Cumhuriyet Halk Partisi Ankara Milletvekili ve Parti Meclisi üyesi Gamze Taşcıer 150’den fazla kadın çalışanı olan işyerlerine kreş açma zorunluluğunun cinsiyetçi ve yetersiz bir uygulama olduğunu belirterek, kadın erkek fark etmeksizin 150’den fazla çalışanı olan işyerlerinde kreş açmanın zorunlu olması için hazırladığı kanun teklifini TBMM Başkanlığına sundu.

 

MEVCUT KURAL KADIN İSTİHDAMINI KISITLIYOR

 

Yönetmeliğe göre 100-150 kadın çalışanı olan işyerlerinde, emziren çalışanların çocuklarını emzirmeleri için işveren tarafından emzirme odasının kurulması, 150’den çok kadın çalışanı olan işyerlerinde ise 0-6 yaşındaki çocukların bırakılması ve bakımı için işveren tarafından kreş/yurt kurulmasının zorunlu tutulduğunu hatırlatan Taşcıer, “Yönetmelik yıllardır yürürlükte olmasına rağmen belirlenen bu kurallara hali hazırda çoğu işyerinde uyulmuyor. Bu nedenle bu zorunluluk kanun kapsamına alınmalı ve denetimleri de yapılmalı.” dedi. Kuralın kadın çalışan sayısı üzerinden belirlenmesinin sorunlar yarattığını belirten Taşcıer, “Kreş açma zorunluluğu sadece kadın çalışan sayısına endekslenmiş olduğu için, işverenler sayı sınırına geldiği zaman yeni kadın çalışan almaktan imtina ediyor. Bu da kadın istihdamını olumsuz etkiliyor. Zaten hali hazırda, TÜİK’in “İstatistiklerle Kadın 2019” çalışmasına göre de, ülkemizde kadınların istihdama katılımı yalnızca yüzde 29.4’tür. Üç yaşın altında çocuğu olan kadınlarda bu oran yüzde 26.4’e geriliyor.” ifadelerini kullandı.

 

ÇOCUK BAKIMI SADECE KADININ SORUMLULUĞUNDA DEĞİLDİR

 

Kreş açma zorunluluğunun sadece kadın çalışanların sayısı ile belirlenmesinin, çocuk bakımının sadece kadının sorumluluğu olduğuna dair bir ön kabülün tezahürü olduğunu belirten Taşcıer, “Çocuk bakımı sadece kadının değil, ebeveynlerin ortak sorumluluğundadır. Dolayısıyla kreş açılmasıyla ilgili sadece kadın çalışan sayısına bağlı olarak yapılan bu düzenleme cinsiyetçi yargıları perçinliyor. Bu kuralda kadın-erkek ayrımı yapılmamalı, 150 çalışanı olan her işyerinde kreş açılması zorunlu olmalı. Kamunun kreş ve gündüz bakımevlerini hızla artırması, ulaşılabilir bir hale getirerek tüm ülkeye yayması acil bir gereklilik. Bununla birlikte, çocuğunu özel kreşe gönderecek durumu olmayan, yakınlarında kamuya ait bir kreş de bulunmayan ve sadece babanın çalıştığı bir ailede, kadınlar çocuk bakımı için sosyal hayatlarını kısıtlamak zorunda kalıyor. Babanın çalıştığı işyerinde çocuğun bırakılabileceği bir yer olması, çalışmayan kadınların sosyal hayatları için de çok önemli bir rol oynayacak.” ifadelerini kullandı.