Hatay sen de mi bekliyorsun?
25 Haziran 2019 17:30

Hatay’da bir otobüs şoförünün İstanbul’da İmamoğlu kazandı diye yolcuları biltesiz taşımasının görüntüleri çok etkileyici.

Safile USUL H&H YORUM

Evinde misafirlerini karşılar gibi karşılıyor yolcuları ve onlara içten, gülen bir yüzle ve sıcacık yerel şivesiyle diyor ki, “Bugün ücret benden, hepiniz hoşgeldiniz, sağolun, buyrun”

Ardından bir yaşlıca hanım sevinçli bir sesle, “Hepimize hayırlı olsun” diyor.

Ona hitaben genç bir kız sesi mutlulukla çınlayark, “Hayırlı olsun teyzecim” diyor.

Hatay halkından insanlarımızın İstanbul seçiminin sonucunu böylesine kalbine koyması ve sevinmesi beni çok etkiledi.

Hatay, dedim, içimden, sen de mi, bekliyorsun insanca bir yaşam ve yönetimi…

Tüm ülke bekliyor bunu, tabii, bunu bilmemek mümkün değil.

Hatay’ı ama canlı canlı videosunda yaşadım en sıcak, en içten, en doğal haliyle.

Sevgili Hatay, ki, bu hükümetin sınırlarımızı delik deşik ettirmesinin bir numaraları mağdurlarından.

Ve, elbette, Şehr-i Sultan’da başlayan bu olay tüm vatana yayılacak.

Elbette Türkiye’nin her tarafından insanlarımız İstanbul’u takip edecek.

İstanbul’un bu yönden de çok büyük bir sorumluluğu var.

O kadar zor ve o kadar zor işlerimiz var ki, şu an daha seçim kazanıldı sadece.

Buna mukabil tabii ki, güç var, inanç var, çalışma azmi var.

Kararlılık var.

S-400’LER İÇİN YARDIM İSTİYORLAR

Hulusi Akar, tabii ki Erdoğan’ın isteği ile Kılıçdaroğlu ve Meral Akşener’i ziyaret etti.

Konu Rusya’da alınacak ve ABD ile kriz yaratan, dövizi de tırmandıraduran S-400 krizi.

Yaptık, başımız belada, muhalefet yardım et, destek ver ziyareti.

Kılıçdaroğlu ve Akşener ne dedi, bilmiyoruz, açıklama yapılmadı.

Çok merak ediyorum ama neler konuşuldu.

Hem şimdi muhalefet nasıl yardım etsin.

Olan olmuş, sorun büyümüş.

Devlet meselelerinde daha en baştan Meclis ve muhalif partilerle işbirliği yapılır ki, hem dışarıya karşı elin güçlü olsun, hem de kararı ortak akılla al, ve riskleri minimize et.

İşte zaten tek adam yönetimleri bu yüzden de zararlı ve risklidir.

Devlet kurumlarını, Meclis’i çiğne, iç dünyana göre hareket et, sonra gel, beraber temizleyelim de.

Muhalefet ne yapabilir ki şimdi…

Üstelik bir siyasi iktidar çok yıprandıktan sonra artık iş göremez. O nedenle de demokraside alternatifler vardır ki, birinin yapamadığını öteki yapsın.

Lale devri değil ki bu…

ONLAR DA BİLMİYOR NE YAPACAĞINI

AKP içi çok dağıldı haliyle.

Bizde olsa hemen kurultay denir.

Onlarda bu denemiyor, düdüklü tencere gibi sıkışıyorlar.

Düdüklüyü bir bıraksalar horoz tavana yapışacak. (ben küçükken düdüklüdeki horoz tavana yapışmıştı bizim evde, ordan geldi aklıma, ki, ben hayatta düdüklü kullanmam, zaten de düdüklü yemeğin ağır ağır pişerek lezzetlenme özelliğini yok eder)

Onu diyordum…

AKP içindekiler de bilmiyor neyin nasıl gelişeceğini, Erdoğan da, Soylu da.

Bülent Arınç da bol bol kurtarma teorisi üretebilmenin tadını çıkarıyordur.

Bugün Erdoğan’ın grup konuşmasından görülen, planın İstanbul’da İmamoğlu’nu çalıştırmamak olduğu (dedi ki, İstanbul’da bakanlıklarımız çalışmaya devam edecek, ee, biz niye seçim yaptık o zaman)

İmamoğlu’nun elini bağlayıp, başarısız kılmak şu anki planları.

Valiye hakaretten ceza kesip, görevden almanın olamayacağını iyice anladılar bu arada.

Neyse, hele vakitler erken detay konuşmak için.

De…

Çok zor bir yoldayız yine. 17 sene bitti, başka bir tırmanışa geçtik.

Fakat bu maraton yeniliklere, büyük gelişmelere gebe.

Safile USUL Twitter