Korkunç güzellik: merdivenlerde matem
10 Eylül 2013 12:03

Ülkemiz ve komşumuz Suriye ateş çemberinde ve yine bir genç insanımız hunharca başına gaz kapsülü sıkılarak Antakya’da Abdullah Cömert’in öldürüldürüldüğü yere 300 metre mesafede katledildi!

Mustafa MERSİNOĞLU H&H YORUM

Adı Ahmet Atakan. Artık duvarlarımıza “Elbet bir bildiği var bu çocukların, kolay değil yoksa bu yaşta ölmek…” yazılıyor. Buna ilave önerim gökkuşağına boyadığımız merdivenlerin başını sonunu tüm şehitlerimizin anısına kara matem rengine boyayalım.

William Butler Yeats, İrlanda’nın ulusalcı bir şairi. 1916 Paskalya adlı şiirinde Cumhuriyetçi direnişçileri ve onların İngilizler tarafından kurşuna dizilip ölümsüzleşmelerini anlatır. Hatta liderlerden James Connolly’un Kilmainhaim Hapishanesi’nde yaralı olduğu için sandalyeye oturtularak öldürüldüğü yeri, bu yaz Dublin’de şimdi müze olan hapishane avlusunda gördüm. İnsanın içi ürperiyor.

Art arda adlarını anmak,

Bir ana nasıl anarsa adını

Çırpınan gövdesine sonunda

Uyku inen yavrusunun.

Gelen geceden başka nedir bu?

Yok yok, gece değil, ölüm;

Boşuna bir ölüm mü yoksa?

Yeats sonra öldürülenlerin ismini sayar ve şiiri şöyle bitirir:

“Değişti, her şey değişti kökten:

Korkunç bir güzellik doğdu.”

Öldürülenlerin her şeyi değiştirdiğini boşuna ölmediklerini, İrlanda’nın bağımsız bir Cumhuriyet olması için kendilerini feda ettiklerini anlatır.

Evet bizim öldürülen direnişçilerimiz de korkunç bir güzelliğin doğmasına yol açacak ve ölümsüzleşecekler!