Tam geçtiğimiz cumartesi terör saldırısında hayatını kaybeden 19 yaşındaki tıp öğrencisi Berkay’ın kız kardeşi ile yapılan röportajı okuyordum ki, Kayseri’nin haberi düştü sürmanşetlere.

 

 

 

 

 

Safile USUL H&H YORUM

 

 
Önce gerçekliğini algılayamadım, sanki başka ülkede olmuş gibi geldi gözüme.

 

 
Ama hayır, Kayseri’de olmuştu, daha geçen cumartesinin şoku çıkmadan, Kayseri şokuna girmiştik.

 

 
Ve, akabinde okuduklarım bu terör saldırısının göstere göstere geldiğini anlatıyordu.

 

 
İlk etapta, yaralanan ve yanına yardıma gelen görevlilere (ambulans, polis) otobüse sol tarafından çarptıktan sonra aracı patlatan teröristin kendilerini takip ettiğini anlatan bir askeri izledim görüntülerden.

 

 
Asker şoktaydı ve heyecanla şöyle diyordu…

 

 
“kendini patlatan araç başından beri bizi takip ediyordu”

 

 
Bu sabah, diğer askerlerin de takip edildiklerini söylediklerini okudum.

 

 
Dolayısıyla askerler farketmiş ama emin olmadıkları için, “boşuna panik yapıp, milleti rahatsız etmeyelim” diye düşünmüş olmalılar.

 

 
Askerler 1. Komando Tugayı’ndan, yani askeri reflekslerin en yüksek olması gereken bir birimden.

 

 
Yalnız dünkü terör saldırına uğrayan askerler yine geçen haftaki polisler gibi çok genç ve çok tecrübesiz olanlar.

 

 
Muhtemelen de henüz eğitim aşamasında ve en genç olanlar.

 

 
Yine, muhtemelen o yüzden otobüsle çarşı iznine gidiyorlar.

 

 
Çünkü terör saldırısı ihtimalinin yüksek olduğu dönemlerde askerler çarşı izinine sanırım otobüsle gitmemeli.

 

 
Nitekim bu beyni alınmış, cani terörisler askerlerin çarşı izine gitmek için bindiği otobüs, duracağı duraklar vs. hepsini izleyip, kolayca askerlerimize saldırmışlar.

 

 
Dolayısıyla şunu rahatlıkla söyleyebiliriz ki, terör son zamanlarda asker ve polisimizin en korumasız olduğu halkalara yönelmiş vaziyette.

 

 
Bu hususa dikkat edilmediği de ortada.

 

 
Ki, dün gece CNN-TÜRK ekranında izlediğim Jandarma emeklisi terör uzmanı Eray Güçlüer (ki o da, o zamanlar hükümet destekli FETÖ operasyonlarının kurbanı olarak hapse girmiş ve çıkmış) terörle etkin mücadele için Türkiye’nin bu konuda tecrübeli asker ve polis kökenli uzmanlarının terörle mücadelenin sevkine dahil edilmeleri gerektiğini söylüyordu.

 

 
Hükümet askeri ve polisi pusulasız biçimde biçtiği için bugün ülkemizi korumada lazım olan ne kadar nitelikli uzmanımızdan yoksun bırakıldığını da bilmiyoruz Türkiye’nin.

 

 
Bir ikinci husus da şu ki…

 

 
Kayseri’deki terörden sonra birçok il ve ilçede HDP binalarına saldırılmış, hükümet bunu engellemek zorunda.

 

 
Zira terör eylemlerinden nefret ediyor olsa dahi, Kürt kökenli vatandaşlar HDP’ye yapılan saldırıları kendi kimliğine yapılmış saldırı olarak görüp, Türkiye’ye aidiyet duygusundan uzaklaşabilir.

 

 
Hükümet profesyonel ve hukuk devletine uygun davranma kabiliyetine sahip değil.

 

 
O nedenle ondan fazla birşey bekleyemeyiz ama en azından HDP binalarına saldırıları durdurabilir ve halk içinde gerilim oluşmamasına dikkat edebilir.

 

 
not: Dün Kayseri’de terör saldırısından sonda muhtemelen hükümete yakın gruplar yine CHP’ye saldırmışlar. CHP Gençlik İl Başkanı Cemre Doğan saldırı nedeniyle ancak polis yardımıyla uzaklaşabilmiş saldırının yapıldığı yerden. Geçen gün de yazmıştım, CHP’yi marjinal terör örgütü gösterme çabasından. Gelişmeler bu eğilimin gitgide artacağını gösteriyor.

 

 

Safile USUL Twitter

 

 

---

Yazarın Son Yazıları:
Özel-İmamoğlu-Yavaş ekseni
Rüzgar yeniden kırmızı ve toprak esiyor
Köfteden de gitti birkaç puan