Kim Jurnalci

Kim Jurnalci
8 Şubat 2012 13:31

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Amerika’da yayınlanan Washington Post Gazetesi’nde bir makale yazdı. Makalede ülkemizdeki özgürlüklerin kısıtlandığını, gazetecilerin cezaevine doldurulduğunu, AKP iktidarının giderek totaliter bir yönetime dönüştüğünü anlattı. Bunun üzerine AKP Genel Başkan Yardımcısı Ömer Çelik, Kılıçdaroğlu’na verdi veriştirdi. “Ülkesini başka ülkelere şikayet etme alışkanlığından vazgeçsin” dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Amerika’da yayınlanan Washington Post Gazetesi’nde bir makale yazdı. Makalede ülkemizdeki özgürlüklerin kısıtlandığını, gazetecilerin cezaevine doldurulduğunu, AKP iktidarının giderek totaliter bir yönetime dönüştüğünü anlattı. Bunun üzerine AKP Genel Başkan Yardımcısı Ömer Çelik, Kılıçdaroğlu’na verdi veriştirdi.  “Ülkesini başka ülkelere şikayet etme alışkanlığından vazgeçsin” dedi.


 


H&H Yorum – Hilmi Saral


 


Tanımayan bilmeyenler de “ ne kadar doğru” diye düşünürler. Oysa, devlet adamları, siyasi parti liderleri ülke ve dünya sorunları ile ilgili düşüncelerini her ortamda dile getirirler. Hele uluslararası saygınlığı olan bir yayın organında görüşleri yayınlanırsa bu yerel propagandaya da malzeme yapılır. Bizim hükümet başkanı, bizim genel başkan o kadar önemli bir adam ki uluslar arası saygınlığı olan dergi ve ya gazeteler onların makalelerini yayınlıyor diye hava basılır.


 


Nitekim 31 Mart 2003 tarihli The Wall Street Journal gazetesinde Başbakan Sayın Recep Tayyıp Erdoğan’ın Irak’ın işgali üzerine kaleme aldığı yazı ülkemizde geniş yankı yaptı. Böyle saygın bir gazetede Başbakanımızın makalesinin yayınlanmış olması, onun ne kadar önemli uluslararası bir aktör olduğunun kanıtı sayıldı.


 


Anımsayınız: Hani, “ABD ile yakın işbirliğimizi devam ettirmeye kararlıyız. Kahraman genç kadın ve erkeklerin, olabilecek en az kayıpla evlerine dönmelerini ve Irak’taki acının en kısa zamanda sona ermesini ümit ediyor ve bu yönde dua ediyoruz” diye biten yazıdan söz ediyorum. “Kahraman genç kadın ve erkekler” diye sözü edilenler ABD askerleridir. Görevleri Irak’ta işgale direnen Müslümanları katletmektir. Yapılan dua bunların “sağ salim evlerine dönmeleri” içindir.


 


Sayın Başbakan’ın duası Müslümanları katleden Hıristiyan ABD askerleri içindir. Kılıçdaroğlu’nun makalesi için demeç verenler kendi genel başkanlarının bu tarz demeçleri için sessiz kalmışlardır. Sadece bu kadar da değil. Dışarıya jurnal, af edersiniz bilgi veren devlet görevlilerimiz de vardır. AKP yetkilileri onlara karşı da sus pustur.


 


Wikileaks belgelerinden öğreniyoruz ki bizim emniyet yetkililerimiz ABD’li diplomat ve ajanlara birifing vermiştir. Bu yetmemiş Anayasa Mahkemesi Başkanımız Sayın Haşim Kılıç da ayni şeyi yapmış, Ana muhalefet partisi genel başkanını ABD’lilere şikayet etmiştir. Bu eylemler kamuoyundan saklanmış, duyulunca inkar edilmiş, belli ki suç olduğu biline biline kasten yapılmıştır. Bunları eleştiren bir tek AKP’linin varlığını bilen varsa beri gelsin. Ben duymadım, görmedim.


 


Belgeler ortaya çıktıkça durumun vahameti daha da derinleşiyor. Son günlerde basında da yer alan Wikileaks Belgeleri’ne göre , AKP’li bazı siyasilerin gidip birbirlerini şikayet ettiği , bununla da kalmayarak elçilikte bakanlık istedikleri ortaya çıktı!


 


Sayın Kılıçdaroğlu’nun makalesini jurnalcılık olarak değerlendiren AKP yetkilileri muhtemeldir ki kendi görevlerinin ellerinden alınacağı sanısına kapılmışlardır. Böyle bir görevleri olduğuna inanmasalar kendi genel başkanlarına ve onlarla uyumlu çalışan devlet görevlilerine de tepki gösterirlerdi.


 


Bu durum “Kıçı her gün açıkta duran keçinin çitten atlayan koyunu görünce “kıçı göründü, kıçı göründü” diye bağırmasını akla getiriyor.


 


[email protected]