CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Tunceli’nin ardından geldiği Elazığ’da İstasyon Meydanı’nda yaklaşık 15 bin kişiye konuştu. “Elazığlılar, iyi olduğu sürece ben de iyiyim” diyerek konuşmasına başlayan Kılıçdaroğlu, “Geçenlerde Başbakanlık koltuğunda oturan bir zat buraya gelmiş, demiş ki ‘Kılıçdaroğlu Elazığ’a kaç defa geldi?’ ‘Acaba yolunu bulabilir mi?’ demiş. Bir kere ben Elazığ’a yolumu bulmak için gelmem. Elazığ’ı soymaya Elazığlılar izin vermezler” dedi.

 

TOPRAK DAMLI EV

 

Elazığ’ın hayatında ayrı bir yeri olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, Elazığ Lisesi’nin ilk kurulduğunda kendisinin orada boyacı olduğunu söyleyince, “Elazığ seninle gurur duyuyor” sloganları atılması üzerine, “Bende Elazığlılarla gurur duyuyorum” dedi. Elazığ’ın Kültür Mahallesi’nde oturduğunu belirten Kılıçdaroğlu, şöyle dedi:

.

.

“Toprak damlı bir evden her sabah yürüyerek Ticaret Lisesi’ne geliyordum. Elazığ’ın taşını toprağını biliyorum. Elazığ’ın her şeyini biliyorum. Bana kalkmış ‘Sen Elazığ’ı biliyor musun?’ diyor. Sen Elazığ’ı soymaya geldin. Belediyeden 38 kişi içeride. Elazığ’ı soydurtmayacağız, söz mü? Bir de gelmiş buraya ‘Efendim Elazığ’a 6 katrilyonluk yatırım yaptık’ diyor. Herhalde götürdüğü parayı anlatmak istedi. Yatırım yaptıysan bu işsizlik ne? Demek ki bir şeylerin değişmesi lazım. Demek ki halktan yana, barıştan ve kardeşlikten yana bir politikaya ihtiyacımız var. Evet mi? O zaman ayın 30’u geliyor. 30’unda sandığa gideceğiz. Haramilerin iktidarını yıkıp halkın iktidarını kuracağız. Benim çocuklarımın yatak odalarında milyon dolarlar yok. Benim genel başkan yardımcılarımın yatak odalarında milyon dolarlar yok. Baş çalan için bir şey söylerseniz eyvallah.”

 

‘ARTIK KİMİN DEVLETİ SOYDUĞUNU GÖRÜN’

 

Kılıçdaroğlu, AKP’nin içinde de son derece dürüst insanların bulunduğunu ifade ederek, şöyle konuştu:

 

“AKP’ye oy veren vatandaşlarıma yalan söylediler. ‘Bize oy verin yolsuzluluğu önleyeceğiz’ dediler. Önlediler mi? Vatandaş iyi niyetle oyunu verdi ama 17 Aralık’ta tablo değişti. Bir baktık ki bunlar memleketi soyuyorlar. TC tarihinde ilk kez devleti soyan bir iktidarla karşı karşıyayız. O yüzden saygı değer vatandaşlarıma sesleniyorum. Artık kimin devleti soyduğunu görün. Artık kimin evinde milyon dolarlar var görün. Artık kimin, bakanının evinde para kasaları var görün. Artık kimin bakanının kolunda milyon dolarlık saat var görün. Artık ben bunları eleştireceğim. Şu işareti biliyorsunuz değil mi? Bu 4 bakan, bir baş çalan. İşaret bu. Şimdi bakınız, 17 Aralık’ta yaptığı yolsuzluk ortaya çıktı. Diyor ki ‘Paralel devlet yaptı’. Ya paralel devlet bakanının koluna o saati mi taktı? Paralel devlet milyon dolarları evine mi koydu?”

 

‘HAKLI OLAN KONUŞUR DENSİZ OLAN KONUŞMAZ’

 

“Harama ortak olmayın” diyen Kılıçdaroğlu, konuşmasına şöyle devam etti:

.

.

“Şu baş çalan gitmediği sürece bu ülkeye istikrar, barış gelmez. Onun için söylüyorum. benim görevim iktidar yanlış yaptığı zaman eleştirip gerçekleri anlatmak zorundayım. Diyor ki niye konuşuyorsun. Sen çalacaksın ben konuşmayayım mı? Sen konuşma diyor. Ben ona söylüyorum. Haklı olan konuşur densiz konuşmaz. Bu Başbakanlık koltuğunda oturan kişi. Mısır’da ölen Esma kızımız için ağladı. Ama 15 yaşındaki çocuğumuz Berkin için ağladı mı? 15 yaşındaki çocuk annesine ekmek almak için ölmüş, ağlamadı. Burakcan 22 yaşında o da bizim evladımız. ‘Vatandaşlarımız ölecek dikkatli olun’ dedim. Gece silahlar patlıyor ve Burakcan ölüyor, onun için ağladı mı? Ağlamadı. Sizin hemşehriniz polis arkadaşımız şehit oldu. Onun için ağladı mı? Ağlamadı. Elazığlı hemşehrilerime sesleniyorum. Rengi, kimliği, inancı ne olursa olsun insan Allah’ın yarattığı en değerli varlıktır ve benim başımın üstünde yeri vardır. Elazığ bu bölgenin en güzel kentlerinden birisi ama baştaki götürürse belediye başkanı da götürüyor.”

 

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan arasında geçtiği iddia edilen konuşmaya da değinen Kılıçdaroğlu, “Şimdi kalkmış yalan söylüyor. Peygamberimizin bir sözü var; ‘İmanla yalan bir arada olmaz’ diyor. Hükümet istifa eder mi? Etmesi için ar damarı lazım, bir adamda utanma duygusu olması lazım, onlarda var mı? Hem götüreceksin hem de oy isteyeceksin. Bakın size bir fıkra anlatayım. Bir AKP’li mitinge gidiyor. Cüzdanı çalınıyor, korkusundan ‘Hırsız var’ diyemiyor. İşte geldiğimiz nokta bu. Elazığlı Türkiye ve dünya biliyor. Türkiye Cumhuriyeti’ni soyan kişiyi artık bütün dünya biliyor. Dört tane bakan var, bu başçalanı anlattık. Yırtık ayakkabıyla siyasete girdim diyor. Ya sormayacak mısınız yırtık ayakkabıyla siyasete giren nasıl dünyanın en zengin başbakanı oluyor?” dedi.

 

‘ÇİFTÇİYE MAZOT 1.5 LİRA OLACAK’

 

Kılıçdaroğlu, Elazığ çiftçilere seslendiğini belirterek, dünyanın en pahalı mazotunun verildiğini belirterek, “O malı götürecek faturasını sana kesecek. Çiftçiye sözüm mazotun litresi 1.5 lira olacak. Bir şey daha yapacağım. Bu ülkede yolsuzluk olmasın istiyorum. Ben bunları söylerken diyorlar ki parayı nerden bulacaksın. 17 Aralık’taki para devletin hazinesinde olsaydı ne yapardık? 30 bin atama bekleyen öğretmen var atardık, onlara 30 yıl süreyle aylık ödeyebilirdik. Rakam bu kadar büyük. 6 GAP yapılabilirdi. ‘Parayı nereden bulacaksın?’ diyorlar. O 247 katrilyon lirayı fitil fitil burnundan getireceğim. Halkı soyan bir iktidardan kurtulmak istiyor musunuz? Haramilerin iktidarını yıkıp halkın iktidarı olacağız” dedi.

 

Kılıçdaroğlu, “Düne kadar baş örtüsü üzerinden siyaset yaptılar. İster başörtülü olsun ister başı açık bütün kadınların benim başımın üstünde yeri var. Rengi, kimliği, ırkı ne olursa olsun bütün insanları seviyorum. Biz çocuklarımıza güzel bir Türkiye bırakacağız. Türkiye’nin bütün sorunu kirli siyaset. Bu sorunu ortadan kaldıracağız. AKP’lilere bir şey söylemek istiyorum. Evinizi, iş yerinizi bir hırsıza teslim eder misiniz? İktidarda siyasetçi zenginleşiyorsa bilin ki halk fakirleşiyor” diye konuştu.