İmamoğlu Bağcılar’ı çözerse…

İmamoğlu Bağcılar’ı çözerse…
13 Ocak 2019 17:30

Bağcılar 750.000 nüfusu ile İstanbul’un 3. en kalabalık ilçesi. (En kalabalık ilçe 850.000 nüfus ile Esenyurt, 770.000 ile Küçükçekmece)

 

 

 

 

Safile USUL H&H YORUM
Bağcılar’ı örnek olarak seçmemin nedeni ise, Bağcılar sanki AKP’den başkasının olamazmış gibi bir havanın yaratılıyor olması İstanbul’da senelerdir.
2014 yerel seçimlerinde AKP burdan yüzde 57 küsür, CHP ise, yüzde 19 küsür oy almış.
2009 seçimlerinde ise, AKP Bağcılar’dan yüzde 49 oy almışmış.
Fakat yüzde 13’lük Saadet Partisi’ni AKP yutunca, AKP 2014’de pic yapmış.
CHP ise, 2014’de yaklaşık aynı oy oranındaymış, yani yüzde 18 küsür.
Fakat görüldüğü gibi Bağcılar, AKP’nin sarsılmaz kalesi olarak görülen Bağcılar’da bile iki yerel seçim arasında yüzde 13’lük oy farkı var siyasi iktidar açısından.
Yani, çok büyük oy kaymaları imkansız değil Türkiye’de, hatta oldukça mümkün.
Şimdi tabii, Ekrem İmamoğlu bu yerekl seçimde Bağcılar’dan yüzde 50 oy alır demiyorum.
Fakat Bağcılar’daki zinciri kırabilirse çok şey olur.
Ekrem İmamoğlu zaten basında izlediklerimizden de görülüyor, Bağcılar konusunda çok motive ve orayı hemen ziyaret de etti.
Bu yaptığı daha ilk ziyaretin fotoğraflarına baktığımda şunu hissettim ki, Ekrem İmamoğlu şimdiden Bağcılar’da bir hareket yarattı.
Bizim halkımız çok devinim içinde olan bir halk yanı zamanda ve seçmen kimsenin malı değil.
“Bu iş yapar, bize fayda sağlar, bize saygılı olur” filan diye düşündüklerinde o blok oylarda çok büyük çözülmeler olur.

 

Bu arada, bir başka husus olarak…
Ekrem İmaoğlu ile ilgili olarak bazı konuları artık büyütmemek ve dillendirmemek lazım.
Erdoğan’la görüşmüş vs.
Ben de yazmıştım bu konuda ama artık bu konular tali şeyler şu anda.
Şimdi önemli olan Ekrem İmamoğlu2nun rahat çalışabilmesi, gereksiz yorulmaması ve kendini savunmaya yönelik enerji harcamak zorunda bırakılmaması.
Zira İstanbul çok büyük, acaip bir mega şehir ve Ekrem İmamoğlu fiziken çok yorulacak.
Bizim de onun kampanyasına uhulet ve suhuletle kalarak destek olmamız çok faydalı olur.
Neticede Ekrem İmamoğlu İstanbul’u alırsa, “ohhhhh” deriz bir hep beraber.
Takla atarız, parende atarız.
NE LÜZUMSUZ İŞLER
Yılmaz Özdil’i gerçekten çok seviyorum.
Birçok yazısında preslediği bilgiler bir kitap değerinde.
İyi ki var, gerçekten iyi ki bunları yazıyor.
Fakat Erdoğan’a, “Bir bira içsen” filan demesi Erdoğan’a malzeme veriyor ve başka da bir işe yaramıyor.
Hem bize ne Allah aşkına, ne içerse içsin, ne içmezse içmesin.
Erdoğan ile bağlantılı olarak bira içmek veya Mozart dinlemek gibi konuları gündeme getirmek inanın hiçbir fayda sağlamıyor, tam tersine zarar veriyor.
İster dinlesin, ister dinlemesin, paşa keyfi bilir.
Üstelik mesela, Ertuğrul Özkök 15 senedir Erdoğan’ı yumuşatmaya çalışıyor, “Bir kadeh kaldırsan” demişti bir aralar, ona devamlı yumuşak mesajlar da vermişti, bunların hiçbirisi birşey sağlamadı, sağlayamaz.
Tek fayda sağlayıcı bu tür konulara hiç girmeden siyasi bir çizgiden yürümek.
Tabii, şunu biliyorum bir yazar istediğini yazar, bir sanatçı istediği fikri beyan eder, burda siyasi parti filan yok.
Sanatçı ve yazarlara siyasi temelli uyarı da yapılamaz. Onlar istediğini yazar ve söyler.
Benimkisi, “Ne gerek var, üstelik daha da köpürtüyor” babından kişisel bir çıkış.

 

 

Safile USUL Twitter

 

 

 

 


Yazarın Son Yazıları:
Rüzgar yeniden kırmızı ve toprak esiyor
Köfteden de gitti birkaç puan
İstanbul’a alındı gözüyle bakabiliriz