‘İktidar Aydın’ı JES’lerle topyekun bir yok oluşa mahkum ediyor’

‘İktidar Aydın’ı JES’lerle topyekun bir yok oluşa mahkum ediyor’
28 Aralık 2020 09:24

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın internet sitesinde 14 Aralık 2020 tarihinde yapılan duyuruda, Aydın İli Germencik İlçesi Bozköy-Hıdırbeyli-Çamköy-Kızılcagedik Mahalleleri’nde yapılması planlanan J-552 ruhsat numaralı jeotermal enerji santrali (JES) için kaynak arama sondajı projesinin Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) sürecinin başladığı belirtilmiştir.

 

 

Proje kapsamındaki 4 sondaj sahasında 8 farklı kuyu açılarak jeotermal kaynak aranması planlanmaktadır. Sondaj sahalarının tamamı, 1/100 bin ölçekli Aydın-Muğla-Denizli Planlama Bölgesi, Çevre Düzeni Planı’nda nitelikli tarım arazisi olarak işaretlenmiş alanlardır.

Aydın İli genelinde bulunan 29 aktif JES tesisinin 17 tanesi halihazırda Germencik’te faaliyet göstermektedir. J-552 numaralı ruhsat kapsamında gerçekleştirilecek olan arama sondajı faaliyetleri neticesinde jeotermal kaynak tespit edilmesi durumunda, Germencik’te 18. JES projesi hayata geçirilecektir. Bu da Germencik’te tarım ve hayvancılık faaliyetlerinin büyük risk altına girmesi, Germencik halkının ve tüm Aydın halkının sağlığının çok daha büyük tehditlere maruz kalması ve bölgenin deprem gibi jeolojik risklere karşı çok daha hassas hale gelmesi demektir.

Ayrıca yine Bakanlığın internet sitesinde 23 Aralık 2020 tarihinde yapılan açıklamayla, Aydın İli Efeler İlçesi Yılmazköy Mahallesi’nde yapılması planlanan J-700 ruhsat numaralı JES için kaynak arama sondajı projesinin ÇED sürecinin başladığı duyurulmuştur.

 

 

J-700 ruhsatı kapsamında İki farklı alanda gerçekleştirilecek olan kaynak arama sondajları, yerleşim yerlerine son derece yakın konumdadır. Bu sahalardan birisine 225 metre mesafede, diğerine 50 metre mesafede kırsal yerleşimler bulunmaktadır. Ayrıca kuyulardan biri Orta Mahalle’ye 1 km, diğeri ise Yılmazköy Mahallesi’ne 340 metre mesafededir. Çalışmanın yapılacağı alanda tarım arazilerine ve ormanlık alana ek olarak bölgedeki tarım arazilerini besleyen dere yatakları da bulunmaktadır.

Bilindiği gibi, J-700 ruhsat numaralı kaynak arama ruhsatının sahibi olan işletmenin Yılmazköy’de bulunan başka bir tesisinde 1 Mayıs 2020 tarihinde sıcak su borularında patlama meydana gelmişti. Kaynak suyu ve su buharı uzun süre bölgedeki tarım arazileri ve yerleşim yerleri üzerinde tehdit yaratmıştı.

 

“İktidar, Aydın’ın geçmişine ihanet, bugününe huşunet, geleceğine melanet anlayışını bir an önce terk etmelidir.”

 

 

Germencik’teki JES’lerin sayısının son derece fazla olmasına rağmen yeni ruhsatlar için ÇED sürecinin başlatılması, Yılmazköy’de ve başka bölgelerdeki tesislerde faciaların eşiğinden dönülmesine rağmen hala yerleşim yerlerine bu kadar yakın konumlarda jeotermal ruhsatı veriliyor olmasını, Aydın iline ve insanlarına yönelik iyi niyetli bir tutum olarak adlandırmak mümkün değildir.

JES’lerin tarım arazilerine, tarım ve hayvancılık faaliyetlerine, insan sağlığına, çevreye ve doğaya yönelik riskleri, ayrıca deprem başta olmak üzere çeşitli jeolojik riskleri bunca zamandır ve çok farklı kişi ve kurumlarca dile getirilmekteyken, iktidarın Aydın’ı adeta topyekun bir yok olma kaderine mahkum etmekte ısrarcı olması anlaşılabilir değildir.

Aydın halkı JES karşıtı tutumunu defaatle dile getirmiş, münbit tarım arazilerine sahip çıkmak için varını yoğunu ortaya koymuş, koronavirüs bahane edilerek gözlerini korkutmak için kesilen para cezalarına rağmen bir adım geri atmamıştır. Aydın halkının talebi, Aydınlıların iradesi nettir.

İktidar, Aydınlıların çağrısına kulak vermeli, Aydın’ın geçmişine ihanet, bugününe huşunet, geleceğine melanet anlayışını bir an önce terk etmelidir.