CHP’li Şahin’den Diyanet’e tepki: Hıyanet içindeki Diyanet!

CHP’li Şahin’den Diyanet’e tepki: Hıyanet içindeki Diyanet!
2 Eylül 2019 17:40

30 Ağustos 2019 (Cuma) tarihinde Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından yayımlanan Cuma hutbesi içeriğinde Mustafa Kemal ATATÜRK’ün yer almamasına tepki olarak CHP Balıkesir Milletvekili Op. Dr. Fikret ŞAHİN, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat OKTAY tarafından cevaplanmak üzere soru önergesi verdi.

 

 
10 Kasım 2017 tarihinde Mustafa Kemal ATATÜRK’ün ölüm yıldönümündeki Cuma hutbesi, 15 Mart 2019 tarihinde Çanakkale Zaferiyle ilgili Cuma hutbesi ve 30 Ağustos 2019 Zafer Bayramı Cuma hutbesinde ATATÜRK’ün ismine yer verilmemesinin Türk toplumunda yadırgandığının altını çizen Balıkesir Milletvekili ŞAHİN; ‘’Bugün gelinen noktada bu alışkanlığın devam ettirilmesi, toplumumuz tarafından İslam’ın bu topraklarda özgürce yaşanmasını sağlayan ATATÜRK’ün mirasına büyük bir ihanet olarak görülmelidir. ATATÜRK’ün Cuma hutbelerinde yer almasının sakıncası nedir?’’ İfadelerini kullandı.

 
Diyanetin hazırladığı Cuma hutbelerinin toplumda birlik, beraberlik ve huzuru sağlaması gerekirken, camii cemaatini ikiye bölen hutbelerin hazırlandığını vurgulayan CHP’li ŞAHİN; ‘’ Yüce İslam dini ve ATATÜRK toplumumuzun birleştirici gücüdür. İslam dinine büyük hizmetleri olan bir kişinin hutbelerde isminin anılmaması hıyanet içerisinde bir Diyaneti gözler önüne sermektedir’’ diyerek; ‘’Ülkemizin kurulmasında en önemli paya sahip olan ve bir toplumun ayaklanmasında liderlik üstlenen ATATÜRK için kurucusu olduğu Diyanet İşleri Başkanlığı neden bir Fatiha’yı esirgemektedir? diye sordu.

 

 
Diyanet İşleri Başkanlığı’nın internet sitesinde yer alan Kurumsal/ Kuruluş ve Tarihi Gelişim adlı bölümde ATATÜRK’ün adının geçmemesine de tepki gösteren Balıkesir Milletvekili ŞAHİN; ‘’başkanlığın sitesinde neden ATATÜRK’ün adı geçmemektedir? Bu internet sitesinin hazırlanması ve bu bilgilerin yayınlanmasını sağlayan kişiler kimlerdir? Bu ihmal edilmiş veya gözden kaçırılmış bir husus mudur? Yoksa ATATÜRK’ü yok saymak için yapılmış bilinçli bir politika mıdır?’’ sorularını sordu.

 
CHP’li vekilin sorduğu diğer sorular şu şekilde;

 
1. Mart 1924 tarihli ve 429 sayılı kanun ile kurulan Diyanet İşleri Başkanlığı ‘’ İslam dininin iltikat ve ibadet alanıyla ilgili işlerini yürütmek ve dini kurumları idare etmekten” sorumlu olmasına rağmen izlediği ATATÜRK karşıtı tutum ile sorumlu olduğu camii cemaatlerinde ayrışmalara neden olmuştur. Diyanet İşleri Başkanlığı bu yanlış uygulamayı devam ettirecek midir? Bundan sonraki süreçte benzer olayları yaşamamak için kurumun aldığı bir tedbir var mıdır?
2. Gelecekteki hutbelerde ATATÜRK’ün adının anılması ile ilgili olarak Diyanet İşleri Başkanlığının herhangi bir çalışması var mıdır? Bu çalışmalar nelerdir?
3. Diyanetin kuruluş felsefesi ve Türk toplumu nezdindeki misyonu nedir? Bu felsefe ve misyon bağlamında 30 Ağustos 2019 Cuma gününde tüm Türkiye’deki camilerde okutulan hutbe ile Türk toplumuna ne gibi mesajlar verilmek istenmiştir?
4. Diyanet İşleri Başkanlığı konuyla ilgili tepkiler üzerine neden toplumu bilgilendirici açıklama yapmaktan kaçınmıştır? Yanlış uygulamalarıyla sıklıkla toplumumuzda ayrışmaya neden olan Diyanet İşleri Başkanı’nın istifası istenilmiş midir? Bu konu ile ilgili bir idari soruşturma veya yaptırım mevcut mudur?