Kılıçdaroğlu: PKK’nın eylemleri HDP’yi baraj altında bırakma amacı taşıyor

Kılıçdaroğlu: PKK’nın eylemleri HDP’yi baraj altında bırakma amacı taşıyor
26 Eylül 2015 00:05

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, PKK’nın gerçekleştirdiği eylemlerin HDP’yi baraj altında bırakma amacı taşıdığını söyledi

 

Kurban Bayramı’nı Avrupa’daki seçmenleriyle birlikte geçiren Kemal Kılıçdaroğlu, Hollanda’da BBC Türkçe’ye verdiği özel mülakatta HDP’yi eleştirerek partinin “özerklik” açıklamasının barışa katkı sağlamayacağını söyledi. Bu konuda hükümeti de eleştiren ana muhalefet lideri, güneydoğuda sandıkların birleştirilmesine karşı çıktı. Kılıçdaroğlu öte yandan PKK’nın gerçekleştirdiği eylemlerin, HDP’yi baraj altında bırakma amacı taşıdığını ifade etti.

 

HOLLANDA’DA BBC TÜRKÇE’NİN SORULARINI YANITLADI

 

CHP lideri, Genel Başkan Yardımcısı Tekin Bingöl ve Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer ile birlikte Zaandam kentinde partilileriyle buluştu; Hollanda İşçi Partisi Genel Başkanı Hans Spekman ile de bir görüşme gerçekleştirdi. Kılıçdaroğlu toplantı öncesi BBC Türkçe’nin soruları yanıtladı.

 

Kılıçdaroğlu’nun verdiği röportajdan bazı bölümler:

 

Seçim öncesi güneydoğuda gerilim ve şiddet sürerken, AKP hükümeti sandıkların birleştirilmesini öneriyor. Sizce bu koşullarda güvenli ve demokratik bir seçim mümkün mü?

 

Hayır. Sandıkların birleştirilmesini bu aşamada doğru bulmuyorum. Bildiğim kadarıyla Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) bu konuda bir kararı var. Ayrıca okula konulan sandığın güvenliğini sağlayamıyorsanız, o zaman sizin iktidar oluşunuz tartışılır. Sonuçta sandık bir kamu binasına konuluyor ve vatandaşlar gelip orada oylarını kullanacaklar. Siz eğer başka bir yöntem arayışına girerseniz haklı olarak toplumun belleğinde kuşkular yaratılır.

 

CHP olarak yaşananları nasıl değerlendiriyorsunuz? Bu sorun nasıl çözülür sizce?

 

Bu sorun güvenlik önlemleri ile çözülmez. Bir toplumsal uzlaşma ile çözülür. Sorunun çözüm adresinin de parlamento olması lazım. Öncelikle samimi ve dürüst olacaksınız. Yani “Ben bu sorunu çözerim” diye masaya oturacaksınız. Bunu kendi içinizde tartışacaksınız. Yine sorunun çözümü açısından birinci sınıf demokrasiyi ülkeye getireceksiniz. 12 Eylül darbe hukukunu ortadan kaldıracaksınız. Yüzde 10 seçim barajını ortadan kaldıracaksınız. Eğer Kürt kökenli bir yurttaşınız etnik kimliği dolayısıyla dışlanıyorsa veya kendini dışlanmış hissediyorsa bunun önüne geçmeniz, onun taleplerini yerine getirmeniz gerekir.

 

“Çözüm yeri parlamento” dediniz.. HDP 80 milletvekiliyle parlamentoda. Ancak Kürt hareketi içinde İmralı ve Kandil faktörünün de olması, çözümde muhatap sorunu yaratıyor mu sizce?

 

Bence bu sorunun çözümünü güçleştiriyor. Bence bugün PKK’nın yaptığı terör eylemleri tamamen HDP’yi zor durumda bırakıyor. Ben şahsen HDP’nin baraj altında kalması gibi bir amacı taşıdığını düşünüyorum. Bir anlamda PKK’nın politikası, sarayın (Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın) politikası ile paralel yürüyen bir politika olarak ortaya çıkmıştır.

 

“ÖZERKLİK İLANI BARIŞA KATKI SAĞLAMAZ”

 

Peki, HDP yönetimi ve güneydoğudaki yerel yöneticilerin öz yönetim/ özerklik açıklamalarını nasıl değerlendiriyorsunuz?

 

Hiçbir katkısı olmaz. Yapılması gereken orda AB’nin yerel yönetim özerklik şartını kabul etmektir. Bu Ecevit hükümeti zamanında parlamentodan geçti, yasalaştı. Uygulama yetkisi bakanlar kuruluna verilmiştir. Bakanlar Kurulu bunu uygulayabilmelidir. Çünkü yerel yönetimler özerklik şartı sadece Doğu için değil bütün Türkiye için, bütün yerel yönetimler için geçerli olacak. Yerel yönetimlerin daha güçlü olması, sağlıklı gelir kaynaklarına kavuşması… Bu şu anlama gelmiyor tabii; yerel yönetimler merkezi otoriteden tümüyle bağımsız olacaklardır. Hayır! Merkezi yönetime hesap vereceklerdir. Zaten 1930’larda çıkan Belediye Yasası’nda da yerel yönetimlerin idari ve mali yönden özerk olduğu yazılıdır. Yani bunlar zaten özerk kuruluşlar. Örneğin Diyarbakır belediye başkanını İzmirliler seçmiyor, Diyarbakırlılar seçiyor. Ayrı belediye meclisi üyelikleri var, bütçeleri var, kendi kaynaklarını harcıyorlar, merkezi hükümetten kaynak aktarılıyor… Ama bunlar yetersiz. Yerel yönetimlerin hem idari hem mali olarak güçlendirilmesi gerekiyor.

 

CHP, güneydoğuda neden başarısız? Partinizin Kürt seçmeni yeniden kazanmaya dönük çalışması, programı var mı?

 

Şu anda Doğu – Güneydoğu’da gerek sivil toplum örgütleri, gerek yurttaşlar CHP’nin çözüm önerileri getirmesi konusunda gerçekten de belli bir bilgi birikimine sahip oldular. Zaman geldi sadece Doğu ve Güneydoğu’da billboardları kiralayarak çözümlerimizi topluma anlatmaya çalıştık. 3-4 kez başta Diyarbakır olmak üzere Doğu ve Güneydoğu’ya gittim. Sivil toplum örgütleriyle bir araya geldik. Onların sorularını cevaplandırdım. Bu sorunun nasıl çözülebileceğine dair CHP’nin düşüncelerini aktardım. Bir dönem haklı olarak şikayetler geliyordu, “CHP, Sivas’ın ötesine gidemiyor” diye. Biz bugün bütün bölgeye gidiyoruz. Bizim milletvekillerimiz gidiyorlar. Halkla ilişkilerimiz son derece iyi ve başarılı. Sonuçta bir gerçek ortaya çıktı; bu sorunu çözerse ancak CHP çözer. Bu halkın da kabul ettiği bir gerçek. Nitekim son koalisyon görüşmelerinde gerek HDP gerek MHP iki zıt kutup olmasına karşın koalisyonda mutlaka CHPnin olması gerektiğini ifade ettiler. Bu da konulara ne kadar hakim olduğumuzu ve sağlıklı çözümler ürettiğimizi bir anlamda gösteriyor.