CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Yolsuzluğun üstünü kapatan bir parlamento devletin itibarını sıfırlar. Kişilerin yargıya gidip yargılanması lazım” dedi.

 

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Avcılar’da bulunan bir otelde düzenlenen “İşadamları İstişare Toplantısı”nda konuştu. Çok sayıda siyasetçi ve iş adamının katıldığı toplantı sırasında, Kılıçdaroğlu, eski Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener ile eski İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ali Müfit Gürtuna ile yan yana oturarak bir süre sohbet etti.

.

.

“BU ÜLKEDE HER ŞEYİ YAPABİLİR BÜTÜN SORUNLARIMIZI ÇÖZEBİLİRİZ”

 

Daha sonra işadamlarına seslenen Kemal Kılıçdaroğlu, “Sakın ola ki umutsuzluğa kapılmayın. Bu ülke eğer en zor dönemlerinde büyük başarılara imza atmışsa, karanlıkları aydınlatmışsa bugün çok daha fazla güçlüyüz. Çok daha fazla birikimimiz var. Peki biz nasıl bir süreç başlatmalıyız ki yeniden umudu yeşertelim ve heyecanlandıralım. Bizim yeni bir anlayış yeni bir felsefeyle yola çıkmamız gerek. Biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak geçmişte belki iş dünyasıyla mesafeliydik. İş dünyası da bize biraz kaygıyla biraz mesafeli bakardı. Ya bu CHP’liler acaba ne yaparlar? Ekonomiyi yönetirler mi, yönetemezler mi? Bunlar gelirse bir şey olur mu diye bize kaygıyla bakarlardı. Şunu açık ve net söyleyeyim. Artık ekonominin dinamosu özel sektördür. Eğer işbirliği yapabilirsek, gönül birliği yapabilirsek, geçmişi bir tarafa bırakıp geleceğimizi ve çocuklarımızı düşünüyorsak emin olun bu ülkede her şeyi yapabiliriz. Bütün sorunlarımızı çözebiliriz” dedi.

 

Dört bakanın meclisteki yüce divan oylamasına da değinen Kılıçdaroğlu, “Bir parlamento düşünün yolsuzlukların üstünü kapatıyor. Böyle bir parlamento olmaz. Yolsuzluğun üstünü kapatan bir parlamento devletin itibarını sıfırlar. Kişilerin yargıya gidip yargılanması lazım. Benim aklanmam lazım demesi lazım. Siyasetin kirlilikten arınması lazım. Şimdi bakıyorsunuz, balık baştan kokar diye bizim bir sözümüz var. Başındaki öyleyse sonundaki ne olacak?” diye konuştu.

.

.

“BİRİNCİ SINIF DEMOKRASİYİ ÜLKEYE GETİRECEĞİZ”

 

Kılıçdaroğlu sözlerini şöyle sürdürdü:

 

“Şundan emin olmanızı isterim. Şu kaygı da var. CHP’nin kurmayları var mı diye? Var arkadaşlar niye kurmaylarımız olmasın? Devlette sadece ben değil arkadaşlarım da yönetici olarak görev aldık. Hazinede müsteşarlık, gelir idaresinde başkanlık yapan da var. Niye olmasın? Sanayici de iş adamı da akademisyen de var. Hepsi var. Sevgi, hoşgörü, kültür, ahlak üzerine yeni bir siyaset inşa edelim. Eski algılarımızı alalım bir kenara koyalım. Eski anlayışlarımızı da bir kenara koyalım. Türkiye’nin yeni çekişmelere tahammülü yok. Bir alanda bir araya gelelim. Her kuruşun hesabını vermek bizim için namus borcudur diyoruz. Bu kadar açık bu kadar net. Ve sizden destek istiyoruz. Deneyin Cumhuriyet Halk Partisi’ni. Bakın bakalım bir ülke nasıl yönetilir? Bir ülkenin saygınlığı nasıl korunur? Avrupa Birliği’ne bakın. 1963 – 2015. Bekliyoruz yeni fasıllar açacaklar mı diye. Benden size söz, niye fasılların açılmasını bekliyoruz? Demokrasi için birinin bize gelip dayatma yapmasını mı bekleyeceğiz? Oturacağız birinci sınıf demokrasiyi ülkeye getireceğiz. Kuralı budur bu işin. Biz size bu sözü veriyoruz. Ve bu konuda çok da kararlıyız. Toplumun her kesimine gidiyoruz. Tolumda bir kutuplaşma var”

 

“GEÇMİŞTE İNANÇLAR VE YAŞAM TARZI KONUSUNDA HATALAR YAPTIK BUNLARDAN ARINIYORUZ”

 

İnançların siyasete konu olamayacağını vurgulayan Kemal Kılıçdaroğlu, “Herkesin inancı kendisine ait. Onun güvencesi laikliktir. Herkesin inancı kendisine aittir. Orası dokunulmaz alandır. Kimse oraya girmeyecek. Yaşam tarzı, isteyen istediği gibi yaşar. Geçmişte bunlar üzerinde hatalar yaptık. O hatalardan da arınıyoruz, arınacağız hep beraber” şeklinde konuştu.