‘Erdoğan başka bir Türkiye hikâyesi yazmaya soyundu’

‘Erdoğan başka bir Türkiye hikâyesi yazmaya soyundu’
27 Ekim 2020 09:48

Görünen o ki Erdoğan bazen AKP şapkasıyla, bazen Cumhurbaşkanı elbisesiyle bu politikasını sürdürecek. Batıyı hedef tahtasına koyacak Erdoğan, AKP Genel Başkanı şapkasını takarak partisinin Kayseri ve Malatya il kongrelerinde konuştu.

 

Mehmet Tezkan / T24

Fotoğraf: AFP -Adem Altan

 

 

Konuşmasında önümüzdeki günlerde izleyeceği politikanın açık seçik işaretleri vardı.

Erdoğan sadece Avrupa’yla değil, ABD’yle de gerekirse Rusya’yla da kavga edeceğini ilan etti.

Belli, açtığı cephe geniş olacak.

Bu yolla, milliyetçi – muhafazakâr seçmeni konsolide etmeyi düşünüyor olmalı veya AKP’deki erimeyi durdurmanın yolunu dış politikayı iç politika haline getirmekte bulmuş olabilir.

Çünkü söyleyecek sözü kalmadı.

Ülkenin hâli perişan.

Ekonomi iflas etmiş.

Uzaktan eğitim tam fiyasko. İnternet alt yapımızın Bulgaristan’dan bile geri olduğu ortaya çıktı.

Pandemi turnusol kağıdı işlevi gördü, aslında zenginmiş gibi duran ülkenin yoksul vatandaşları olduğumuzu ortaya çıkardı.

Ülkenin kötü değil, yönetilmediği anlaşıldı. Düne kadar doları stabil tutmak için Merkez Bankası rezervlerini boşalttıran Hazine ve Maliye Bakanı bugün politika değiştirdi yüksek kur uygulamasına geçti.

Kısaca, iktidarın yegane sahibinin halka söyleyecek sözü kalmadı. Ne dese tutar yanı yok, ortalık delik deşik.

Akşener il il dolaşıyor; esnafla yüz yüze temas kuruyor (oy oranı yüzde 16’ları bulmuş).

Babacan, partisinin il kongrelerinde Erdoğan’ın politikalarını şiddetle eleştiriyor.

Davutoğlu da keza… Makineli tüfek gibi…

İşte tam bu ortamda.

Erdoğan’ın sıkıştığı, gündemi belirleyemediği, “Eyyy Kemal” demekten başka sözü kalmadığı atmosferde Avrupa’daki İslam’a yönelik gelişmeler imdadına yetişti.

Fransa’da onur kırıcı, kabul edilemez karikatürün yeniden gündeme gelmesi, Fransa Cumhurbaşkanı Macron’un sözleri, Almanya’da camiye polis baskını ekmeğine yağ sürdü denilebilir.

Şimdi denilecek ki; “Ne yani sessiz mi kalsaydı, bazı Arap ülkelerinin yaptığı gibi üç maymunu mu oynasaydı?”

Hayır, hayır.

Tepkisinin dozu önemli burada. Eleştirmekten öte kavga çıkarmaya, seçmenini gaza getirmeye, İslam dinini benden başka hiçbir lider savunamaz söylemine yönelik.

Fransa Cumhurbaşkanı’na önceki gün “Zihinsel noktada tedaviye ihtiyacın var” dedi. Dün de “Akli noktada kontrole muhtaç” sözlerini sarf etti.

Almanya Başbakan’ı Merkel de nasibini aldı.

“Siz faşistsiniz” dedi.

“Siz Nazi zincirinin halkasısınız” dedi.

Bu ithamlar bir Fransız için, bir Alman için, Avrupalı için ağır sözler.

 

 

Yazının tamamını okumak için tıklayın