İslam adına kan döken IŞİD gerçeği

İslam adına kan döken IŞİD gerçeği
20 Haziran 2016 11:09

Asırlar boyu kana doymayan coğrafyada, kanın, nefretin,vahşetin yeni bir uygulayıcısı var. IŞİD.Din adına kandan ve şidtetden beslenen IŞID kim.Irak Şam İslam Devleti adının baş harflerinin kullanılması nedeniyle IŞID adını alan örgütün, Arapça adı ise “Devlet’ül İslâmiyye fi’l Irak ve’ş Şam”dır.

 

 

 

 

Yunus BÜLBÜL H&H YORUM

 

 
Bayrağı siyah renklidir. IŞİD’in bayrağının üst tarafındaki satırda yazılı olan “kelime-i tevhid”, yani “Allah’tan başka tanrı yoktur,Muhammed Allah’ın elçisidir” demek olan “Lâ İlâhe İllallah Muhammedun Resulullah” sözleri yazılıdır , alttaki dairede de “Allahın Elçisi Muhammed” yani “Muhammedun Resulullah” ibâresi vardır ve işte bu daire, Hazreti Muhammed’in mührünün oraya monte edilmiş şeklidir.

 

 
ABD’nin Irak’ı işgal ettiği yıl,bir anlamda da örgütün doğum yılıdır. Kuruluşundaki adı,Cema’at el-Tevhid vel-Cihad’ır Cema’at el-Tevhid vel-Cihad’ın başında daha sonra ABD saldırında hayatını kaybeden Aslen Ürdünlü olan Ebu Musab Zerkāvi vardı.

 

 

Adından anlaşılacağı üzere, Radikal İslami çizgide olması nedeniyle El Kaideye bağlılığını ilan etti.Bu bağlılıktan sonra Irak El Kaidesi olarak çalıştı. İşte Zerkāvî’nin başında olduğu o zamanki örgüt bu günkü IŞİD’dir.

 

 

Her ne kadar tek bir örgütten oluştuğu sanılırsa da,siyasal şiddete inanan Sünni İslamcı topluluklar olmak üzere Mücahidîn Şûra Konseyi, Jaysh el-Fatiheen, Jund el-Sahaba, Katbiyan Ansar el-Tevhid vel Sunnah, Jeish el-Taiifa el-Mansoura gibi farklı isyancı gruplardan oluşur. Örgüt,kuruluşundan itibaren pek çok kez ismini değiştirdi.

 

 

İlk kurulduğu yıllarda ismi “Cemaat el-Tevhid vel-Cihad” idi. Ekim 2004’te “Tanzim Kāidāt el-Cihād fî Bilâd el-Rafidayn” ya da daha çok bilinen “Irak el-Kaidesi” adını aldı. Ocak 2006’da birkaç küçük grupla birleşerek “Mücahidîn Şûrâ Konseyi” adını, Ekim 2006’da da “Irak İslâm Devleti” adını aldı. Nisan 2013’te adı “Irak ve Şam İslâm Devleti” olarak değiştirildi. Temmuz 2014’ten bu yana Ebu Bekir el-Bağdadi’nin sözcüsü Adnani’nin Hilafeti ilan etmesi ile ismi “İslâm Devleti” olarak kaldı.

 

 
Örgütün kuruluştaki amacı; Irak işgal eden koalisyon güçlerinin geri çekilmesini sağlamak, Irak hükumetini düşürmek, işgal kuvvetleriyle birlikte çalışanları öldürmek,İsraile karşı güçlü bir islam cephesi oluşturmak,Şia nüfusu sindirip edip askerî gücünü kırmak ve tamamen sünni şeriat kanunlarıyla yönetilen bir İslâm devleti kurmaktı.

 

 
Faaliyette olduğu bölgeler başta olmak üzere Halifeliği yeniden kurarak İslamı tek bir irade etrafında toplama hedefi hayata geçirmeye başladı. Nisan 2013 ile birlikte IŞİD, Suriye’nin ve Irakın kuzeyinde hızlı bir şekilde askerî güç kazanmaya başladı. Bölgenin güçlü gruplardan biri oldu Suriye ve Irakta geniş bir bölgede hakimiyeti kurmasıyla beraber etkin olduğu bölgelerde şeriat kanunlarını icraya başladı.Eski görevi bir cami imamlığı olan liderleri,Ebu Bekir el-Bağdadi’nin halifeliğini ilan etti.Halifeliği El Kaide’den bağımsız ilan etmesi bu örgütle var olan bağlarının kopmasına neden oldu.

 

 
Ocak 2014’te Anbar’daki çatışmalarda örgüt Felluce’yi ve Ramâdî’nin bir kısmını kontrolü altında aldı. 3 Ocak 2014’te IŞİD Felluce’de bağımsız bir İslâm devleti ilan etti.Tüm dünyayı şaşkına çeviren ise 10 Haziran 2014’te IŞİD, Irak’ın ikinci büyük kenti Musul’da ve Musul’un başkenti olduğu Ninova vilayetinde kontrolü tamamen ele geçirmesi olduIrak merkez bankasının Musul şubesinde bulunan 2.000.000.000 dolarına el koyarak dünyanın en zengin örgütü haline geldi.

 

 

 

Suriye İnsan Hakları Gözleme örgütünün raporuna göre Ağustos 2014’te grubun Suriye’deki savaşçı sayısının 50.000, Irak’ta ise 30.000 olduğu bildirildi. CIA ise Eylül 2014’te örgütün Suriye ve Irak’ta toplam 20.000 ile 31.500 arasında savaşçıya sahip olduğunu açıkladı.

 

 
Türk istihbarat birimlerinin son değerlendirme raporlarına göre, şu an IŞİD’in içinde en az 1.000-1.500 Türk olduğu tahmin ediliyor.
Irak ordusu Musul ve diğer kontrol ettiği bölgelerden kaçarken geride bıraktığı tüm silahlara ve motorize güce sahip olan IŞİD,Hava gücü hariç tüm savaş malzemesini saldırılarında kullanıyor.

 

 
Örgüt kanlı saldırı,kurşuna dizme,kafa kesme görüntülerini her tür iletişim aracını kullanarak dünyaya izletmesi eylemlerinden fazla korku salmasına neden oldu.Oluşan bu korku etkisiyle saldırıya geçtiği bölge insanlarının ve silahlı güçlerin bulundukları yerleri terk ederek kaçmasına neden oldu.Bu korkulu kaçışlar IŞİD’in işini çok kolaylaştırdı.Çoğu bölgede tek kurşun atmadan Irak ve Suriye içlerinde hızla ilerleyerek hakimiyet alanını genişletti.

 

 
Biz, din ve mezhep savaşlarının orta çağın karanlık dönemlerinde kaldığı sanarken, IŞİD’in günümüzde bu nedenlerle insan katletmesi,insanlarınyerinden yurdundan edilmesi kabul edilir bir davranış değildir.İnsanlığın önünde duran en büyük sorun IŞİD ve benzeri örgütlenmeleri yok etmektir.

 

 

Yunus BÜLBÜL Twitter

 

 

 

 


Yazarın Son Yazıları:
Partilerde ideoloji çöktü
Milli Eğitim Bakanı’nın sivil toplum kuruluşları olarak gösterdiği tarikat ve cemaatler
Salim Çoruk Mamak Belediye Başkan aday adayı oldu