İYİ Parti’den ‘örgüt üyeliği’ yasa teklifi

İYİ Parti’den ‘örgüt üyeliği’ yasa teklifi
6 Şubat 2020 10:17

İYİ Parti Milletvekili Hasan Subaşı, örgüte üye olmadıkları halde örgüt üyesi gibi cezalandırılan Sözcü, Cumhuriyet vs muhalif basın mensubları ile eleştirileri nedeni ile yargılananlar için kanun teklifi verdi.

 

 

Subaşı, TCK’daki ilgili maddenin keyfiliğe yol açacak şekilde yorumlanması nedeniyle, muhalif görüş ileri süren birçok kişinin bir şekilde suç örgütünün üyesi olarak cezalandırılması mümkün olmaktadır” dedi.
Subaşı’nın ifadesiyle “Ceza Kanunu, bir suç veya terör örgütünün hiyerarşik yapısına dahil olmayan ancak yardım ettiği tespit edilen kişilerin örgüt üyesi gibi cezalandırılmasını öngörüyor. Suç örgütlerine yardımın önüne geçmek yoluyla örgütle etkin mücadele edilmesi amaçlanarak getirilen bu fıkra zaman içerisinde amacından sapmıştır.”

 
AİHM: “TCK 220/7 Muğlak ve Keyfiliğe Açık”

 
Pek çok ihlal kararının yanı sıra Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, 14.11.2017 tarihli Işıkırık v. Türkiye ve 10.07.2018 tarihli İmret v. Türkiye kararlarında; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun “Suç işlemek amacıyla örgüt kurma” başlıklı 220. maddesinin 7 fıkrasının öngörülebilir olmadığından bahisle, İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesi’nin “Toplantı ve Dernek Kurma Hürriyeti” başlıklı 11. maddesinin ihlal edildiğine karar vermiştir.

 
Yardım Kavramı Açıklığa Kavuşmalı

 
Subaşı, TCK 220/7 kapsamında “yardım” kavramının keyfiliği ve muğlaklığı ortadan kaldıracak şekilde somutlaştırılmasını ve yardım nedeniyle örgüt üyeliğinden değil “suça yardım” hükümlerinin uygulanmasını önermektedir.
Öyle ki, Yargıtay 6. Ceza Dairesi 07.01.2013 gün, 2012/11870 E. ve 2013/3 sayılı kararında, “Sanıkların örgüte bilerek ve isteyerek yardım ettiklerine ilişkin iletişim tespit tutanakları ve diğer somut kanıtların neler olduğu karar yerinde gösterilip tartışılmadan, yazılı biçimde mahkumiyetlerine karar verilmesi, …” bozmayı gerektirmiştir.

 
Sözcü ve Cumhuriyet Yazarları örnek oldu

 
Söz konusu maddelerin Cumhuriyet ve Sözcü gazetesi yargılamalarında esas alındığını söyleyen Subaşı; “yıllarca FETÖ’ye karşı yazılarıyla, görüş ve fikirleriyle mücadele veren ve uyaran Cumhuriyet ve Sözcü gazetesi yazarları, madde 220/7 fıkrası temelinde cezalandırılmıştır. Söz konusu düzenlemeyle bireyin, Anayasada güvence altına alınmış olan hak ve özgürlüklerine yönelik fiillere karşı da korunması amaçlandığı halde uygulamada daha büyük hak ihlalleri ve keyfilik ortaya çıkarmıştır” dedi.
Subaşı: “Eleştirel görüşler ile düşünce özgürlüğe de baskılanmaktadır”

 
Subaşı son olarak “uygulamada; örgüte üye olmak ile üye olmadığı örgüte yardım etmek veya üyesi olmadığı örgüt adına suç işleme fiilleri arasında fark kalmamakta, hatta yardım etme fiilini gerçekleştiren kişinin üye olmaktan yargılanan kişiye göre, üye gibi cezalandırılmasının daha kolay olduğu görülmektedir.

 
Dahası maddenin keyfiliğe yol açacak şekilde yorumlanması nedeniyle, muhalif görüşte olanların bir şekilde bir suç örgütünün üyesi olarak cezalandırılması mümkün olmaktadır. Hal böyle olunca eleştirel görüşler ile düşünce özgürlüğü de baskılanmaktadır” diye konuştu.