Kılcal damarlar cilt yüzeyinde kırmızı veya lacivert tonlarında renklerde görülen yüzeysel damar genişlemeleridir. Kılcal damar tedavisi doğal bir gelişim şeklinde 30-35 yaş ve üzerini ilgilendiren bir tedavi yöntemidir. Diğer yandan genç hastalarda ise çoğu kez travmatik olarak, düşme, çarpma veya deriyi sıkıştırmaya bağlı olarak oluşabilir. Yüksek oranda alkol tüketimi, hormonal ilaçların yoğun kullanımı ve uzun süre ayakta kalınması gereken işlerde çalışmaya bağlı olarak da kılcal damar problemleri görülebilir. Hormonal etkiler dolayısıyla kadınlarda daha sık olarak görülmektedir.

 

Kılcal Damar Tedavi Süreci

Kılcal damarlar birçok farklı neden dolayısıyla oluşabilir. Bu nedenler arasında genetik faktörler, gebelik, cilt yaşlanması, yoğun ve yakıcı güneşe maruz kalma, ani kilo alım ve kayıpları, dar-sıkı kıyafetler ve sıkı çoraplar tercih etmek, gereğinden az ölçüde sıvı tüketmek gibi birçok farklı etken vardır. Tüm bunlara rağmen kılcal damarların neden oluştuğu kesin olarak bilinmemektedir.

Kılcal damarların tedavi sürecine başlanmadan hemen önce bunların aslında varis olup olmadıkları kontrol edilir. Sağlık durumlarında herhangi risk faktörleri gözetilmezse kılcal damar tedavisi için gerekli işlemler başlayabilir. Tedavi için genellikle skleroterapi ve radyofrekans yöntemleri tercih edilmekle birlikte farklı yöntemler de uygulama esnasında tercih edilebilir. Lazer ile tedavi yöntemi de son yıllarda popülerliğini arttırmaktadır ve genel olarak konforlu bulunmaktadır. Uygulama seçimini yaparken en çok dikkat edilmesi gereken husus hastanın cilt ve kılcal damar tipidir. Bu noktada uzman doktor tarafından gerekli belirlemeler yapılarak hastaya en uygun olan tedavi yöntemi seçilir ve süreç uygun şartlarda başlatılır. Lazerle uygulanan tedavi yönteminde diğer tedavilere göre oluşan ağrı hissi daha düşük seviyelerde olmaktadır. Hem lazerle tedavi hem de diğer tüm tedavi yöntemlerinde soğutma tekniği ve ağrı kesici kremler kullanılarak işlem esnasında hissedilecek ağrı seviyesi minimuma indirilmektedir. Hastalar genellikle bu işlemlerde pek bir ağrı hissetmediklerini ifade etmektedirler. Seans sayısı ise hastanın cilt tipi ve kılcal damar tipine göre belirlenmektedir. Bu konuda yapılan kontrol ve belirlenen süreç itibariyle tüm inisiyatif uzman hekimdedir ve seans sayısı tüm şartlar gözetilerek genellikle 1 ila 4 seans arasında değişiklik göstermektedir.

Tedavi Süreci Sonrası

Uygulanan ilk seans itibariyle hemen sonuç alınmaya başlanır. Daha iyi bir sonuç almak için ilk uygulamanın üzerinden yaklaşık bir ay geçtikten sonra tedavinin tekrarlanması tavsiye edilmektedir. Uygulamanın toplam 3 – 4 seans tekrarlanması durumunda daha iyi sonuçlar alınacağı ifade edilmektedir. Sonuçları korumak ve etkilerini uzatmak için, güneş kremi ve SPF ile yapılacak olan cilt bakımı her gün düzenli olarak uygulanmalıdır. Tedaviden ilk birkaç gün sonra doğrudan güneş ışığından kaçınmak, aşırı sıcaklıklar ve çevresel faktörlerden sakınmak da önemlidir. Hatta eğer mümkünse ilk seans sonrasında bir hafta boyunca mümkün mertebe dışarı çıkılmamalıdır.

Kaynak: Kılcal Damar Tedavisi