İlk 18 saniyede vuruluyor
30 Kasım 2015 17:30

Tahir Elçi’nin nasıl vurulmuş olabileceğine dair şu ana kadar rastladığım en iyi kamera çekimleri Google yoluyla TVnet’deydi.

Safile USUL H&H YORUM

Bu görüntülerden yola çıkarak Tahir Elçi’nin nasıl vurulmuş olabileceğine dair tahminim şöyle.

Tahir Elçi basın açıklamasını dar bir sokakta yapıyor.

Sokağın eni 5-6 metre kadar.

Tahir Elçi sokağın bir tarafında ve sütunlar olan bir noktasında duruyor.

Elçi’nin karşı tarafında yaklaşık 10 kişilik bir gazeteci grup var. (konuşmalarından ve şivelerinden yerel gazeteci oldukları anlaşılıyor)

Gazetecilerin durduğu noktanın hemen yanında ise Tahir Elçi’nin basın toplantısını korumakla görevli polisler ve polislere ait olduğunu sandığım beyaz, hafif ticari araç tipi, mesela bir Doblo gibi bir araç var.

İzlediğim görüntüde silahlı atış başlamış halde, yani bir kamera silahlı çatışma başladıktan hemen sonra çekime başlamış vaziyette.

Görüntülerde ilk önce sokağın bir tarafına doğru atış yapan iki sivil giyimli polis görünüyor.

Polislerden birisinin hırka gibi bir giysisi ve hırka kolunda yuvarlak deri parçası var.

Diğeri gri-lacivert montlu.

İki polis ateş ederken Tahir Elçi onları arkadan izliyor.

Yani polislerin sırtı Tahir Elçi’ye dönük ve öteki tarafa doğru ateş ediyorlar.

Tahir Elçi bu esnada kaldırımda durmuyor.

Kaldırımından sokağın içine inmiş.

Kaldırım yaklaşık 1.5 metrelik bir kaldırım ve Tahir Elçi ordan inip, olayı daha iyi görebilmek için sokağın içine inmiş.

Ve, sokak çok dar olduğu için silah atışlarının hemen hedefi olacak durumda.

O, ama, belli ki, çatışma sokağın öteki tarafında olduğu için silah atışlarından uzak olduğunu düşünüyor ve kendisini sakınmıyor.

Vücut duruşunda ve bakışlarında tedirginlik ve her an bulunduğu noktadan kaçmaya hazır bir duruşu var ama o andaki silah atışları sokağın onun durduğu tarafında değil, öteki tarafında olduğu için kendisine kurşun geleceğini düşünmüyor.

Fakat bir anda polislerden birisi (kahverengi hırkalısı) silahını sokağın öteki tarafından Tahir Elçi’nin olduğu tarafa doğru çevirerek ateş etmeye başlıyor.

Hedefi Tahir Elçi değil, bu çok belli.

Polis ateş ederken arka tarafından, yani Tahir Elçi’nin de bulunduğu tarafından gelen silah atışları üzerine aniden geri dönerek kendilerine sıkılan kurşunlara karşılık olarak kurşun atmaya başlıyor.

Görüntünün 18. saniyesinde polis ateşi kesiyor.

Ve, 5 saniyelik filan bir sessizlik oluyor, bu esnada her iki polis de sokağın o tarafına bakarak, birii veya birilerini (PKK teröristlerine mensup birileri) nerede olduğunu anlamaya çalışıyor.

Ve, kamera ondan hemen sonra yerde yatan Tahir Elçi’yi gösteriyor.

Yani, 18. saniyede silah atışı durduğuna göre, Tahir Elçi bu ilk 18 saniyenin içinde vuruluyor.

Hatta Tahir Elçi’nin 14. ila 17. saniyeler içinde vurulduğunu tahmin etmek çok mümkün görüntülerden.

Şimdi bir de…

Tahir Elçi o dar sokakta kaldırımdan iniyor ve sokak zaten çok küçük olduğu için polis kendilerine arkadan ateş eden PKK’lılara aniden geri dönüp ateş etmeye başlayınca tam olarak karşılıklı kurşun atışı arasında kalıyor.

Ve, Tahir Elçi’nin durduğu sokak boylamı ile polis’in PKK’lılara ve PKK’nın polise ateş ettiği boylam arasında en fazla 50 santimetrelik bir fark var.

Ve, belli ki, Tahir Elçi kendi bulunduğu tarafa doğru bir silah atışı beklemediği için PKK’lıların aniden polise arkadan ateş etmesiyle polisin aniden geri dönmesi çok ani olduğu için kendini geri çekecek vakit bulamıyor.

Benim görüntülerden edindiğim kanaat Tahir Elçi’nin polisin arkadan ani ateşe başlayan PKK’lılara karşı mukabelede bulunmak için aniden geri dönüp PKK’lılara ateş etmeye başlamasıyla hemen ilk bir-iki saniyede vurulduğu yönünde.

Ve, daha ziyade de aniden geri dönerek sokağın öteki tarafına doğru ateş eden polisin silahından çıkan kurşunun kendisine isabet etmesiyle vurulduğu yönünde.

Çünkü geri dönerek ateş eden polis Tahir Elçi’ye çok yakın, belki aralarında 2-3-4 metrelik bir mesafe var.

Polislerin PKK’lıların olduğu tarafa bakışlarından PKK’lı teröristlerin ise, çok daha uzak olduğu mesela, 10 metre filan gibi bir uzaklıkta olduğunu gösteriyor.

Ve, kuvvetle muhtemel silah atışları sokağın öteski tarafında doğru döndüğünde, Tahir Elçi de kafasını arkaya döndürüyor bakmak için ve ateş eden polis Tahir Elçi’nin arkasında kalıyor ve polisin silahından çıkan kurşun kaza ile Tahir Elçi’nin ensesine isabet ediyor.

Polisin kasten veya bir suikast olarak Tahir Elçi’ye ateş etmediğini düşünüyorum.

Çünkü belli ki, ateş eden polisler o anda oldukça kontrolsüz ve can havliyle ve kendilerini korumak için hareket ediyorlar.

Polisin aniden geri dönüş tarzına da baktım, sokağın arka tarafından gelen kurşunlara mukabele etmek üzere döndüğü de çok belli.

Benim olayın bütününden çıkardığım sonuç ise, şu…

Taksiyle gelen iki PKK’lı terörist, “bu şehir bizden sorulur” havasıyla Tahir Elçi’nin basın açıklaması yaptığı sokağa gitmek ve basın açıklamasını izlemek için geliyorlar.

Polis de onları bir önceki günkü olaydan dolayı izlediği için orda o anda çatışma çıkıyor ve bu çatışma anında Tahir Elçi bir kaza kurşununa kurban gidiyor.

Benim kanaatim bu yönde.

Ama anlamaya çalışmaya devam etmek lazım tabii.

Safile USUL Twitter