Gürsel Tekin, Suruç’ta yaşanan saldırıya dikkat çekerek “Ülkemizde terörün tırmandırılması için sistemli çalışmalar yapılıyor. Kanlı eylemlerin failleri ortaya çıkarılmıyor, hesabı sorulmuyor” dedi.

 

 

 

Koalisyon görüşmelerinin bir an önce sonuçlandırılmasını isteyen Tekin, “Olacağı varsa olsun. Uzatmanın ülkeye faydası yok. Memleket yangın yerine döndü, biz CHP olarak bu yangını söndürmeye talibiz” dedi…

 

 

CHP Genel Sekreteri Gürsel Tekin, Sözcü’den Saygı Öztürk’ün sorularını yanıtladı. Tekin, AKP-CHP koalisyon görüşmelerinin bir an önce sonuçlandırılması gerektiğini belirtti. Tekin, “Olacağı varsa olsun. Olmayacaksa bunu uzatmanın ülkeye faydası yok. Seçimse seçim. Buna da hazırız” dedi. 14 maddelik çözüm önerilerinin başında 14 CHP’li bakan bulunması gerektiğini söyleyen Tekin, SÖZCÜ’nün sorularını şöyle cevaplandırdı:

 

 

AKP SORUNLARI ÇÖZEMEZ

 

 

CHP olarak bir koalisyon hükümeti kurulması halinde yapmak istediklerimizi 14 madde halinde kamuoyuna açıkladık. 14 madde demek, 14 bakanlık demektir. Çünkü o sorunları ancak CHP’li bakanların bulunduğu bir hükümet aşabilir. Örneğin dış politikamız iflas etmiş durumda. Dış politikayı bu hale getiren kim? Recep Tayyip Erdoğan’ın Başbakanlığı, şimdiki Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun Dışişleri Bakanlığı dönemidir. Dış politikamız bugünkü haliyle artık yürüyemeyeceğine göre, sorunları yaratanlar bu sorunu çözemeyeceğine göre bu görev bize düşecektir.

 
HUKUK sistemimiz ayaklar altında… Sistemden herkes rahatsız. Sistemi bu hale getirenlerin düzeltecek hali yok. Hukuk sistemindeki sorunlar, evrensel hukuk kurallarına inanan bir parti olarak ancak CHP adresinde çözülebilir.

 
EĞİTİM sistemimimiz tam anlamıyla iflas etmiş durumda… AKP döneminde beş bakan değişti, bir bakanın yaptığını diğeri bozdu. Eğitimde bugün yaşanan sorunların kaynağı olanlar, eğitim sistemini çözemez. Bunu birçok alanda söyleyebiliriz. Rant alanları yaratılıyor. Doğa katlediliyor. Bunlara seyirci kalmamızı kimse beklemesin.

 

 

ARAŞTIRMA SONUÇLARI LEHİMİZE

 

 

BUGÜN AKP içinde birbirinden farklı gruplar var. Sarayda oturan cumhurbaşkanı farklı, AKP’nin genel başkanı farklı düşünüyor. Saray, parti üzerinden elini hiç çekmiyor. Hükümet kurulmasını engellemek, ülkeyi seçime götürmek için Erdoğan’ın çabaları var.

 
ÖNCELİKLE şunu söyleyeyim; biz erken seçimden kaçan bir parti değiliz. Seçimden sonra 5 araştırma yaptırdık. Araştırmalar, oyunu artıran tek partinin CHP olduğunu ortaya koydu. Diğer siyasi partilerin oylarında düşüş olduğu görüldü.

 

 

YANGINI SÖNDÜRMEYE TALİBİZ

 

 

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve parti yönetimi olağanüstü bir sorumluluk içinde hareket ediyor. Parti çıkarları değil ülke çıkarları her zaman önceliğimiz. Türkiye bugün yangın yeri… Biz bu yangını söndürmeye talibiz. Türkiye yoksa CHP de yok. CHP, kurucu bir partidir. Başta izlenen dış politikadaki yanlışlıklar olmak üzere değişik konularda CHP’nin görüşlerini ilgili bakanlıklara yazılı olarak bildiriyoruz. Gönderdiklerimizi okusalar bu kadar yanlış yapmazlar.

 
ÜLKEMİZİN içine düşürüldüğü durumdan kurtarılması için bütün siyasi partilere görev düşüyor. Bu amaçla MHP’li arkadaşlarımızla da görüşüyoruz. Yani bütün kapılar kapatılmış değil. ’Arka oda’ diplomasisi şeklinde görüş alış-verişleri sürüyor. MHP seçmeni de birlikte koalisyon kurmamızı istiyor. MHP ile bir araya gelinemez diye bir şey yok. Ülke bu duruma getirilmişse, kendisine ’milliyetçi’ diyen bir siyasi partinin bu duruma daha fazla seyirci kalması beklenemez.

 

 

UZLAŞILAMAYACAK BİR ŞEY YOK

 

 

CHP’nin kamuoyuna açıkladığı 14 maddeye kimsenin karşı çıkması beklenemez. Hukuk sisteminin iyileştirilmesine, laik eğitime, şeffaf siyasete, etkili bir dış siyasete kim karşı çıkacak? 14 maddelik açıklamamızın yanı sıra açıklamadığımız ancak koalisyon protokolünde yer alacak başka hükümler de var. Bunlar kabul edilmeyecek maddeler değildir. AKP’nin seçim bildirgesini okuduğumuz zaman, bozdukları sistemin düzeltilmesine ilişkin bizden farklı cümlelerle hemen hemen bütün maddeler yer alıyor. Yani uzlaşılamayacak bir şey yok. Bu yüzden görüşmelerin acilen sonuçlandırılmasını istiyoruz.

 

 

OBAMA’DAN BİLE ETKİLİ…

 

 

RECEP Tayyip Erdoğan, belediyecilikten geldiği için başkanlık sistemine geçilmesini istiyor. Belediyecilik de yarı başkanlık sistemidir. ABD Başkanı Obama’nın bile İstanbul, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanları kadar yetkisi yok. Belediye başkanlığı yetkilerinin yanı sıra bazı yetkililer almak istiyor. Bunun için AKP içinde de önemli görüş ayrılıkları var.