Hastaların apar topar hastaneden çıkarıldığı iddiaları Meclis gündeminde!

Hastaların apar topar hastaneden çıkarıldığı iddiaları Meclis gündeminde!
26 Mayıs 2019 10:33

CHP Ankara Milletvekili Murat Emir tamamen kapanıp Bilkent Şehir Hastanesi’ne taşınacak olan Numune Hastanesi’nin bazı bölümlerinde tedavi gören hastaların apar topar hastaneden çıkarıldığı iddialarını Meclis gündemine taşıdı.

 

 

 

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın yanıtlaması istemiyle önerge veren Emir, “Tedavisi devam eden hastaların başına bir şey gelmesi durumunda sorumlusu kim olacaktır?” diye sordu.

 

 

Önergesinde, Numune Hastanesi’nin bazı bölümlerinin, 7 Şubat 2019 tarihinde, bitmeden açılışı yapılan Bilkent Şehir Hastanesi’ne taşındığını ve orada hizmet vermeye başladığını hatırlatan Emir, “Son olarak, Ankara’da bir asırdan fazla bir süredir hizmet veren Numune Hastanesi’nin; 25-26 Mayıs 2019 tarihlerinde tamamen kapanacağı, kalan bölümlerin tamamının Bilkent Şehir Hastanesi’ne taşınacağı ve 26 Mayıs’tan itibaren hasta kabulünün ve hizmet sunumunun sona ereceği bilgisi Ankara Valiliği’nce açıklanmıştır.” dedi.

 

 

Numune Hastanesi’ndeki hangi bölümlerin, şehir hastanesine taşınacağını soran Emir, “ Bazı hastaların aynı bölüm Bilkent Şehir Hastanesi’nde olmadığı için Numune Hastanesi’nden tedavileri sürerken apar topar çıkarıldığı iddia edilmektedir. Bu iddia doğru mudur; hangi bölümlerdeki hastalar, hastaneden çıkarılmıştır? Bu bölümlerde toplam kaç hasta tedavi görmektedir?” diye sordu.

 

 

Numune Hastanesi’nde yatarak tedavi gören hastaların Ankara’daki diğer hastanelere sevki için herhangi bir girişimde bulunulup bulunulmadığını soran CHP’li Emir “Son bir hafta içinde, kaç hastanın başka hastanelere sevki gerçekleştirilmiştir?” dedi.

 

Önergesinde, Numune Hastanesi’nde yatarak tedavi gören hastalara “Hastaneden kendi isteğimle çıkıyorum” şeklinde bir belge imzalatıldığı iddialarına da değinen Murat Emir, “Tedavileri devam eden hastaların, hastaneden çıkarıldıktan sonraki süreçte başlarına gelebilecek herhangi bir sağlık sorunundan veya hayatlarını kaybetmelerinden kim sorumlu olacaktır?” sorusunu yöneltti.