CHP’nin yerel seçimlerde adaylarını belirleme sürecinde, kamuoyu yoklamaları için 20 milyon lira harcadığı ileri sürüldü.

 

 

Zihni Erdem / Aydınlık

 

 

CHP’nin aday belirleme sürecinde Genel Başkan Başdanışmanı Erdoğan Toprak, Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun koordinatörlüğünde yaptırılan anketler parti içinde tartışılmaya başlandı. Parti içi muhalifler, 20 milyon TL tutan anketlerin hangi firmalara yaptırıldığını ve bu anketler için kaç lira harcandığının kamuoyuna açıklanmasını istiyor.

 

 

Aydınlık’a konuyla ilgili konuşan bir partili şöyle dedi:

 

 

“CHP tüzüğünde adayların anketle belirleneceğine ilişkin bir hüküm yok. CHP tüzüğünde göre adaylar üç şekilde belirlenir. Bunlardan birincisi, hakim denetiminde bütün üyelerin katılımı ile yapılan ön seçimdir. İkincisi partinin gözetiminde yapılan eğilim yoklamasıdır. Bir diğeri ise merkez yoklamasıdır. Kılıçdaroğlu yönetimi döneminde, tüzükte yer almamasına karşın merkez yoklaması kapsamında adaylar hakkında anket yaptırma yöntemi devreye sokuldu. Hemen her seçimde bunun için anket firmalarına milyonlarca para ödeniyor. Milyonlarca para ödenmesini karşın adaylar anketler sonucuna göre belirleniyor mu? Hayır. Listelere bakıyorsunuz parti yöneticilerinin eşi, dostu, akrabası, muhasebecisi, avukatı çok önemli yerden aday yapılmış. Örneğin Beşiktaş adayı anket ile mi belirlendi? Gazeteci- yazar Hıncal Uluç, CHP’nin Beşiktaş adayı Rıza Akpolat’ın Erdoğan Toprak’ın muhasebecisi olduğu yazmış. Acaba bu arkadaş anketlerden mi çıkmış?

 

“Aday belirlemelerinde dikkate alınmadığı anlaşılan bu araştırmalar için anket firmalarına bu kadar para acaba niçin ödendi? Bu firmalar kimlerdir ve hangi parti yöneticileri tarafından belirlenmişlerdir? Bütün bu soruların yanıtlanması gerekiyor.”

 

 

2014 yerel seçimlerinde aday belirlemelerinde aynı hatanın yapıldığına dikkat çeken CHP’li “Genel Başkanı Kılıçdaroğlu 2014 seçimleri öncesinde MYK üyelerinden bir komisyon oluşturmuş ve adayları belirlemekle görevlendirmişti. Bu arkadaşlar illerde adaylar için anketler yaptırmıştı. Komisyonda yer alan bazı yöneticilere daha sonra ağır suçlamalar yöneltilmiş, seçimden sonra komisyonda yer alan isimlerin neredeyse tamamı MYK dışında bırakılmıştı. Anket rezaletlerinden hiç ders çıkarılmadığı anlaşılıyor” dedi.