TBMM Adalet Komisyonu üyesi CHP Aydın Milletvekili Süleyman Bülbül, hakimlik-savcılık sınavının ardından adayların girdiği sözlü sınavla ilgili ortaya atılan iddiaları Adalet Bakanı’na sordu.

 

 

Bülbül, “Türkiye’de adaleti sağlamakta görev alacak bu kişilerin atamalarındaki şaibeler, adalet kavramını derinden zedelemektedir” dedi.

 

 

CHP’li Bülbül verdiği soru önergesinde şunları kayetti:

 

 

Hakimlik ve savcılık yazılı sınavından 70 puan alarak mülakata giren bir adayın hakim olarak atandığı, 83 puan alan diğer adayın ise mülakatta elendiği, atanan adayın AKP İl Başkan Yardımcısının oğlu olduğu için mülakattan geçtiği iddia edilmiştir.

 
Yine, hukuk fakültesini okul birinciliği ile bitirip hakim ve savcılık sınavına giren, yaklaşık 10 bin aday içinden 205’inci olan Mahpare Tanın, mülakat sistemi ile elenmiştir.

 
Yukarıda verilen örnekler yakın zamanda yapılan Hakimlik – Savcılık sınavının ardından uygulanan mülakat sürecine aittir. Adaylara neden elendikleri ise açıklanmamıştır.

 
Geçmiş yıllardan yapılan mülakatlarda da kişilerin etnik ve dini kimlikleri ile siyasi tercihlerinin sorulduğu ve elemelerin de buna göre yapıldığına dair pek çok örnek bulunmaktadır. Bunun yanı sıra mülakatların ardından ataması yapılan adaylistelerinin açıklanmaması, mülakatlarda haksızlık yapıldığı iddiasıyla idari yargıya açılan davalarıngerekçesiz reddedilmesi mülakatlarda ‘torpil’ yapıldığının adeta ispatı niteliğindedir. Geçmiş yıllarda yaşanan bu haksız ve hukuksuz durumlar ise son yapılan mülakattın ardından ortaya çıkan iddiaların doğru olduğu algısını güçlendirmektedir.

 
Türkiye’de adaleti sağlamakta görev alacak bu kişilerin atamalarındaki şaibeler, adalet kavramını derinden zedelemektedir.

 
Bu bağlamda;

 
1- Son 3 yılda Hakimlik – Savcılık sınavında 80-100 arasında puan alan kaç kişi mülakatta elenmiştir?
2- Mülakatla elenen adayların elenme nedenleri adaylara açıklanmakta mıdır? Açıklanmıyorsa bunun nedeni nedir?
3- Yazılı sınav sonuçları ile mülakat sonuçları neden kamuya açık, liste usulü yayınlanmamaktadır?
4- Adayların “siyasikimlikleri” mülakatta “başarılı” olmalarında bir kriter midir?
5- Son yapılan mülakatı geçen kişilerin kaçının birinci derece yakını AKP üyesi ya da yöneticisidir?
6- 70 puan alarak ataması yapılan kişinin birinci derece yakının AKP üyesi olması mülakat sistemindeki şaibe iddialarını güçlendirmez mi?
7- Söz konusu mülakatlar bilimsellik çerçevesinde yapılıp, nesnel bir biçimde denetlenmekte midir?
8- Mülakatlarla ilgilişaibe iddialarının ortadan kalkması için mülakat sırasında sesli ve görüntülü kayıt alınmasına yönelik bir uygulama Bakanlığın gündeminde midir? Değil ise Bakanlık bu şaibe iddiaları ile ilgili ne yapmayı düşünmektedir?
9- Son yapılan mülakatın ardından ortaya atılan iddialarla ilgili herhangi bir soruşturma başlatılmış mıdır?