‘İzmir’i rahat kazanırız!’

‘İzmir’i rahat kazanırız!’
27 Eylül 2013 11:05

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu: “Aziz Bey ne yaptığını, ne yapacağını iyi bilir.”

 

 

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Ankara’da Hürriyet Ege’nin sorularını yanıtladı.

 

CHP Genel Merkezi’nde konuştuğumuz Kılıçdaroğlu, seçim sürecinde hem İzmirliler, hem de partililerin merakla yanıt beklediği soru işaretleriyle ilgili ipuçları verdi. Kılıçdaroğlu Hürriyet Ege sayfalarında iki gün yayımlanacak röportajda İzmir ve Ege’yle ilgili çok özel düşüncelerini de paylaştı.

 

AKP hiç olmadığı kadar İzmir’e asılıyor. Buna karşı özel stratejiniz olacak mı?

 

– AKP’nin İzmir’e özel olarak ve özel yöntemlerle hazırlandığı doğrudur. Bu özel yöntemler yargı dahil olmak üzere bütün devlet olanaklarını hukuksuz bir şekilde kullanarak, mevcut CHP’li belediyelerin hizmet üretmesini, çalışmasını engelleyecek ahlaki ve hukuki olmayan, devlet ciddiyetine yakışmayan yöntemler. Biz İzmir’de 28 ilçe, 1 büyükşehir olmak üzere toplam 29 belediyeye sahiptik. Şimdi Tire’nin de katılmasıyla toplam 30 belediyemiz oldu. Belediye başkanlarımız bulundukları bölgede tüm engellemelere karşın çok iyi hizmet ürettiler.

 

Bu belediyelerimizin önemli birikimleri, deneyimleri var. Ayrıca İzmir, demokrat, sosyal demokrat kadroların zengin olduğu bir bölge. En önemli gücümüz halka dayanmak. Dürüst, kentin kaynaklarını halk yararına kullanan, üretken, halkçı bir yerel yönetim modeli uyguluyoruz. Mevcut yönetimlerimizin performanslarını ölçüyor, her gün kendini yenileyen bir çalışma yürütüyoruz.

 

Kaynakları doğru, hakça ve halk için kullanırsanız, iktidar hangi engellemelerde bulunursa bulunsun başarıyı engelleyemez. Bu dönem aday belirleme sürecini erken başlattık. Örgütümüzün de, halkın beklentisi de, eskiden beri bu yöndedir. Adaylar bir an önce belirlensin ki çalışmaya başlasınlar, halk da kararını ona göre oluştursun. Bunu ilk defa bu dönem gerçekleştiriyoruz. Çalışmalar hızla sürüyor. Örgüt duyarlılığı ile halkın beklentilerini buluşturacak yöntemleri birlikte uyguluyoruz. Bir yandan anketlere bakıyor, bir yandan da gerekli yerlere sandık koymayı planlıyoruz. Amacımız halkta ve örgütte karşılığı olan aynı zamanda sosyal demokrat belediyeciliği özümsemiş, halkçı adaylarla halkın karşısına çıkmak.

 

İZMİR’İ RAHAT KAZANIRIZ

 

- Peki İzmir’i yine rahat kazanacağınızı mı düşünüyorsunuz?

 

– Ben aksini hiç düşünmedim. Rahat kazanacağımıza hep inandım. Çünkü İzmirlilere güveniyorum. İzmir’i ben Türkiye açısından uygarlığın, hoşgörünün merkezi olarak görüyorum… Başarıyı takdir eden ve başarılı yöneticileri ödüllendiren bir kent İzmir… Hizmet üreten, çalışkan bir kadromuz var. İzmir halkı da bunu biliyor, görüyor. İnancım tamdır.

 

- Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’ın olası adaylığı bu tabloyu nasıl etkiler?

 

– Sayın Yıldırım da sonucu etkilemez. CHP İzmir’de kazandı, kazanacak. İsterse Başbakan Erdoğan adaylığını koysun bizim için fark etmez.

 

AZİZ BEY NE YAPACAĞINI İYİ BİLİR

 

- Aziz Kocaoğlu, 2 Eylül’de süre sona ermesine rağmen adaylık için başvurmadı. Bu çeşitli yorumlara neden oldu. Siz ne düşünüyorsunuz?

 

– Aziz Bey ne yaptığını, ne yapacağını iyi bilir. Ben Aziz Bey dahil aday olan, olmayı düşünen tüm arkadaşlarıma başarılar diliyorum.

 

- İzmir Büyükşehir adayı, Başkan Aziz Kocaoğlu’nun vereceği karara bağlı diyebilir miyiz? Genel merkez tamamen Kocaoğlu’nun kararına mı bıraktı?

 

– Tabii ki, Aziz Bey’in kararına saygı duyuyoruz. Önümüzdeki günlerde açıklayacaktır o da…

 

-Çok geç kalmayacak sanırım. Bugünlerde sinyallerini veriyor da…

 

– Evet… Bugünlerde açıklayacaktır o da… İzmir’e ve İzmirlilere en iyi hizmeti verecek bir kadro oluşturmaya çalışıyoruz. İzmirliler böyle bilsin. Her yerde en iyi hizmeti verecekler, çalışacaklar, İzmir’i kucaklayacaklar böyle güzel bir tabloyu yaratmaya çalışacağız.

 

- Adaylar kadar takvim de merak ediliyor İzmir’de. Önce büyükşehir sonra ilçe adaylarını mı açıklayacaksınız?

 

– Tabii öyle olması lazım, öyle olacak. İlçeleri daha sonra açıklayacağız.

 

– İl başkanınız da, bir çok milletvekiliniz de bu kez 30’da 30 yapacağınızı düşünüyor. Siz İzmir’i nasıl görüyorsunuz?

 

– 31’de 31 diyorum. 30 ilçe 1 büyükşehir. Tümünü alacağımıza inanıyorum.

 

TÜM EGE’YE İNANCIM TAM

 

- Ege’de beklentiniz nedir?

 

– Ege ülkemizin önemli bir bölgesi. Hem ekonomik, hem de sosyal dinamikleri çok güçlü. Ülkemizin çağdaşlaşma, batılılaşma, modernleşme, sanayileşme sürecinde motor gücü diyebileceğimiz bir bölge. İlk iktisat kongresi İzmir’de yapıldı. Tarım, ticaret ve sanayi altyapısının, birikiminin güçlü olduğu bir yer. İzmir, Aydın, Muğla başta olmak üzere Ege’de partimizle halkın bağı çok güçlü. Şimdi Balıkesir, Manisa ve diğer Ege illeri dahil olmak üzere tüm Ege’yi sosyal demokrat, halkçı yerel yönetimle buluşturmak istiyoruz. Ayrıca Ege efeler diyarıdır. Efeliğin ruhu, mertlik, vatanperverlik ve adil olmayı bilmektir. Bu yüzden tüm vatandaşlarımız gibi Egelilere de sonsuz inanç duyuyorum. Egeliler ve tüm halkımızla bu baskıcı diktatör düzene karşı duracak ve yarınımıza sahip çıkacağız. Bu seçimler demokrasimizin hak ve özgürlüklerle taçlandığı seçimler olacaktır.

 

- İzmir ya da Ege’de (Aydın Özlem Çerçioğlu dışında) hiç kadın adayınız olacak mı?

 

– Neden olmasın? CHP kadınlara seçme ve seçilme hakkını bir çok Batı ülkesinden önce veren partidir. Ayrıca biz tüzüğümüzü değiştirdik ve yüzde 33 cinsiyet kotası getirdik. Kadın arkadaşlarımız partimizin her kademesinde bu kotaya uygun görev alacaklardır. Sadece kadınlar değil, gençlerimiz için de yüzde 10 kotamız var. CHP gençlerle ve kadınlarla iktidara yürüyecek, ben onlara güveniyorum.

 

DUVARDAKİ İKİ TABLONUN ANLAMI

 

Kemal Kılıçdaroğlu’nun genel merkezdeki makam odasında çok sıcak bir atmosferde gerçekleşti sohbetimiz. Kılıçdaroğlu, Atatürk portresi ve CHP ambleminin olduğu bölümde sorularımızı yanıtlamadan önce, duvarda asılı duran iki tablo ve anlamlarıyla ilgili bilgi de verdi:

 

“Size önce bu tabloyu anlatayım. Muhammet Yalçın adında zihinsel engelli bir çocuğun yaptığı bir tablo. Bir ressam keşfediyor bu çocuğu. Biz ona tuval aldık, boyalar aldık. Bir gecekonduda oturuyor. Güzel resimler yapmaya başladı. Sonra ben onun evine gittim. Evin her tarafı, bütün duvarları resim… Karşı duvarda gördüğünüz Kartallı Kazım, önceki gün Hürriyet’te de vardı, Nazım Hikmet’in tablosu. Bursa hapishanesinde yatarken 1941’de yapmış o resmi. Kartallı Kazım, Nazım’ın Milli Kurtuluş Destanı’nda geçen bir isim. Onun oğulları bana armağan ettiler. Ben de onu getirip buraya astım. İki tablo da çok değerli.”

 

Hürriyet