Kılıçdaroğlu: Bunun OHAL’le ne ilgisi var?

Kılıçdaroğlu: Bunun OHAL’le ne ilgisi var?
25 Kasım 2016 15:08

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Marmara Üniversitesi Anadolu Hisarı Yerleşkesi’nde, Marmara Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Kulübü’nün düzenlediği ’15 Temmuz ve Parlamenter Sistem’ başlıklı etkinliğe katıldı.

 

 

 

 

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında çıkarılan OHAL’e ilişkin “OHAL yasaldır, meşrudur ancak yapılan uygulamalar meşru değildir” dedi.

 
Üniversitedeki rektör atamalarının OHAL ile hiçbir ilgisinin olmadığını belirten Kılıçdaroğlu “Akademisyenler kendi rektörlerini nasıl seçemezler, bunun OHAL’le ne ilgisi var. İyi ki OHAL uygulamalarına evet dememişiz ve demokrasinin yanında durmuşuz” ifadesini kullandı. Fransa’daki OHAL’le Türkiye’deki OHAL uygulamalarının farklı olduğuna dikkat çeken CHP lideri “Fransa’da adil yargılama vardır. Biz Türkiye’nin hızla normalleşmesini bekliyoruz” diye konuştu. CHP lideri Türkiye’de demokrasinin güçlendirilmesi gerektiğini de vurgulayarak “Gazeteciler tutuklanıp hapse atılıyor, 142 gazetecinin hapiste olduğu bir ülkede siz demokrasiden söz edemezsiniz” dedi.

 

 

 

İstanbul’da konuşan Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarından satır başları şöyle:

 

 

 

“Üniversitelerde rektör seçimini kaldırdılar, bunun OHAL’le darbeyle ne ilgisi var. İnsanca yaşamak hepimizin ortak paydası olmalıdır, görüşlerimiz farklı olabilir.

 

 
Bizim demokrasimizi güçlendirmemiz gerekiyor. 1982 anayasasında yazıyor. Basın hürdür sansür edilemez. Basının özgür olduğuna inanan bir arkadaşım var mı merak ediyorum. Ama anayasa söylüyor. Gazeteciler kendilerine otosansür uyguluyor. Tutuklanıp hapse atılıyor. 142 gazetecinin hapiste olduğu ülkede siz demokrasiden söz edemezsiniz. Bazen 144 diyorlar, sayı her gün değişiyor. Dünyada en çok gazetecisi hapiste olan ülkeyiz. Yüzde 99’u CHP lehine tek cümle kurmuş değildir. Ben onların haklarını savunuyorum, çünkü biz demokrasiyi savunuyoruz. Biz eleştiriden ders almasını bilmeliyiz. Bizim eksiklerimizi, yanlışlarımızı gazeteci özgürce yazacak. Darbe hukukundan bunu kast ediyorum. Yeni anayasaya da aynı şeyi yazacağız ama medya özgürlüğünü kısıtlayan düzenlemelerden vazgeçmek gerek.”

 

 
NASIL BİR BAŞKANLIK SİSTEMİ OLACAK?

 

 

Ben bunun rejim değişikliği olduğunu söyledim. Sayın Binali Yıldırım itiraz etti buna. Bir ülkenin yönetim biçimine rejim denir. TDK böyle diyor. Bizde nedir şu anda demokratik parlamenter sistem. Ne getirmek istiyorlar başkanlık. Cumhuriyet değişmiyor diyorlar. Cumhuriyet her ülkede var. İran da bir cumhuriyet. Bir ülkenin rejimini bir ülkenin tarihi, kültürü, sosyolojik yapısı belirler. Şimdi biz bunların hepsini bir kenara atıyoruz .Bizim tarihimizde 140 yıllık bir parlamenter sistem geleneğimiz var. Şimdi bunu bir gecede değiştireceğiz. Neden ve hangi gerekçeyle değiştireceğiz nasıl bir başkanlık sistemi olacak. Bu sorunun yanıtı da bilinmiyor. “Bizim parlamenter sistemimiz gerçekten mükemmel çalışıyor mu?” diye sorabilirsiniz. Samimi cevabımı vereyim: Hayır. Çünkü darbeler sonrası çıkarılan yasa ve anayasalar güçlü bir parlamenter demokratik sistemin oluşmasını engellemiştir. O halde yapmamız gereken Türkiye’yi darbe hukukundan arındırmaktır.