Çok Muhterem Hocaefendi Hazretleri,

 

Hilmi SARAL H&H YORUM

Zat-i âlinizi en derin kalbi duygularımla ve de muhabbetle selamlar mübarek sakallarınızdan öperim diyecektim ki hiç sakallı resminizi görmedim. O nedenle mübarek ellerinizden hürmetle öperim. Evvela üzerime vacip olan Allah selamını arz eder çoluk-çocuğunuza Cenab-ı Rabbimin sağlık ve sıhhat vermesi için dualarımı iletmek isterim ama hiç evlenmediğiniz biliniyor. Bu nedenle sadece şahsınız için duacı olabiliyorum.
 
Çok Muhterem Efendimiz,
 
Uzun zamandır memleketten uzakta oluşunuz hem sizi hem de sizi seven müritlerinizi derinden müteessir etmekte, memlekete bir an önce avdet etmeniz dört gözle beklenmektedirler. Hatta hasretinize dayanamayan ileri demokrasimizin demokrat diktatörü “Artık gelsin” diye sizi davet etti de çok sevindik. Ama siz, yüksek memleket sevginizden dolayı “Bir kısım huzursuzlukların olmaması” için bu daveti geri çevirmiştiniz. Biz bu huzursuzlukların ne olduğunu pek anlamadık ama siz öyle dediğinize göre, elbette bir bildiğiniz vardır. Siz ki istihbarat raporlarını Başbakanlardan önce biliyorsunuz, bunu mu bilemeyeceksiniz.
 
Çok Muhterem Hocaefendi Hazretleri,
 
Geçen hafta gazetelerde okuduğum bir haber size bu mektubu yazma ihtiyacı duymama neden oldu. Gazeteler ABD’yi yıkıp geçen Sindy Kasırgası’na karşı yaptığınız dua ve bu dua neticesinde Amerikalı dostlarımızın atlattığı büyük tehlikeyi anlatıp duruyorlardı. Uzmanlar sizin yaşadığınız Pennsylvania eyaletinde de büyük yıkım bekliyorlardı ama bereket versin ki sizin zamanında dualarınızla yaptığınız müdahale bunu önlemiş oldu. Belli ki uzmanlar sizin kerametinizi hesaba katmamışlardı.
 
Dualarınızla büyük bir felaketi ucuz atlatan ABD’li dostlarımız size yaptıkları yatırımların boşa gitmediğini öğrenmiş oldular. Siz de  “Türkiye sevdalısı”  biri olarak size kucak açan velinimetinize karşı vefa borcunuzu bir nebze olsun ödemiş oldunuz.
 
Dualarıyla Fırtınaları Dize Getiren Keramet Sahibi Hocaefendi Hazretleri,
 
Dinlerarası Diyalog Projesi ve İbrahimi Dinler Tezi ile artık “Armageddon”(Dini kitaplara göre; dünyanın sonunun geldiğinde yapılacağına inanılan kıyamet savaşı) düşüncesinin pabucunu dama atmış oldunuz. Hıristiyanları Müslümanlara değil ama Müslümanları Hıristiyanlara yakınlaştırma konusunda epey başarı sağladınız. Artık dünyada Hıristiyanlarla Müslümanlar savaşmıyor. Müslümanlarla Müslümanları savaştırıyorlar. Hıristiyan ve Yahudiler de Müslümanlardan kendileriyle işbirliği edenleri destekliyor. Onları kendi çıkarları için birbirine kırdırtıyor.
 
Muhterem Efendimiz,
 
Sindy Kasırgası vesilesiyle anlaşılmış oldu ki Aksiyon Dergisi’nin 8-14 Aralık 2003 tarihli 470. sayısında kapak konusu olarak işlenen “İnsanlık Onu Bekliyor, Hz.İSA” adlı makalede anlatılan “ Mesih” siz olmalısınız. Değil mi ki Yahudiler, Hıristiyanlar ve Müslümanların bazıları sizin adınıza “Enstitüler” kurmakta, kasırgaları durduran kerametiniz nedeniyle dünyanın çeşitli yerlerinde; Sudan’da, Afganistan’da, Irak’ta, Suriye’de, Myammar’da açlık ve savaş yüzünden telef olan insanlar için de dua etmenizi beklemektedirler. Gerçi Bay ve Bayan Amerikan askerleri için dua ettiğiniz biliniyor ya belki zavallı Müslümanlar için de dudaklarınızı kıpırdatırsınız.
 
“Kendim için bir şey istiyorsam namerdim” diyen bir anlayıştan geldiğinizden kendiniz için dua etmeyi Kurban Bayramı’nda harçlık verdiğiniz çocuklardan istemiştiniz. Sizin büyüklüğünüze de bu yakışırdı.
 
Haydi Hocam,
 
İnsanlık sizi bekliyor. Edin duanızı, kurtarın bizi.
 
Bu vesile ile son baki selam eder, en kalbi hürmetlerimi sunarım. Lütfen kabul buyurun efendim.
 
Bendeniz naçizane sadık müridiniz.
 
[email protected]