Başbakan Binali Yıldırım dün gece gazetecilere verdiği iftarda, “Kimse zeytinin hamisi kesilmesin” demiş.

 

 

 

 

Safile USUL H&H YORUM

 

 
Konu siyasi iktidarın geçen gün TBMM’den geçirdiği zeytinlik alanları düzenlemesi.

 

 
Yeni yasaya göre bir dönümünde belli sayının altında zeytin ağacı bulunan yerler zeytinlik alan korumasına sahip olmayacak.

 

 
Yani, zeytinliğinde çok sıkı ağaç dokusu olmayan yerler, siyasi iktidar istediğinde örneğin emlak, benzinci vs. gibi inşaatlara açılacak.

 

 
Nitekim yasa daha geçer geçmez Denizli’de bir zeytinlik alana akaryakıt istasyonu açılacağı açıklandı.

 
Zaten, siyas iktidarın bu tür yasaları hep ısmarlama yasalar oluyor.

 
Yani, önce AKP’ye yakın işadamlarından vs. talep geliyor, “Ya rantımızın önü kesik” diye.

 
Ardından bu işadamları siyasi iktidar partisine büyük bağışlar yapıyor, sonra da istedikleri şeyler için yasa çıkıyor.

 
Binali Yıldırım, “kimse zeytinin hamisi kesilmesin” derken, böyle sanki zeytin ağacı meftunu ve doğa sevdalısı gibi bir hava takınmaya çalışıyor ama kazın ayağı öyle değil…

 
Önce Yıldırım’ın övünmelerine bakalım ama…

 
Yıldırım’a göre,

 
Türkiye’de son 15 yılda mevcudunun üzerinde yeni zeytinlik alanları oluşturulmuş

 
-Türkiye şu anda zeytin üretiminde Avrupa’da ikinci sırada imiş

 
-2030 yılında zeytinde Avrupa lideri olmayı hedefliyormuş Yıldırım

 
-Zeytinyağı üretimi de artış göstermiş, rakamlar 600 bin tondan 1 milyon 730 bin tona yükselmiş

 
Biz de şimdi gelelim gerçeklerin bağına…

 
1-Zeytinyağı üretiminde 600 binden 1 milyon 730 tona yükseliş, velev ki Yıldırım’ın verdiği rakamlar doğru olsun, çok cüzzi bir artıştır, Türkiye gibi yetişkin nüfus gıda talebi büyük bir hacimle artmakta olan ve yurtdışını da besleme iddiası olan bir ülke için bu artış ancak Yıldırım ve zeytin kültürüne çok yabancı birileri için iyi bir artıştır.

 
2-Kuzeyinde, ortasında sıfır zeytinyağı üretilen ve kişi başı yıllık gelir 22.000 Euro olan Avrupa’da 1 litre soğuk sızma zeytinyağının fiyatı yaklaşık 8 Avro iken, bizde 1 litre soğuk sızma zeytinyağının fiyatı 32 TL.

 
3-Türkiye’nin zeytin üretiminde Avrupa’da 2. sırada olması birşey ifade etmez.

 
İfade edici olan olan şey üretilen zeytinin kalitesi, kullanılabilirliği, hangi ürünlere hangi kalitede dönüştürülebildiği, her sosyal kesime nasıl ulaştırılabildiği, ihracatta hangi kalite ve kantite sınırlarına varılabildiğidir. Türkiye bu bakımdan çok aşırı zayıf. Türk aile sofrasına giren iyi zeytinin kilosu 25 TL civarında ve halk bunu yiyemiyor. Oysa neden yiyemesin vatanının zeytinini? Ayrıca ihracat açısından bakarsak Türkiye örneğin Yunan kalamatası düzeyine gelemedi ve gelmek için de bir çaba görmüyorum. (ağaç yenilenmesi lazım bunun için en basitinden)

 

 
-Yıldırım’ın 2030 yılında Avrupa’da zeytinyağı lideri olma hedefi, liderinin dünya fatihi olması kadar gerçekçi bu şartlarda
Son olarak da zeytinin hamisi olmayacağız da neyin hamisi olacağız…

 
Türk isek..

 
Annemizin sütünü emmiş isek.

 
Türk toprağını vatan toprağı bilerek doğmuş isek…

 
BAYAĞI BAYAĞI ALIŞMIŞLAR

 
Bu arada Yıldırım yine dün akşam gazetecilere Rakka’da ABD-YPG ortak operasyonunun başladığını açıklarken, ABD-YPG işbirliğinden rahatsız olduklarını ama ABD’nin kendilerine YPG ile işbirliğinin taktiksel olduğunu söylediğini, ABD’den bu harekatın Türk millletine yönelmemesi için söz aldıklarını söylemiş.

 
Görülüyor kü, Yıldırım, hükümet ve lideri bayağı bir alışmışlar bu duruma.

 
Bu kadar kolay bir kabulleniş için bu kadar fazla esip gürleme içerdeki vatandaşı koyun yerine koymak olmuyor mu ayrıca da.

 

 

Safile USUL Twitter

 

 

 

 

 

---

Yazarın Son Yazıları:
Özel-İmamoğlu-Yavaş ekseni
Rüzgar yeniden kırmızı ve toprak esiyor
Köfteden de gitti birkaç puan