CHP Genel Sekreteri Gürsel Tekin, 10 Ağustos günü cumhurbaşkanı seçilmesinin ardından Kılıçdaroğlu’nun Erdoğan ile ilgili CHP’lilere ‘Kimse negatif bir cümle kullanmayacak’ talimatını verdiğini söylüyor. Ancak Erdoğan’ın CHP için ‘kabul edilemeyecek’ şekilde konuştuğunun altını çiziyor kaygılarının giderilmesini istiyor.

 

 

Pazartesi günü başlayan koalisyon görüşmelerinin ilki AK Parti ile CHP arasında gerçekleşti. Taraflar, görüşmenin samimi bir ortamda geçtiğini söyledi ve koalisyon ihtimali için olumlu sinyaller geldi. Ancak Anayasa Mahkemesi’nin dershanelerin kapatılmasını öngören yasayı iptal etmesinin ardından AKP ’li vekillerden gelen tepkiler, CHP tarafında rahatsızlık yarattı. Al Jazeera’ye konuşan CHP Genel Sekreteri Gürsel Tekin, bu açıklamaların siyaseti zehirleyen bir üslup olduğunu ve CHP’nin bunu hazmetmesinin mümkün olmadığını söyledi. CHP’nin AYM’ye götürdüğü birçok yasa olduğunu ve benzer sonuçlar alındığında gelebilecek tepkiler, CHP’de kaygı yaratıyor. Tekin, Davutoğlu’nun bu tepkileri veren vekillere yönelik tutumunu takip ettiklerini de sözlerine ekledi.

 

Tekin’e göre, İran ve P5+1 ülkelerinin vardığı anlaşma gibi küresel gelişmeler de, koalisyon görüşmelerini etkileyecek nitelikte:
“Siyaset sürekli değişken, bugün kalktık hiçbirimizin gündeminde olmayan dershaneler çıktı. Yarın bir başka şey konuşulabilir. Bugün İran’la ilgili karar çıktı biliyorsunuz. Bütün bunlara baktığımızda gerek ulusal gerek küresel düzeyde ciddi bir siyasal değişim de var. Bütün bu siyasal değişimin yanında Türkiye’nin ivedilikle pozisyon alması lazım.”

 

‘KÖTÜ ALIŞKANLIKLARDAN VAZGEÇSİNLER’

 

Tekin’e göre, Pazartesi günü yapılan Kılıçdaroğlu -Davutoğlu görüşmesi iyi bir atmosferde geçmiş olsa da, bir şey söylemek için henüzerken:

 

“Bir an önce hükümetin kurulması lazım. Ama bu, şu demek değil, ısrarla CHP ile kurulsun demiyorum. Kiminle kuracaksa kursunlar, iradeli bir hükümetin kurulması lazım. Sürekli patinaj yapan hükümetin özellikle seçimden hemen sonra sanki Türkiye’nin içeride ve dışarıda çok sorunları yokmuş gibi sürekli kadro tahsisleri, adamlarımı yerleştireyim… Bu kötü alışkanlıklarından vazgeçmiş değiller.
“Türkiye’de her şey çok hızlı değişiyor. Anayasa Mahkemesi’nin kararını görüyorsunuz. Önümüzdeki günlerde daha farklı siyasi gelişmeler olabilir. Bütün bunları görmeden bugünden bir şey söylemek çok erken olur.

 

‘HERKES HADDİNİ BİLECEK’

 

Tekin, Anayasa Mahkemesi’nin dershanelerle ilgili aldığı kararın ardından CHP’ye tepki tweet’leri atan AKP’lileri de sert sözlerle eleştirdi. Bu süreçte ‘CHP’ye saldırmayı kendilerine alışkanlık haline getirirlerse’ sürecin sıkıntılı olacağını ve AKP’nin kurumsal kimliğini temsil eden Davutoğlu’nun alacağı tavrın önemli olduğunu söyledi:“Anayasa Mahkemesi’nin almış olduğu kararla ilgili bugün AKP milletvekillerinin ağıza alınmayacak, atmış olduğu tweet’ler var. İnanılır gibi değil, akıl tutulması yaşanıyor.

 

“Bu cümleleri kullananlara Sayın Davutoğlu ne cevap verecek doğrusu merakla bekliyoruz. Dün son derece, çok nazik, çok kibar, Türkiye’nin beklediği, Türkiye’nin en büyük iki siyasi partisinin siyasal nezaket içerisindeki görüşmesi kamuoyunda çok ciddi algı yarattı. Borsada ciddi yükseliş oldu. Ama şimdi görüyoruz, dün alınan bir karardan dolayı bu kadar zehirleyici bir dil kullanmaları doğrusu hepimizi kaygılandırıyor. Şimdi AYM’ye götürdü diye bu kadar aşağılıkça dil kullanarak CHP’ye saldıranlara Sayın Davutoğlu’nun bir şey söylemesi lazım.

 

“Bu dil, bu üslup, siyaseti zehirleyen üsluptur. Ne yapacağız, bize hakaret edenlere ‘oh ne güzel bize hakaret edin biz de elimizi kolumuzu bağlayalım’ mı diyeceğiz. Biz CHP’yiz, elimizi kolumuzu bağlayan bir siyasi parti olmadık. Biz darbecilere başkaldırmışız, kim bunlar? Herkes haddini bilecek. Böyle bir şey yok.”

 

“Bugüne kadar anayasayı yok sayarak bir sürü kanunlar çıktı, biz bütün bunları AYM’ye götürdük. Şimdi her çıkacak AYM kararında CHP’ye saldırmayı kendilerine alışkanlık haline getirirlerse bu çok sıkıntılı bir süreç olur. Bu zehirleyici üslûbu bizim hazmetmemiz mümkün değil.

“Ben bunları bireysel olarak düşünüyorum, bunu AKP’nin kurumsal kimliğiyle bütünleştirerek söylemiyorum. Kurumsal kimliğini temsil eden Sayın Davutoğlu ve yöneticilerinin bu üslubu kullananlar konusunda nasıl bir tavır sergileyeceklerini merakla bekliyoruz, takip edeceğiz.”

 

CHP’NİN ‘BU DIŞ POLİTİKAYI SÜRDÜRELİM’ DEMESİ MÜMKÜN DEĞİL

 

CHP Genel Sekreteri, uzlaşma için CHP’nin 14 maddesini AK Parti’nin de kabul etmesi gerektiğini tekrarlıyor. Dış politika, hukuk sistemi gibi konularda oluşabilecek tıkanmanın çözülmesi için de orta yolda buluşmak yerine AK Parti’nin bugüne kadar yürüttüğü politikadan vazgeçmesi şartını ortaya koyuyor: “Sayın Davutoğlu ‘Kirlenmiş siyaseti arındırmak istiyoruz’ derse elbette biz buna varız. ‘Dış politikadaki bu yanılgı, bu yanlışlıktan vazgeçtik’ derse elbette destek veririz. Bütün bu gördüklerimiz, sıfır sorundan bütün ülkelerle sorunlu hale gelmiş bir dış politikayı sürdürmek mümkün olabilir mi? CHP’nin hiçbir şey olmamış gibi ‘hadi bu dış politikayı sürdürelim’ demesi tabii ki beklenemez.”

 

KILIÇDAROĞLU’NDAN CUMHURBAŞKANI İÇİN TALİMAT

 

Gürsel Tekin, 10 Ağustos günü cumhurbaşkanı seçilmesinin ardından Kılıçdaroğlu’nun Erdoğan ile ilgili CHP’lilere ‘Kimse negatif bir cümle kullanmayacak’ talimatını verdiğini söylüyor. Ancak Erdoğan’ın CHP için ‘kabul edilemeyecek’ şekilde konuştuğunun altını çiziyor kaygılarının giderilmesini istiyor:

 

“Umutlarımız hep var, umutsuz değiliz. Kaygılarımız var, biz kaygılarımızın giderilmesini istiyoruz. Sayın Davutoğlu diyor ki ‘Sayın Cumhurbaşkanı’nı tartıştırmayız’. Tam da biz de bunu diyoruz. ‘Cumhurbaşkanlık makamını tartıştırmayalım’ diyoruz. 14 maddemizin içinde o da var, herkes anayasal çerçevede kalsın. Bizim bugüne kadar Sayın Cumhurbaşkanı seçildiği günden itibaren, sayın genel başkanımız talimat verdi, ‘Sayın Cumhurbaşkanı ile ilgili en ufak negatif bir cümle kimse kullanmayacak, orası cumhurbaşkanlığı makamıdır’ dedi. Gerçekten de öyle oldu.”

 

“Sayın Erdoğan ağıza alınmayacak, bir mahalle kahvesinde söylenemeyecek cümleler kullandı. ‘Cibiliyetsiz parti’ dedi bize. ‘Onlar şöyle bunlar böyle’ dedi, tasnif etti, ‘şu din, bu mezhep’ dedi. Bütün bunlara baktığımızda bunu kabul etmek mümkün olabilir mi?”
Tekin, “7 Haziran sonrası Erdoğan’ın tutumundaki değişiklik de geçici” dedi.

 

CHP’NİN GÜNDEMİNE ‘YOLSUZLUK KOMİSYONU’ YOK

 

Yolsuzluk iddialarıyla ilgili yeniden kurulması gündemde olan Soruşturma Komisyonu’nun bugün için gündemde olmadığını söyleyen Tekin, yolsuzluklardan arınmanın CHP’nin vazgeçilmesi olduğunu da tekrarladı: “Şunu herkes bilsin; CHP hükümetin içinde de olsa dışında da olsa bu yolsuzlukların hesabını sormaktan vazgeçecek bir siyasi parti değildir. Bunu Sayın Davutoğlu da bilir. Bunun için komisyona da gerek yok. Hukuk sistemini düzeltirsiniz her şey saat gibi işler. Hepsi kolay, bir maddeye bakar. O gün gelsin, sabredin. Hükümetin oluşması lazım. İçinde de olsak dışında da olsak yolsuzluklardan hesap sormak bizim namus borcumuzdur.”

 

 

Kaynak: Radikal