CHP’li Tanrıkulu: AKP Hükümeti barışın değil savaşın aktörü

CHP’li Tanrıkulu: AKP Hükümeti barışın değil savaşın aktörü
1 Eylül 2014 08:35

CHP’li Sezgin Tanrıkulu, “3 Ağustos tarihinden bu yana Şengal’de Ezidilere sistematik bir soykırım gerçekleştiren, mezhep temelli savaşın fitilini ateşleyen IŞİD, AKP’ye minnettardır. IŞİD üyeleri, çeşitli defalar AKP’ye minnettarlıklarını ifade de etmişlerdir. Musul’da, büyükelçi dahil 49 Türkiye vatandaşının IŞİD tarafından kaçırılmasına sessiz kalan AKP hükümeti bu insanların akıbetinin sorulmasına dahi müsaade etmemektedir. Çünkü AKP hükümeti bölgede barışın değil savaşın aktörüdür” dedi.

 

CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, “Bu yılki 1 Eylül Dünya Barış Günü’ne de dünyanın çeşitli bölgelerinde ama özellikle Ortadoğu’da kanlı bir savaş ortamında giriyoruz” dedi.

 

Tanrıkulu, bu yılki 1 Eylül Dünya Barış Günü’ne de dünyanın çeşitli bölgelerinde ama özellikle Ortadoğu’da kanlı bir savaş ortamında girildiğini vurgulayarak, “Ortadoğu’da, özellikle Suriye ve Irak’ta yaşanan kanlı savaşın önemli aktörlerinden biri de AKP hükümetidir” dedi.

 

Gerek içte gerekse Suriye ve Irak’ta barış yanlısı politikaların desteklenmesi gerekirken, AK Parti’nin savaştan, çözümsüzlükten yana siyasetini sürdürdüğünü öne süren Tanrıkulu, “Suriye’de çeşitli grupları silahlandıran, onlara lojistik destek sağlayan AKP hükümeti, bugünkü kanlı savaşın birebir aktörü ve sorumlusudur. Barış için yürüttüğümüz tüm çabalarımızda AKP’nin savaş politikalarının engeliyle karşılaşmaya devam ediyoruz. Barışa niyet eden hiçbir iktidarın göze almadığı kutuplaşmayı AKP göze alarak barışı elinde rehin tutmaktadır. Toplumun barış umudunu sömürerek kutuplaşmayı daha da derinleştiren AKP hükümeti, içerde ve bölgede savaşın dilini ve yöntemlerini kullanmaktan geri durmamaktadır” ifadelerini kullandı.

 

Otuz yıllık savaşın yarattığı ağır yaraların sarılmasının da bu politika yüzünden mümkün olmadığının altını çizen Tanrıkulu, şunları kaydetti:
“Barış için sırf son üç yılda TBMM çatısı altında gerçekleştirdiğimiz çalışmaların tümü, istisnasız olarak AKP tarafından engellenmiştir. Üstelik AKP’nin bu politikası Suriye ve Irak’ta daha kanlı sonuçlara sebebiyet vermektedir. Tüm dünyanın gözleri önünde Türkiye’yi transit olarak kullanan IŞİD üyeleri Rojava’dan sonra şimdi de Irak’ta Kürtlerin, Ezidilerin, Türkmenlerin, Şiilerin ve kendilerine boyun eğmeyen Sünnilerin kanını dökmektedir. Her gün onlarca, yüzlerce insanı, sırf mezheplerinden dolayı vahşice katleden IŞİD, Ortadoğu’yu cehenneme çevirme çabası konusunda desteklenmektedir.

3 Ağustos tarihinden bu yana Şengal’de Ezidilere sistematik bir soykırım gerçekleştiren, mezhep temelli savaşın fitilini ateşleyen IŞİD, AKP’ye minnettardır. IŞİD üyeleri, çeşitli defalar AKP’ye minnettarlıklarını ifade de etmişlerdir.

Musul’da, büyükelçi dahil 49 Türkiye vatandaşının IŞİD tarafından kaçırılmasına sessiz kalan AKP hükümeti bu insanların akıbetinin sorulmasına dahi müsaade etmemektedir. Çünkü AKP hükümeti bölgede barışın değil savaşın aktörüdür.

Ne yazık ki her gün, dünyanın çeşitli bölgelerinde yaşanan savaşlardan dolayı masum siviller can vermekte, insanlık her gün yeni bir utanca imza atmaktadır. Savaşlardan, ölümlerden, çatışmalardan beslenen iktidarların barışı kuramayacağını biliyoruz. İktidarların savaş politikalarına rağmen dünyada, Ortadoğu’da, Türkiye’de insanın insana yakışır bir biçimde, barış içinde yaşaması için barışı sağlama görevi hepimize düşmektedir. Barış mücadelesi, insanlık onuru mücadelesidir. Bu mücadeleden kim geri durursa, savaşlarda ölenlerin de sorumlusudur!

Dileriz artık 1 Eylül’leri savaşlara daha fazla tanık olmadığınız, barıştan daha da uzaklaşmadığımız ortamlarda karşılarız.”