarını karşılamak için dışarıya çıkan vatandaşların, özellikle market, toplu taşıma araçları gibi kalabalık ortamlarda sosyal mesafeyi koruması ve maske kullanması zorunlu hale getirildi. Bir kere kullanıldıktan sonra mutlaka atılması gereken bu ürünlerin ne şekilde ve nereye atıldığı konusu ise toplum sağlığı ve çevre açısından büyük önem taşıyor.

 
Yeni genelge maske ve eldivenlerin nasıl atılacağını belirliyor

 
Salgınla ilgili çalışmaları koordine eden Sağlık Bakanlığı’nın yönlendirmesiyle Bakanlıkların aldığı bir dizi önleme vatandaşların riayet etmesi gerekiyor. TC Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, 7 Nisan’da konuya ilişkin yayınladığı Genelge’yle bu ürünlerin kullanımının ardından 2 kere poşetlenmesi, 72 saat diğer insan ve hayvanların erişemeyeceği bir yerde bekletildikten sonra evsel atıkların içerisine atılmasını zorunlu hale getirdi. Genelgeye göre belediyeler kamusal alanlara bu atıklar için ayrı atık kutuları yerleştirdi.

 
Çöp üretiminin azaltılması ve üretilen çöpün de doğru yere atılması yönünde farkındalık çalışmalarını sürdüren Çöpüne Sahip Çık Vakfı Genel Müdürü Emrah Bilge “Şartlar gereği koruyucu maske kullanmak zorundayız, bazı insanlar için ise eldivenler bir gereklilik haline gelmiş durumda. Toplum ve çevre sağlığını korumak için bunları hijyenik bir biçimde atmamız da şart. Hem hastalığın yaygınlaşmasını engellemek hem de çevre kirliliği yaratmamak için bu çok önemli” dedi. Çevreye, yol kenarlarına atılmış maske ve eldivenlerin bolca görülmeye başladığını belirten Bilge, kendi sağlığımızı korurken diğer insanların ve çevrenin sağlığını tehlikeye atmayacak şekilde davranmamızın şart olduğunun altını çizdi.

 

 

Çöpüne Sahip Çık Vakfı hakkında

 
“Temiz bir çevre için tüm toplumun çöpün üretimi ve doğru yere atılması konusunda hassasiyet ile davrandığı sürdürülebilir bir dünya yaratmak” vizyonuyla kurulmuş olan Çöpüne Sahip Çık Vakfı, çöpten arınmış bir çevre için toplumda davranış dönüşümü sağlamak üzere kampanyalar düzenliyor, eğitici ve teşvik edici projeler hayata geçiriyor, çevre politikalarını iyileştirmek için katkı sağlıyor ve bunların tüm Türkiye’de yaygınlaşması için çalışıyor. Vakıf, bu amaçla belediyeler, eğitim kurumları, medya, sivil toplum kuruluşları ve ilgili diğer kamu ve özel kurumlar ile işbirlikleri gerçekleştiriyor. Vakıf ve çalışmaları hakkında daha fazla bilgiye www.copunesahipcik.org adresinden ve vakfın sosyal medya hesaplarından ulaşılabilir.