CHP’li Tekin: Telafisi olmayan devlet krizi çıkabilir

CHP’li Tekin: Telafisi olmayan devlet krizi çıkabilir
18 Ağustos 2014 13:00

CHP Genel Sekreteri Gürsel Tekin, Cumhurbaşkanlığı seçimi ve sonrasında yaşananları Bugün gazetesinden Seda Şimşek’e değerlendirdi.

 

12. Cumhurbaşkanı seçilen Erdoğan’ın Anayasa’ya uymak zorunda olduğunu söyleyen Gürsel Tekin, “İktidar, gerilimden vazgeçmeli” dedi.

 

 

*Cumhurbaşkanlığı seçimleri tamamlandı, nasıl bir Türkiye manzarası görüyorsunuz?

 

Bir milletvekili, bir yurttaş olarak, bir sorumluluk hissederek, iktidara ve Başbakan’a daha önce iki önemli uyarıda bulunmuştum. 2011’de bir yolsuzluk haritası açıklamıştım. Bakan çocuklarının ve devletin kurumlarının yolsuzluğa bulaştığını söylemiştim, Başbakan’a da mektup yazarak gönderdim. Bu uyarıda bulunduğumda ne 17 Aralık ne de 25 Aralık vardı. İkinci uyarım dinlemelerle ilgiliydi, Başbakan’a 2012’de 7 maddelik soru önergesi vererek, dinlemelerle ilgili kaygılarımızı ilettik. Bugün geldiğimiz noktada her ikisinde de haklı olduğumuz ortaya çıktı. Üçüncü uyarımı yapıyorum. Kapalı devre toplumlarda, basının, medyanın özgürce çalışamadığı yerde her zaman tehlike vardır.Otoriter yapılarda da tehlikelidir. Enver Sedat’tan Saddam’a kadar, hiçbiri kalmadı, bir gece yarısı kırılır ve gider. Bu uyarıyı aslında yasamanın başındaki Cemil Çiçek de yaptı, hukukçudur, siyasal yaşamımızda önemli görevlerde bulunmuş bir şahsiyettir, “Demokrasinin kıymetini bilin” dedi.Neden bunu söyleme ihtiyacı duyuyor? Devlette gerilim yaratılırsa, bu gerilimin sonucunu hiçbir siyasetçi aklına getirmek bile istemez. İktidar, bu gerilimden vazgeçmeli. Devleti daha fazla germeye kalkışırlarsa, geri dönülemez, telafisi olmayan şeyler olabilir.

 

ANAYASA’YA UYMALI 

 

*Ne gibi? Darbe mi olur?

 

Hayır, “darbe” demiyorumama unutmayalım Mısır gerilimden dolayı bu noktaya geldi. Sadece Cemil Çiçek değil benzer bir uyarı 12 yıldır ekonominin başında olan Ali Babacan’dan da geldi. Eğer bir devlet krizi olursa, devlet krizinin Türkiye’de yol açacağı bir ekonomik kriz felaket olur. 

 

*Devlet krizimi çıkacağını düşünüyorsunuz?

 

Elbette, kaygılarımız var. Yokmu sayacağız olan biteni? 

 

*Devlet kriziyle kastettiğiniz nedir?

 

Anayasa tanınmaz, yasalar tanınmazsa devlet krizi olur. 

 

*Kimse “Anayasa’yı tanımam” demiyor ama.

 

Uygulamalar ortada. Şu andaki söylemlere, tavırlara bakalım, “Ben başkanım” diyor. “Ben başkanım” demek ne demek? Ortada bir Anayasa var, uymak zorunda. Bu cümle bile başlı başına Anayasa’yı, devletin kurumlarını yok saymak demektir.

 

Normalleşme zor

 

*Erdoğan 12. Cumhurbaşkanı seçildi.

 

Hayırlı olsun. 

 

*CHP devlet krizinimi kaşıyacak,mesela meşruiyetini tanıyormusunuz?

 

Bizim millet iradesine saygımız var.Millet iradesi ile seçilmiş bir cumhurbaşkanı, anayasaya ve yasalara uygun davranacaksa elbette CHP’nin yapacakları ile ilgili sıkıntı olmaz. “Ben Anayasa’yı, kuralları tanımam, yasayı tanımam” diyen bir cumhurbaşkanı ile ana muhalefet partisinin ilişkilerinin normalleşmesi demümkün olmaz. Cumhurbaşkanının gerilime açık, devletin kurumlarını, yasaları yok sayan bir tavrının olup olmayacağına bakacağız. 

 

*Davetlerine icabet edecekmisiniz?

 

Şu anda bununla ilgili aldığımız bir karar yok, onun tavırları ve yaklaşımı belirleyici olacak. Önümüzdeki uygulamalar alacağımız kararları netleştirecek.

 

Makul bir oy alındı ama başarı değil

 

*CHP’nin çatı aday olarak Ekmeleddin İhsanoğlu’nu belirleme stratejisi doğru muydu?

 

Türkiye’nin bir cumhurbaşkanına ihtiyacı vardı. Son 5 yıldır yaşanan olağanüstü gerilimli ortamda, Türkiye’yi normalleştirebilecek, siyasal derinliği olan, aynı zamanda kırılganlığı toparlayabilecek, barışçıl bir adaya ihtiyacımız vardı. Bu isimtamda Ekmeleddin Bey’di.Milletin takdiri böyle oldu, galiba biz de anlatamadık. 

 

*Muhalefet cephesinin 30 Mart’a göre yaklaşık 5 milyona yakın oy kaybı var.

 

Ağustos ayında, ekimin, biçimin olduğu bir ayda seçim yapıldı. Ramazan ayıydı. Edirne’den Ardahan’a kadar birçok insan ekmek parası için farklı coğrafyalara gidiyor.Milyonlarca insanı yaşadıkları şehre döndürmek çok zordur. Seçim takvimi son derece yanlış. Elbette tavır koyup oy kullanmayanlar, kamuoyu açıklamalarının yarattığı bilgi kirliliği ile “yüzde 60 oy alıyor, dönmeme gerek yok, benim oyum bunu değiştirmez” diye düşünenler de olmuştur. YSK, bu dönemde de görevini layıkıyla yapamadı. Bütün dünyada demokratik seçimlerde yüzde 1 oy alan aday da yüzde 50 oy alan aday da aynı imkânları kullanır. Orantısız bir seçimle karşı karşıyaydık. Bunlara YSK’nın önlem alması gerekiyordu.Maalesef alamadı. 

 

*Başarısız olunduğunu kabul etmiyor musunuz?

 

Başarının kriteri elbette seçimi kazanmaktır, bunun tartışması bile olmaz. Bütün bu anlattığım atmosferde makul bir oy alınmıştır ama tabii ki başarılı değildir. Tayyip Erdoğan’ın başarısı kaymakamları, valileri ve belediye başkanlarıdır.

 

Kılıçdaroğlu’nun asla kurultay sorunu olmaz

 

*CHP yine bir kurultaya gidiyor.

 

CHP, kendi içinde demokratik kuralları ve mekanizmaları işleten tek partidir. Kendisine “muhalif” diyen arkadaşlarımız talep etse de etmese de Genel Başkanımız bu mekanizmaları her zaman işletiyor. Siyasi partilerde itirazlar o kurullarda dile getirilir. Yerel seçimde en büyük itirazı Gürsel Tekin yaptı. O kurullarda yaptı. Sokakta, havuz medyasında yapmadı. Ama en çok itiraz ettiğim adaylar için gittim çalıştım. 

 

*Kemal Bey kendisi kurultay kararı aldı.

 

Genel Başkanımız kurultaylardan kaçacak bir siyasetçi değildir. Siyasal yaşamımda 5 liderle çalıştım, en son Kılıçdaroğlu ile çalıştım. Bir tek delege için “şu şurada delege olsun” dememiştir. Ben inanıyorumki 1180 delegemizin bini gelip Genel Başkanımıza oy verecektir. Kılıçdaroğlu’nun bir kurultay sorunu olmaz. 5-6 Eylül’de kurultayımızı yaptıktan sonra kendi iç meselelerimizle değil ülkenin meseleleriyle meşgul oluruz. 

 

*Bu kurultay bir tasfiye kurultayımı olacak?

 

Hayır, öyle bir şey olmaz.

 

DEMOKRASİ İŞLİYOR

 

*Ulusalcı kanadın, yönetime ilişkin eleştirilerini hoşgörüylemi karşılıyorsunuz?

 

Eleştiri, özeleştiri bir siyasi parti için en önemli mekanizmadır. Eleştiri ve özeleştirinin yapılacağı yer ise parti kurullarıdır, televizyonlar değil. Arkadaşlarımızın hatası bu. En ağır eleştirileri PM’de yapıyorlar, CHP tarihinde hiç olmamış şekilde demokrasi işliyor.

 

*CHP’de bir yol ayrımına doğrumu gidiliyor?

 

CHP’de asla yol ayrımı olmaz. CHP milletvekillerinin başka partiye gideceklerine ihtimal vermem. Ama kopmak isteyen olursa, yel kayadan ne kadar toz koparırsa o kadar toz koparırlar. 

 

*Kurultayda bir genel başkan değişimi öngörüyormusunuz?

 

81 il başkanı ve delegelerimiz var. Herhangi bir delege yahut il başkanının “genel başkan değişmeli” dediğini duymadım. Kılıçdaroğlu’nun liderliği şu anda CHP tabanında tartışılan bir konu değil. Genel Başkanımız, sadece cumhurbaşkanlığı seçimsürecinde 40 ile gitti. Kimse kusura bakmasın, can hıraç çalışan tek adamdır. Hiçbirimiz onun çalıştığı kadar çalışamayız. Partiyi dökmüyor, kimseyi kırmıyor, olağanüstü bir hoşgörüsü var. Genel Başkanımızı herhalde Erdoğan istiyor diye değiştirecek değiliz. Erdoğan’ı sevindirmeyeceğiz.