Ey büyük ATATÜRK! Cesaretimizi ve ilhamımızı senden alıyoruz
10 Kasım 2014 09:16

Bugün 10 Kasım, ebedi önderimiz Büyük Atatürk.

İbrahim ÖZDOĞAN H&H YORUM

Bu nedenle senin ölüm yıldönümün olduğunu söylüyorlar.

Ne kadar da hatalı bir algılama bu kavram.

Halbuki, sen hiçbir zaman ne öldün ne de aramızdan ayrıldın.

Sen hep Türk Milleti ile birlikte oldun ve kalbimizde, beynimizde bulundun; sonsuzluğa kadar da böyle olacaktır.

Türküm diyen, vatanını seven, milletini yüceltmek isteyen her birey senden, senin devrimlerinden, bize uygulamak için bıraktığın deha beyninin ürettiği rehber direktiflerinden cesaret ve ilham alıyor.

Bu nedenle, Türk Milleti olarak hiçbir korku ve endişemiz yoktur.

Hainler tarafından kurulan tuzaklar sonucu düçar olduğumuz ağır sıkıntılarda, zorluklarda, mücadelelerde yol haritası olarak senin direktiflerinle ne yapacağımızı çok iyi biliyoruz.

Büyük Atatürk! öbür alemdesin ama tıpkı bir Başkomutan gibi aramızda olduğunu çok iyi biliyoruz.

Uu Önderimiz! Sürekli olarak bizi izlediğini ve emirler verdiğini çok iyi biliyoruz.

Ey dünya tarihinin en büyük önderi Gazi Mustafa Kemal Atatürk! Seninde çok iyi bildiğin gibi öbür aleme göç ettikten sonra bize en büyük armağanlar olarak bıraktığın mutlu yaşam haritamız olan aydınlık devrimlerini yıkmak için gerici hainler tarafından sürekli çalışmalar olmuş ve bunları ortadan kaldırmak için etkili girişimlerde bulunulmuştur.

Gerici hainlerin sen dünyada iken akıl ve bilime dayalı olarak yaptığın aydınlık devrimleri yıkmak için yaptıkları girişimleri üstün aklın ve Türkün genetiğinde olan yiğitliğinle tepetaklak yaptın, onlara da hak ettikleri cezaları verdirerek kurduğun genç Türkiye Cumhuriyet Devleti’ni sürekli olarak korudun.

Büyük Atatürk! yukarıda yazdığım gibi yine aramızda olduğunu ve her an bize emirler verdiğini vatan hainleri ile nasıl mücadele etmemiz gerektiğini sürekli söylüyorsun.

Tüm bu direktifleri kupkuru sözlerden daha etkili olan aydınlık devrimlerinle veriyorsun.

‘’Büyük Nutuk’’la veriyorsun.

‘’Gençliğe Hitabe’’ ile veriyorsun.

‘’Bursa Nutku’’ ile veriyorsun.

Sen dünyadayken biz yurtseverlere örnek olmak üzere vatan ve millet haini alçaklara verdiğin ibretlik cezalarla bu direktifleri veriyorsun.

Tüm bunlar Türk Milleti için ebedi rehberdir.

Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kurucusu Büyük Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk! senin de çok iyi bildiğin gibi on iki senedir devrimlerinin karşıtı, kurduğun Cumhuriyeti bütün kazanımları ile ortadan kaldırmak isteyen bir iktidar başımızda oturuyor.

Bu iktidarın başı ve güruhu her fırsatta sana iftira ediyor.

Bu iktidar kurduğun Cumhuriyeti tüm sembolleri ile ortadan kaldırmak için mücadele veriyor.

Her fırsatta sana ve silah arkadaşlarına iftira ettiler.

Örneğin sana ve silah arkadaşın İsmet Paşa için iki ayyaş dediler.

Yaptırdığın bilimsel araştırma için size kafatasçı dediler.

Bu iktidar mensupları kazandığın zaferleri yurttaşların beyinlerinden ve gönüllerinden silmek, Türklük bilincini yok ermek için milli bayramlarımızı yasak etmeye kalkıştılar.

Yurtsever yiğitlerin onurlu direnci karşısında şimdilik bundan vazgeçtiler ama fırsatını yakaladıkları ilk anda bunu tekrar yapacaklarından asla kuşku duymuyoruz.

Bu bedbahtlar kurup bize emanet ettiğin Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin sembolü olan TC ibaresini kamu tabelalarından sildiler ama yine yiğit evlatlarının direnci karşısında geçici olarak bundan vazgeçtiler.

Bu iktidar döneminde vatanı bölünme noktasına geldi; teröristlerle Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni anlaşma masasına oturtarak kurduğun en büyük esere hakaret ve ihanet ettiler.

Dalga geçercesine de bunun adına ‘’çözüm süreci’’ dediler.

Halbuki bu bir ‘’ihanet süreci’’dir.

‘’İhanet süreci’’ olduğunu onlarda biliyor ama amaçları başka.

Bu iktidar döneminde senin subay ve generallerinle yurtsever vatan evlatları kullandığın ifade ile ‘’emellerini müstevlilerin emelleri ile tevhid edenler’’ yani bugünkü Türkçe ile ‘’gayelerini emperyalist çetelerin gayeleri ile birleştirenler’’ tarafından kodese tıkıldılar.

Ama buna karşılık din kullanarak büyük hırsızlıkların, rüşvetlerin, yolsuzlukların olmasına neden oldular; üstelik bunları da algı operasyonu ile dinsel tanımlama ile ‘’evliya’’ ilan ettiler.

Bunlar dinci teröristlerle işbirliği yaparak, onlara yardım ederek komşu ülkelerde yüz binlerce insanın katledilmesine neden oldular.

Komşu ülkelerle aramız açıldı.

Bu nedenle bu ülkelerden iki milyon kirli nüfus ülkemize göç ederek hem ekmeğimize ortak oldu hem de terör suçları ile birlikte kriminal suçlar çoğaldı, millette huzur ve mutluluk kalmadı.

Bu iktidarın başı Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni yönettiğin ve devrimlerini hazırladığın ‘’Çankaya Köşkü’’nün aziz anılarını Türk Milleti’nin gönlünden silmek için fakir milletin parası ile kendine kaçAK saray yaptırdı.

Amaç senin devrimlerini ortadan kaldırmak üzere karşı devrimi daha kolay gerçekleştirmek için.

Büyük Atam! on iki yıllık ihanet içerisinde böyle binlercesi var.

Ama ben ana noktalarına dokunup bu iktidar mensuplarının senin yolundan giden kahraman evlatlarını uyarmak içindir.

Çünkü bu iktidar mensupları bundan sonra ‘’gemi azıya’’ alırcasına bundan sonra çok daha pervasızca davranacakları kesindir.

Sen rahat ol; Büyük Atatürk!

Çünkü senin vatansever yiğit evlatların bu bedbahtlarla amansız bir demokratik hukuksal mücadele yapmak ve onları başımızdan götürmek için demokratik hukuksal yığınağını hızla yapmaktadırlar.

Büyük Atatürk! bir mücadele dehası olarak sen bilirsin ki, yığınak yapma safhası darbeyi indirme safhasından çok uzun sürer.

Bu stratejik bir kuraldır.

Ben 10 Kasım yıldönümü münasebetiyle tüm Atatürkçü yurtsever yiğitlere ‘’BÜYÜK NUTUK’’, ‘’GENÇLİĞE HİTABE’’ ve ‘’BURSA NUTKU’’nu sürekli ama tam bir farkındalıkla, bilinçle okumalarını öneriyorum.

Büyük Atatürk’ü rahmet ve minnetle andığımız bu günde o büyük önderin ‘’BURSA NUTKU’’nu anımsatmak geldi içimden.

BURSA NUTKU

‘’TÜRK GENCİ DEVRİMLERİN VE CUMHURİYETİN SAHİBİ VE BEKÇİSİDİR.BUNLARIN GEREĞİNE, DOĞRULUĞUNA HERKESTEN ÇOK İNANMIŞTIR.

YÖNETİM BİÇİMİNİ VE DEVRİMLERİ BENİMSEMİŞTİR.BUNLARI GÜÇSÜZ DÜŞÜRECEK EN KÜÇÜK YA DA EN BÜYÜK KIPIRTI VE BİR DAVRANIŞ DUYDU MU, BU ÜLKENİN POLİSİ VARDIR, JANDARMASI VARDIR, ORDUSU VARDIR, ADALET ÖRGÜTÜ VARDIR DEMEYECEKTİR.ELLE, TAŞLA, SOPA VE SİLAHLA, NESİ VARSA ONUNLA KENDİ YAPITINI KORUYACAKTIR.

POLİS GELECEK EN SUÇLULARI BIRAKIP, SUÇLU DİYE ONU YAKALAYACAKTIR.GENÇ POLİS HENÜZ DEVRİM VE CUMHURİYETİN POLİSİ DEĞİLDİR! DİYE DÜŞÜNECEK AMA HİÇBİR ZAMAN YALVARMAYACAKTIR.MAHKEME ONU YARGILAYACAKTIR.YİNE DÜŞÜNECEK, ADALET ÖRGÜTÜNÜ DE DÜZELTMEK, YÖNETİM BİÇİMİNE GÖRE DÜZENLEMEK GEREK.

ONU HAPSE ATACAKLAR.YASAL YOLLARLA KARŞI ÇIKIŞLARDA BULUNMAKLA BİRLİKTE BANA, BAŞBAKANA VE MECLİSE TELGRAFLAR YAĞDIRIP, HAKSIZ VE SUÇSUZ OLDUĞU İÇİN SALIVERİLMESİNE ÇALIŞILMASINI, KAYIRILMASINI İSTEMEYECEK.DİYECEK Kİ, BEN İNANÇ VE KANAATİMİN GEREĞİNİ YAPTIM.ARAYA GİRİŞİMDE VE EYLEMİMDE HAKLIYIM.EĞER BURAYA HAKSIZ OLARAK GELMİŞSEM BU HAKSIZLIĞI ORTAYA KOYAN NEDEN VE ETKENLERİ DÜZELTMEK TE BENİM GÖREVİMDİR.

İŞTE BENİM ANLADIĞIM TÜRK GENCİ VE TÜRK GENÇLİĞİ.’’

[email protected]

İbrahim ÖZDOĞAN Twitter