Ekseninde Ermeniler

Ekseninde Ermeniler
11 Mart 2015 10:19

Değerli okuyucular! Sohbetimize 23-63 Ekseninde Ermeniler hakkında olacaktır.

 

Numan ALADAĞ H&H YORUM

 

Sohbetimize, Türk olmayanların gözünde Türkler, nasıl bir Millettir değerlendirmesine bakalım:

 

1- Alphonse De Lamartine’nin özdeyişi ile başlayalım: ”Türkler,bir ırk ve bir millet olmak haysiyetiyle yeryüzünün en şerefli insanlarıdır. Onların yurdu, efendiler diyarıdır. Kahramanlar, şehitler ülkesidir. Bence insaniyete şeref veren böyle bir milletin, düşmanı olmak, insanlığın düşmanı olmaktan farksızdır. Böyle bir lekeden, Allah beni korusun.” diyor.

2- Comenius, ‘‘Türk dostluğu ve Türk’e bağlılık başkadır. Türkler Kahramandır. Dostlarına zarar vermezler. Fakat; kazanç getirirler. Bu yüksek millet, tuttuğu eli bırakmaz, sözünden dönmez, iyi ve fena günlerde dostundan ayrılmaz. Böyle bir milletle el ele vermek, yeryüzünde her güçlüğü yenmek için sonsuz bir kudret ve kabiliyet kazanmak demektir.” diyor.

3- Lord Byron, ”Türkler, ne iki yüzlüdür ne de yalancı. Türkler, hiç bir zaman alçalmadılar. Harp ederken öldürmeyi bildiler, hem de iyi bildiler. Savaş haricinde ve yurtlarında ise, asla katil olmadılar. Kılıcı insafsız bir maharetle Türk eli, mağlup ettiği insanların yarasını sarmakta da ustadır.” diyor.

Yurtiçinde ve yurtdışındaki ihanet şebekeleri, bu özdeyişlerini okuyup ders almalıdırlar! Bu özdeyişler Türklere ait olsa, kılıf hazır: Türkler ırkçılık yapıyor diye iftira atıp, günahkar olmaya vesile olacaktı. Şanlıurfa’nın asil ve soylu evladı, Abdulkadir Gakkoş, ”Türk, hangi dili konuşsa da her zaman Türktür.” diyor.

 

23-63 EKSENİ VE ERMENİLER

 

23-63 Ekseninde (Elazığ-Şanlıurfa), Türkiye’nin siyasi, ekonomik, tarım bakımından en stratejik bölgeleridir. Onun içindir ki, Suriye’den ülkemize mülteci olarak gelen Ermeni’ler, 23-63 ekseninde yerleşik, başta Akçakale de yerleşik, Müslüman olmuş, Türk vatandaşı Ermenileri de, sevindirerek rehberlik yapıp Türkiye de yerleşmeleri ve Türk vatandaşı olup, gelecekte, mayınlı sahalarda arazi tahsis edileceği gibi sesler geliyor. Büyük Türk halkı olarak ve başta 23-63 Ekseninde ikamet edip, Allah, Kur’an, Hz. Muhammed (s.a.v.), Hadis-i şerif ve Ay Yıldızlı Şanlı Türk bayrağına inanların, perde arkası bu tür çirkin faaliyetleri sürdürenlere daha da dikkat etmemiz gerekir! Diasporanın istismarına ülke topraklarına yönelik olası tehdit risklerine karşı tedbir alınması atlanmamalıdır! Büyük Türk Milleti, asırlardan beri hiç bir zaman ırkçılık yapmamıştır ve yapmaz da. Eğer ırkçılık yapsaydı, yıllardır TBMM de, Hükümetlerde Bakan olarak, bürokraside önemli görevlere ve ticari iş kollarında faaliyet gösterdiklerini tarih de onaylıyor. Eğer ki, kadirşinas Türk halkı ırkçılık yapsaydı; Ermeni dönmesi Türk vatandaşlarının ilgi alanlarında ki, faaliyetlerine imkan vermezdi. Yurtiçi ve yurtdışındaki ihanet şebekeleri bunun bilincinde olup, haddini bilmelidirler.

 

23-63 Ekseninin kendi sorunları yetmiyormuş gibi bir de Suriye Ermenileri eksikti! Elazığ ve Şanlıurfa da ki yerli halka, niye Suriye’den yurdumuza gelen ermeniler kadar yardım yapılmıyor diye dikkat çekiyor! Türk halkı olarak yardıma karşı değiliz. Ermeni de olsa, hastaya yardımcı olmak gerekir. Dünyanın en yardım sever milleti, Büyük Türk Milleti olduğunu tarih de onaylıyor. Şanlıurfa merkeze bağlı Tülümen köyü halkından, yıllardır epidermi blouza hastası olan, Muhammed ve Ömer Faruk Canbek kardeşlere niye aynı yardım yapılmıyor? Jules Lermina ”Türk Milleti, son derece namuslu ve dürüsttür.” diyor.

 

02-Mart-2015 Pazartesi günü, Türkiye’nin Paris büyükelçimize Ermeni Diasporası tarafından, haince bir saldırı oldu. Gözü dönmüş Ermeniler iyi bilmelidirler ki, bu tür saldırılar, Büyük Türk Milletini yıldıramaz. O saldırıyı gerçekleştiren Gafil Ermeniler, yurddışı ve yurtiçinde ki, ülkemizin bölünmez bütünlüğünü bozmak isteyen Vatan hainleri, Australia-Silver şehrindeki iki isimsiz Kahraman Türkün tarihini iyi incelemelidirler!

 

Özellikle Akçakale sınır kapısında yurdumuza gelenler, Türkiye’ nin tepkisini arttırarak, Türk toplumunun aramızda yaşayan gizlice kindar Ermeni dönmelerini ve açıkça Ermeni olduklarını gizlemeyenlere karşı misilleme yapmaya fırsat oluşturmaktır. Amaçları, iç kargaşalığın yarattığı huzursuzluktan faydalanma duygularıyla oyunun başka sahnelerine geçileceğinin bilincinde olmamız gerekir. Akçakale’nin tarihine baktığımız zaman, kimse perde arkası bu çirkin planlarıyla muvaffak olmayacaktır. Çünkü, Büyük Türk Milleti vefakar haysiyete sahiptir. Hesap sormanın yolunu ve şeklini kendilerinin yaptığı gibi günahsızlara ödeterek yapmaz. Herkes iyi bilmelidir ki, edebiyatı olmayan bir toplumun ‘Millet’ hüviyetine sahip olması da düşünülemez. Edebiyat, toplumun Milli şahsiyetinin belgesidir. Şiirinde, romanında, hikayesinde kendi kaderinin, kendi kişiliğinin, kendi geçmişinin ve geleceğinin çizgilerini taşır. Üzüntüyü de, sevinci de karakter mozayiğinde uyum ortaya koyup kollektif şuurun hepisinden parçaya doğru giden tabii uzantılarıdır.

 

Unutmayalım, edebiyatı olmayan toplumun vatanı da olamaz. Tarih tarafından da onaylanmış olan, Büyük Türk Milleti farklı grupları hoşgörüyle bağrına basmıştır. Vatını ve Milleti ile Türk halkının bölünmez bütünlüğünü bozmaya çalışan, yurtiçi ve yurtdışı ihanet şebekelerini daima hayal kırıklığına uğramıştır.

 

MAMURETÜLAZİZ SANCAĞI

 

1- Harput etrafında, 17 000 (On yedi bin) 2- Bismişan da, 1500 (Bin beş yüz) 3- Sursur da, 1000 (Bin) 4- Khulevank da, 1300 (Bin üç yüz) 5- Yeğeki de, 1600 (Bin altı yüz) 6- Hoğu da, (Bin) 7- Tadem de, (Bin üç yüz)8- Palu da, 22 000 (Yirmi iki bin) Palu merkez de 9000 nüfusun yarısını Ermeniler oluşturuyordu. 9- Habab da, 1500 nüfuslu olup, kilise ve okulda bulunuyordu. Suriye ve Akçakale de yerleşik Müslüman olmuş Ermeniler, Palu’dan gitmişler. Allah’tan korkup, Sadakatla İslamiyeti yaşayan, kim olursa olsun saygımız sonsuzdur.
Ayrıca, Ağmezre, Perçenç, Şamuşi, Tilenzing, Vertetil, Yukarı Ağınsı, Yukarı Hokh, Zartariç, Khuylu, Aşvan, Abuçeh, Çarsancak kazasında (İlçe) Ermenilerin yaşadığı köylerin başlıcalarıydı. Bu köylerin Türk ve Kürtlerle karışıktı.

 

URFA SANCAĞI

 

Merkez kazanın yanı sıra Brecik Rumkale, Suruç ve Harran (Akçakale) kazalarından oluşan Urfa (Yetesya , bg, Şanlıurfa) sancağında 1914 Osmanlı nüfus sayımına göre 15 161’i Gregoryan, 1557 Katolik, 1652′ i Protestan olmak üzere 18 370 Ermeni yaşıyordu. Mağakaya Ormanyan’nın 1912 de 25 800 idi. Brecik kasabasında (İlçe) 1000′ i aşkın Ermeni, Rumkale (Halfeti) kazasının Fırat kıyısındaki merkezi Halfeti de birkaç Ermeni ailesi yaşamaktaydı. Gümüşgün bölgedeki Ermeni köylerindendi. Ermeni din adamı Nerses Şnorhali’nin adıyla Nerses olarak da anılan Eğneş köyünün kuzeyinde yer alan Surp Sarkis Manastırı önemli bir hac yeriydi.

 

Kuzey Mezopotamya’nın önemli bir ticari merkezi olan Urfa şehrinde ticari hayat büyük ölçüde Ermenilerin elindeydi. Kuyumculuk, bakırcılık, demircilik, kunduracılık, kalaycılık, halı dokumacılığı, pamuklu kumaş üzerine baskı ve boyama işleri Ermenilerin başlıca uğraşı arasındaydı.

 

Cenab-ı Allah, kişiye özel çıkarlar uğruna, Yüce Türk İslam alemine zulüm edenlere fırsat vermesin dileklerimizle, Allah’ın Selamı, şifası ve bereketi üzerinize olsun.

 

Vatan Şehitlerini, T. Cumhuriyeti’nin kurucusu M. Kemal Atatürk’ü rahmetle, Gazileri minnetle anar. Hastalara acil şifalar dileriz.

 

KAYNAKÇA:

1- 100 Yıl önce Türkiye’de Ermeniler Editör Osman KÖKER Birzamanlar yayıncılık Ocak 2005

2- Muhlis İlyas Subaşı.

3- Türk Ermeni ilişkilerinde gerçekler ATATÜRK kültür, dil ve tarih yüksek kurumu ATATÜRK araştırma merkezi Yazan: Prof. Dr. Abdurrahman ÇAYCI 2006 Ankara

4- Vatan ve Bayrak sevgisi Hazırlayan Mehmet Özel Güzel Sanatlar Genel Müdürü T. C. Kültür Bakanlığı 1996

5- 23-63 Ekseninde ikamet eden, kaynak kişiler.

 

 

 

 

 


Yazarın Son Yazıları:
Aziz Atam, ruhun şad mekanın cennet olsun
‘CUMHURİYET’, bizi biz yapan ortak değerimizdir
Hicri yılbaşında huzur ve bereket bizimle olsun