Kanal İstanbul için görüş istendi: Fay ‘çılgınlığı’

Kanal İstanbul için görüş istendi: Fay ‘çılgınlığı’
8 Eylül 2018 12:50

Kanal İstanbul, Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Komisyonu’nun gündeminde.

 

 

Hazal Ocak / Cumhuriyet

 

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı, tartışmalı proje Kanal İstanbul için İstanbul 4 No’lu Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Komisyonu’ndan görüş istendi. Uzmanlar projenin yaşamsal bir yıkıma ve felakete yol açabileceğine dikkat çekerek uyarmıştı. 2011 yılında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘çılgın proje’ olarak açıkladığı Kanal İstanbul projesinin Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) süreci 27 Şubat’ta başlatılmıştı. 45 kilometre uzunluğundaki kanal, Küçükçekmece, Avcılar, Arnavutköy ve Başakşehir ilçelerinden geçiyor. Kanal, Küçükçekmece Gölü’nden başlayarak, Sazlıdere Barajı Havzası boyunca devam edip Sazlıbosna köyünü geçerek Dursunköy’ün doğusuna ulaşacak; Baklalı köyünü geçtikten sonra da Terkos Gölü’nün doğusundan Karadeniz’e ulaşması planlanıyor.

 

3 fay üzerinde ‘çılgınlık’

 

Projenin ÇED sürecinde birçok yeni bilgi ortaya çıkmıştı. En son projenin güzergâhında yer alan Küçükçekmece Gölü tabanında 3 adet aktif fay hattı olduğu belirtilmişti. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Altyapı Yatırımları Genel Müdürlüğü’nün de Kanal İstanbul projesi için güzergâhtaki mevcut ve planlanan tüm altyapı tesislerinin değiştirileceğini bildiren bir yazı ortaya çıkmıştı. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı 15 Aralık 2016 tarihinde tartışmalı proje Kanal İstanbul için İstanbul 4 No’lu Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Komisyonu’ndan görüş istendi. Kurul dünkü gündeminde bakanlığın talebini görüştü. Karar önümüzdeki günlerde belli olacak.

 

İçme suyu ranta kurban

 

TMMOB İstanbul İl Koordinasyonu tartışmalı proje Kanal İstanbul’a ilişkin hazırladıkları raporu geçen mart ayında açıklamıştı. Projenin yaşamsal bir yıkıma ve felakete yol açabileceği vurgulanan raporda projeden derhal vazgeçme çağrısında bulunulmuştu. Marmara Denizi’nin kirleneceğinin vurgulandığı raporda İstanbul’un içme suyu ihtiyacının yüzde 28.89’unu karşılayan Terkos ve Sazlıdere’nin zarar göreceğinin altı çizilmişti.