Halkın savaşa destek vermesi nasıl sağlanır? İngiltere’den bir örnek

Halkın savaşa destek vermesi nasıl sağlanır? İngiltere’den bir örnek
11 Ocak 2015 11:18

Yöneticiler düşmanı katliamcı, fanatik ve özgürlük düşmanı göstererek; halkı korkutarak savaşa destek verdirtirler.

 

Mustafa MERSİNOĞLU H&H YORUM

 

Bu yüzyıllardan bu yana kullanılan bir yöntemdir. Kasım 1980 yılında Ronald Reagan ABD Başkanı seçilir. Mayıs 1981’de ABD Libyalı diplomatları sınırdışı eder.

 

Ağustos 1981’de ABD iki Libya savaş uçağını düşürür. 17 Nisan 1984’te İngiltere, Londra’da Libya Halk Bürosu önündeki meydanda Kaddafi karşıtı bir gösteri düzenlenmişti, buna karşı da Kaddafi taraftarları da gösteri için aynı meydana geldiler.

 

30 İngiliz polisi iki grup arasını bariyerle ayırmıştı ve gösteri barışçıl bir şekilde slogan atarak devam ederken, ansızın Libya karşıtı göstericilerin üstüne ateş açıldı 11 gösterici yaralandı, kadın polis Yvonne Fletcher karnından vurulup öldü.

 

Bunun üzerine elçilik İngiliz polisi tarafından çevrildi ve 11 gün süren pazarlıklardan sonra Libya’lı diplomatlar İngiltere’den ayrıldı. Kasım 1984, Ronald Reagan tekrar büyük bir çoğunluk ile başkan seçildi.

 

Ocak 1986’da ABD Başkanı Libya’nın banka hesaplarına elkoydu. 5 Nisan 1986’da Batı Berlin’de La Bella diskoteği bombalandı. Nermin Hannay adlı bir Türk kadınla bir ADB’li çavuş ölür, bir çok ABD askeri ve diğer müşteriler yaralanır.

 

Reagan bu bombalamadan hemen Libya’yı sorumlu tutar ve 15 Nisan’da ABD uçakları Kaddafi’yi öldürmek için Libya’yı bombalar. 15 kişi ölür bunlardan birinin Kaddafi’nin evlat edindiği küçük bir kız olduğu söylenir.

 

Bu bombalama için İngiltere’deki üstler kullanılır ve Thacher hükümeti öldürülen kadın polisi de kullanarak ABD’ye hemen izin verir. İngiltere’de bu yıllarda ABD üstlerine karşı ciddi gösteriler vardır.

 

Halk ABD’nin üstleri kullanmamasını ve kapanmasını istiyordu. Thacher bu göstericilere ‘eksentrik’ der umursamamaya çalışır ama oldukça etkilidirler.

 

Ayrıca bu tarihlerde İngiliz halkı Libya’ya karşı düşmanlık duymamaktadırlar. Bu kadın polisin Libya elçiliğinden vurulduğu haberini o zaman duyduğumda Libya’lıların durup dururken elçilikten ateş açması bana tuhaf ve anlamsız gelmişti.

 

Zamanla ortaya çıktı ki aslında kadın polis, Elçiliğin yanındaki binadan İngiliz halkını Libya’ya düşman yapmak için vurulmuş. Bunun üzerine telelevizyon programları yapıldı ve İngiliz parlementosunda da ölen kadın polisin annesinden izin almış bir milletvekili tarafından sorgulandı.

 

Balistik ve bilir kişi raporları çelişkili vs ülkemizde bildiğimiz şeyler. Ancak yıllarca Libya suçlanmaya devam edildi ve hala da ediliyor. Buna Lockerbie uçağı bombalanması da eklendi.

 

İngiliz kadın polis öldürüldüğü ile, ailesi gözlü yaşlı kaldı. Olayın üstü örtüldü ve Kaddafi de öldürtüldü. Fransa’da yaşananlar bunları aklıma getirdi.

 

Çünkü Fransız Cumhurbaşkanı daha yeni Suriye’ye saldırmadığına pişman olduğunu söyledi. İngiliz Başbakanı Cameron’da hesapta olmayan bir parlemento oyu ile Suriye’ye saldırıdan kıl payı alı koyulmuştu çünkü halk savaş istemiyordu.

 

Avrupa’nın kendi yetiştirip, kışkırtıp Suriye’ye Libya’ya saldıkları iğrenç, katliamcılar savaş propaganda malzemesi olarak Avrupa’ya geri döndüler.

 

Şimdi Cumhurbaşkanları, Başbakanlar hepsi birleşti ve omuz omuza özgür Avrupa’yı savunuyorlar ve ne acıdır ki halkı savaşa kışkırtıyorlar ve hazırlıyorlar.

 

10 Ocak 2015 Brighton, İngiltere Mustafa Mersinoğlu

 

 

 


Yazarın Son Yazıları:
İngiltere’deki yeni korona variyantının yayılmasına neoliberalizm dogmasının etkisi oldu mu?
Başımız sağ olsun! Halkın Habercisi’nin vicdanlı, vatansever yazarını kaybettik
Yabancı basında Karadeniz gazı