Kılıçdaroğlu’nun MYK’sında bugüne kadar, kimler geldi kimler geçti?! Her MYK’da kalan, değişmeyen tek başkan yardımcısı o isim kim?!  MYK değişikliklerini hiç böyle okumamıştınız…

Kılıçdaroğlu’nun MYK’sında bugüne kadar, kimler geldi kimler geçti?! Her MYK’da kalan, değişmeyen tek başkan yardımcısı o isim kim?! MYK değişikliklerini hiç böyle okumamıştınız…
4 Eylül 2018 10:50

Kaset skandalı sonrası, Deniz Baykal, 10 Mayıs 2010 tarihinde bir basın açıklaması ile yıllardır sürdürdüğü, CHP Genel Başkanlığı görevinden istifa etmiş ve CHP Sözcüsü Mustafa Özyürek de, Baykal’ın 22-23 Mayıs günü yapılacak kurultayda, aday olmayacağını kamuoyuna duyurmuştu…

 

 

 

 

 
Olağan, yani (tarihi belli) zamanında gerçekleşecek bir kurultay öncesi, böyle bir kasetin servisi ise, ilerde bir başka yazı konusu olabilir.
O günlerde, gözler dönemin örgütlere hakim, güçlü Genel Sekreteri Önder Sav’a çevrilmişti.
Baykal, yeniden aday olsun diye, gençlik kolları üyelerinin Angora Villaları önünde eylem yaptığı bir ortamda, dönemin Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu, ”Aday değilim, bu partinin bir genel Başkanı var, o da Deniz Baykal’dır” yönünde açıklamalarda bulunuyordu…

 

 

t

 

Ancak, toplum genelinde bir değişiklik talebi ağırlık kazanınca, yıllardır Baykal ile yakın siyaset yapan Sav’ın, büyük desteği ile Kılıçdaroğlu, CHP’nin 33. Olağan Kurultayında var olan 1250 delegeden, oy kullanan 1197’sinin 8 geçersiz oy olunca, 1889’nun yani tamamının oyunu alarak CHP’nin yeni lideri seçildi…
Kılıçdaroğlu’nun ilk MYK listesi hangi isimlerden oluşuyor, gelin hepbirlikte inceleyelim;
Kemal Bey’in İlk MYK’sında örgütlerden sorumlu Genel Sekreter makamına Önder Sav gelmişti. Mevcut MYK’da da Sav ağırlığı çok net hissediliyordu.
Genel Başkan yardımcılarından; Gaye Erbatur, Haluk Koç, Hakkı Suha Okay, Gülsün Bilgehan, Tekin Bingöl, Abdurrezzak Erten, İzzet Çetin, Şahin Mengü, Gökhan Günaydın gibi isimler için, o dönem Sav’a yakınlardı diyebiliriz… Çünkü ilerde de göreceğiz, bu isimlerin önemli bir bölümü, Sav-Kılıçdaroğlu ayrışmasında ilk önce, Sav’ın yanında yer alacaklar.
Umut Oran, Faik Öztrak, Süheyl Batum, Mevlüt Çoşkuner, Turgut Dibek, Mahmut Duyan (Duyan; o dönemin Gürsel Tekin kontenjanından gelmişti) Hüseyin Karakoç, Ali Koçal, Abdullah Özer, Gürsel Tekin…
Bugün; ilk MYK’da yer alan isimlerden şuan yeni MYK’da Faik Öztrak dışında kimse yok; ayrıca önemli bir çoğunluğu milletvekili bile değiller…

 

u

 

3 Kasım 2010 akşamı; CHP’de ilginç bir kriz patlak verdi. Gürsel Tekin destekli Kılçdaroğlu, Sav’a karşı kazan kaldırarak, PM toplantısına katılmadı ve bağımsız bir MYK listesi ile ileride partiden ihraç edeceği Süheyl Batum’u, yeni Genel sekreter ilan edip, Sav’ı ise Hukuk İşleri’nden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı yapmaya kalktı! Sav İse, Kılıçdaroğlu’nun katılmadığı PM toplantısı çıkışı, Kılıçdaroğlu’nu hukuksuzlukla suçladı…
Akabinde, 15. Olağanüstü Kurultay 18 Aralık 2010’da toplanarak, Sav ekibinden, Kılıçdaroğlu’na biat etmeyen, hemen herkes yönetim kadrolarından tasfiye edildi.

 

o

 

O dönem Sav ile birlikte olan, bugünün Kılıçdaroğlucuları; Tekin Bingöl ve Haluk Koç da bu tasfiye edilenler arasındaydı… İlk MYK’da yer alan 5 kişi hariç, bir çok ismi, Kılıçdaroğlu’nun 2. MYKsında değiştirdiğini görüyoruz… Gürsel Tekin, Örgütlerden sorumlu yardımcı yapılarak yükseltilirken; Erdoğan Toprak ve Sezgin Tanrıkulu gibi dikkat çeken 2 ismin, yardımcı yapılması o dönem basında çok tartışılmıştı. Toprak partinin tüm harcamalarının yönetiminin başına geçmişti. Tekin ile güçlü Genel Sekreter geleneği de CHP’de yok oluyordu; Genel Sekreter artık örgütlerden ayrıştırılıyordu…
Bir diğer dikkat çeken isimse Emrehan Halıcı’ydı; çünkü ilk kez Bilişimden Sorumlu yardımcı makamı açılmış ve o günden bugüne, medyada Onursal Adıgüzel’e kadar herkes, seçimlerin emin ellerde olduğunu ve sonuçları anında halka vereceklerini vaat edecek ama CHP seçmeni her seçimde AA’nın sonuçları açıklaması karşısında, CHP tarafından net bilgiyle tatmin edilemeyecekti… Hurşit Güneş, Volkan Canalioğlu, İzzet Çetin, Umut Oran,Osman Korutürk, Gülsün Bilgehan, Engin Altay, Faik Öztrak, Alaattin Yüksel, Sencer Ayata, Sena Kaleli, Bihlun Tamaylıgil.
12 Haziran 2011 genel seçimleri sonrası, CHP oylarında Baykal dönemine göre bir artış yaşandıysa da AKP’nin 49.9 CHP’nin ise 25.9 alması partide, mırıldanmalara neden olmuştu. Bu nedenle Kılıçdaroğlu, kamuoyunda yükselen tepkiyi dindirmek için 17 Ağustos’ta MYK değişikliğine gitti;
Bu kez de, eskiden Kılıçdaroğlu’nun SKK döneminde bağlı olduğu Çalışma Bakanı görevinde bulunan Nihat Matkap, örgütlerden sorumlu Başkan Yardımcısı yapıldı. Erdoğan Toprak, Atilla Emek, Gürsel Tekin, Gökhan Günaydın, Yakup Akkaya, Faruk Loğoğlu, Birgül Ayman Güler (ilerde partiden ihraç edilecek) Mehmet Zeki Gündüz, Faik Öztrak, Ayten Kayalıoğlu, Sencer Ayata, Perihan Sarı, Emrehan Halıcı, Sezgin Tanrıkulu, Bihlun Tamaylıgil…
17-18 Temmuz 2012 tarihlerinde, CHP bu kez de olağan kurultayını gerçekleştirdi. İlhan Cihaner ve Fikri Sağlar gibi isimler, anahtar listede yer almamalarına rağmen, Kemal Bey’in listesini delegerek PM’ye girmeyi başardılar… Haluk Koç’un bu kongrede Kılıçdaroğlu ile arayı, Sav krizi sonrası düzelterek Kılıçdaroğlu listesinden PM’ye ve oradan da MYK’ya girdiğinin altını çizmek lazım. Tekin Bingöl de PM listesini delerek, ileriki dönemde Sav’dan uzaklaşıp, Kılıçdaroğlu’na yanaşacaktı…
MYK listesi ise şu isimlerden oluşuyordu; Sencer Ayata, Emrehan Halıcı, Faruk Loğoğlu, Şafak Pavey, Faik Öztrak (yine yerini koruyor) Umut Oran, Gürsel Tekin, Sezgin Tanrıkulu, Yakup Akkaya, Erdoğan Toprak, Haluk Koç, Perihan Sarı, Adnan Keskin, Nihad Matkap, Bülent Tezcan, Gökhan Günaydın, Bihlun Tamaylıgil…
Burada; örgütlerin Baykal’ın eski genel sekreteri olan ama sonradan Sarıgül’ü destekleyen, Sav ile uzun dönemden beri mücadelesi bulunan Adnan Keskin’e verilmesi ve Bülent Tezcan’ın MYK’ya girmesi dikkat çeken bir detay…

 

m

 

CHP’nin 30 Mart 2014 yerel seçimlerinde beklenenin çok altında bir oy alınması ve listeler yapılırken, özellikle kale diye tabir edilen ilçelerde; adayların, örgütün tepkisini çeken isimlerden oluşması sonrası, CHP tabanında adeta bir yüksek gerilim hattı oluşmuştu! Adayların 5’li komisyon ile belirlenmesi, rüşvet dedikodularının örgütlerde konuşulması ve basında kısmen yeralması gibi nedenlerle, CHP’de bir gaz alma değişim ihtiyacı doğurmuştu…
Kılıçdaroğlu 17 Genel Başkan yardımcısının 5’ni değiştirerek, Genel Sekreter Bihlun Tamaylıgil yerine de, Gürsel Tekin’i getirmişti. Tekin İstanbul adayı olmak istemiş, ancak Sarıgül adaylığı kaparak, avukatı Murat Hazinedar’ı Beşiktaş’a, yakın kurmayı sonradan, kanlı bıçaklı olacağı Hayri İnönü’yü de Şişli’ye atatmıştı… Kılıçdaroğlu bu hamle ile Tekin’in gönlünü alıyordu…
8 Mayıs 2014’te Kılıçdaroğlu’nun yeni MYK’sı şu isimlerden oluşuyordu;
Tekin Bingöl, Haluk Koç, Bülent Tezcan, Seyhan Erdoğdu, Sezgin Tanrıkulu, Emel Yıldırım, Veli Ağbaba, Yakup Akkaya, Aytun Çıray (şimdilerde İyi parti’de), Faruk Loğoğlu, Faik Öztrak (yerini yine koruyor) Burhan Şenatalar, Şafak Pavey, Sencer Ayata, Emrehan Halıcı, Gürsel Tekin…

 

k

 

Burada dikkat çeken husus; Kılıçdaroğlu’nun 5’li komisyon üyelerini, yani, CHP belediye başkanlarını belirleyen MYK üyelerini; Gökhan Günaydın, Adnan Keskin, Umut Oran, Bihlun Tamaylıgil’i, adeta yenilginin sorumluları olarak cezalandırdı. Ancak yine 5’li komisyon üyesi olan Bülent Tezcan, sanki o komisyonda değilmiş gibi yerini koruyuverdi… Önder Sav’a yakın olduğu için 2 sene önce tasfiye edilen Tekin Bingöl de bir anda, göze girerek, örgütlerden sorumlu yardımcı yapıldı…
Bir başka ayrıntı ise; 10 Aralık Hareketinden, Burhan şenatalar ve Şavak Pavey’in CHP yönetiminde yer almasıydı. 10 Ağustos 2018’de açıklanan yeni ve şimdilik son MYK’da örgütlerin bu hareketin lideri konumundaki Oğuz Kaan Salıcı’ya verilmesini de ileride değerlendireğiz…
MUHARREM İNCE SAHNEYE ÇIKIYOR
5 Eylül 2014 tarihinde, ATO’nun ufak salonunda Muharrem İnce, genel başkan adayı olarak Kılıçdaroğlu’nun karşısına ilk kez çıkıyordu. CHP 18. kez olağanüstü olarak kurultaya gidiyordu. Muharrem İnce’yi o dönem 177 delege aday gösterebilmişti; bugün biliyorsunuz, o sayı 625’e çıktı ve noter imzası şartı da aranıyor. Yani yeterli (yarıdan bir fazla) imza verildiği takdirde, CHP lideri artık kurultayda değilde, noterde devrilmiş gibi oluyor…
İnce yaptığı çoşkulu konuşma sonrasında, oylarını 238 daha arttırak, 415 oy alabilirken, Kılıçdaroğlu 740 oy ile koltuğunu korumayı başaracaktı…
Burada ilginç olan ise; 944 delegenin imzası ile aday gösterilen Kılıçdaroğlu’na 204 delegenin, gizli oyalamada İnce’ye oy vererek tepki göstermiş olmaları. İleride değineceğiz, bu kurultay Kemal Bey’in kafasında tüzük değişikliği düşüncesini doğurmuştu! Kısaca delge gücü bulunmayan İnce, büyük bir süpriz yapmış, Kılıçdaroğlu’nu endişelendirmişti…

 

ınce

 

Kemal Bey’in MYK’sına baktığımızda ise;
Tekin Bingöl, Haluk Koç, Bülent Tezcan, Seyhan Erdoğdu, Sezgin Tanrıkulu, Enis Berberoğlu, Mehmet Bekaroğlu, Veli Ağbaba, Faik Öztrak (yine yerini koruyor) Yakup Akkaya, Selin Sayek Böke, Sencer Ayata, Ercan Karakaş, Nihad Matkap, Gürsel Tekin…
Delegelerden çizik yiyen ve Atatürk’e kefere dediği öne sürülen, milli görüş kökenli Bekaroğlu için, çare bulunmuş, kadın kontenjanından PM’ye alınmıştı. Bu dahi buluş Türk siyaset tarihinde de bir ilkti!
Bugün hapiste olan Enis Berberoğlu da, yeni MYK’da en çok dikkat çeken isimlerin başında geliyordu. Kemal Derviş’e yakın olduğu konuşulan ekonomist Selin Sayek Böke de, ilk kez CHP yönetiminde yeralıyordu…
1 Kasım seçim yenilgisinin ardından, 17 Ocak 2016’daki 35. Olağan Kurultay, Kılıçdaroğlu’nun karşısında kimsenin imza toplayamamış olması nedeni ile tek aday ile gerçekleşecekti… Kılıçdaroğlu 1275 delegenin 1100’nün yani; %86’sının imzası ile aday gösterilmişti. Bugün şu yorumu yapsak yanlış olmaz sanıyorum; Çekilen imzalara rağmen, 600’e yakın imza alan İnce ekibine karşı, artık Kılıçdaroğlu böyle toplu sayıda delege imzası açıklayamıyor…

 

 

p

 

Tek aday Kılıçdaroğlu, kurultayda oy kullanan 1238 delgenin %80’i olan 990 delegenin oyu ile kazanmış; ancak burada 248 delege %20’ye tekabül ediyor; geçersiz oy atmak sureti ile mevcut yönetimi protesto etmişlerdi. Burada şunu belirtmek isterim; 18. Olağanüstü kurultayda İnce’nin ciddi bir oy almasını sağlayan CHP delegasyonu, Tekin Bingöl koordinatörliğinde, mahalle seçimleri, ilçe ve il seçimleri sonrası, yenilenmişti. Eski kurultay delegelerinden İnceci olanlarsa, doğal olarak tırpanlanmışlardı.
Tüm bunlara rağmen, yenilenmiş delegasyonda; %20 bir muhalif direnç olduğu görülüyordu… Balbay’ın aday çıkmak için delegenin %10’nu olan 128 imzayı alamamış olmasını da, direnç gösteren bu %20lik delegasyonunun açıktan muhalefet etmekten çekindikleri olarak okuyabiliriz…
Kılıçdaroğlu’nun yeni MYK listesine şöyle bir gözatacak olursak;
Tekin Bingöl, kurultay delegelerinin oluşturulmasındaki başarısı nedeni ile Örgütlerden Sorumlu yardımcı olarak kalırken; Haluk Koç, Bülent Tezcan, Zeynep Altıok, Yasemin Öney Cankurtaran, Seyit Torun, Veli Ağbaba, Aykut Erdoğdu, Öztürk Yılmaz, Çetin Osman Budak, Lale Karabıyık, Erdal Aksünger, Kamil Oktay Sındır…
Geliyoruz 36. Olağan Kurultay’a… 2 Şubat 2018’de gerçekleşen Kurultayda Kılıçdaroğlu 790, İnce ise 447 oy aldı. Aradan geçen 2 sene içinde, tamamen değiştirilen kurultay delegasyonu, bu kez yine ciddi oranda İnce’ye destek vermişti…

 

ku

 

İnce’nin aday olmak için yeterli imza sayısında mükerrer imzalar olduğu iddia edilerek, aday olması engellenmeye çalışılmıştı. Ancak Arena Spor salonunun içini ve dışını tıkabasa dolduran vatandaşların büyük bir çoğunluğunun İnce’ye destek vermesi nedeniyle, divan Başkanı Yılmaz Büyükerşan dahil herkes şaşırmıştı. İnce de Büyükerşan’ın elinden mikrofonu kaparak, mükerrer iddialarına ve Büyükerşan’ın ‘’sayın Kılıçdaroğlu buna rağmen, aday olmanıza izin veriyor’’ sözlerine karşı, ‘’onurlu delegelere sesleniyorum gelin bana şimdi imza verin. Ben kimsenin lütfu ile aday olmam’’ dediğinde, tabiri caizse salon alkıştan yıkılıyordu…
Bu durumda Kılıçdaroğlu 1081, İnce ise 165 oyla aday gösterilmişti ama mükerrer olduğu iddia edilen 49 oyun geçersiz sayılması ihtimali ile İnce’nin oyu 116’ya düşebilir, bu nedenle de adaylığı engellenebilirdi. Önemli bir detay ise; salondaki delegelerin etrafının demir bir çitle çevrilerek; içeriye delegeler dışında kimsenin alınmasının güvenlik görevlilerince engellenmesiydi. Bu da CHP tarihinde yaşanan bir ilkti.
Salondaki tansiyon artınca, CHP yönetimi geri adım atarak, oylamayı başlattı ve 165 imzayı zar zor alan İnce; oyunu 447’ye çıkartarak, Kılıçdaroğlu kanadından 248 oy kazanmayı başarmıştı…Bunları belirtmemdeki amaç; bugün NOTER’den alınan 600’e yakın imzanın, ne anlama geldiğini , siyaseti içerden değil de, dışardan takip eden okurların, seçmenlerin durumun vahametini anlayabilmesidir…
36. Olağan Kurultay sonrasında oluşan MYK listesi şu isimlerden oluşuyordu;
Bülent Tezcan, Haluk Koç, Muharrem Erkek, Tekin Bingöl, Gülizar Biçer Karaca, Gamze İlgezdi, Seyit Torun, Veli Ağbaba, Aykut Erdoğdu, Öztürk Yılmaz, Çetin Osman Budak, Faik Öztrak (yerini korumayı sürdürüyor) , Onursal Adıgüzel, Tuncay Özkan (İnce listesinden PM’ye girmişti) Ünal Çeviköz, Lale Karabıyık, Akif Hamzaçebi…
Bingöl’ün örgütlerden sorumlu yardımcılıktan, İnsan Haklarından sorumlu yardımcılığa getirilmiş olmasına dikkat çekmete fayda var…

 

Daha sonrasında, herkesin malumu; 24 Haziran seçimleri sonrasında İnce’nin oylarının, milletvekilliği seçimlerindeki oyları aşması sonrası CHP’de yine kurultay talepleri yükselmeye başladı…
İmzacıların yetersiz sayıda olduğunu iddia eden Genel Merkez, kurultay talebini reddetse de, Kılıçdaroğlu 10 Ağustos 2018’de yine bir MYK değişikliğine gitti.

 

 

myk

 

 

Yeni MYK’de Faik Öztrak, Kılıçdaroğlu döneminin, değişmez MYK üyesi olarak yerini yine korurken, 10 Aralık Hareketi’nin lideri ve bir dönem CHP’yi vakıf yapmak lazım sözleri nedeniyle tepki çeken, Oğuz Kaan Salıcı, örgütlerden sorumlu yardımcı yapıldı. Kılıçdaroğlu’na yakınlığı ile bilinen, merkez sağ kökenli Bülent Kuşoğlu da, ilk kez MYK’da yeralabildi…
Evet görülüyor ki, sayın Kılıçdaroğlu, bir çok kez MYK listesini ve PM üyelerini yeniledi, ancak kendisini değiştirmeyi düşünmüyor gibi. Şimdiye kadar 100’ün üzerinde MYK üyesi ile çalışmış olması da, İşçi devri oranındaki yükseklik ve verimliliğe etkisi açısından bir başka araştırma konusu olabilir.
Engin Balım Twitter